Saraybosna'nın Osmanlı çarşısında ramazan coşkusu

Bosna Hersek'in başkenti Saraybosna'daki en önemli Osmanlı miraslarından Başçarşı, ramazan aylarında farklı bir kimliğe bürünüyor - İçerisinde Gazi Hüsrev Bey'in adını taşıyan cami, medrese ve kütüphane başta olmak üzere birçok Osmanlı eserini barındıran Başçarşı, iftarın habercisi top atışının yapılması ve ezanların okunmasıyla ramazan coşkusunu tüm sokaklarında hissettiriyor - Oruçlarını Başçarşı'nın yöresel restoranlarında açan Müslümanlar, camilerin dolup taştığı teravih namazının ardından sahura kadar dost sohbetlerinde keyifli vakit geçiriyor

SARAYBOSNA (AA) - KAYHAN GÜL - Bosna Hersek'in başkenti Saraybosna'daki en önemli Osmanlı miraslarından tarihi Başçarşı, "on bir ayın sultanı" ramazanın gelişiyle adeta farklı bir kimliğe bürünüyor.

Gerek "kazancılık", "kuyumculuk" ve "saraçlar" gibi bugün de yaşatılan geleneksel sokak isimleriyle gerekse atmosferiyle ziyaretçilerini tarihte yolculuğa çıkaran Başçarşı, ramazan ayında adeta geceleri yaşayan bir şehre dönüşüyor.

Başçarşı, Gazi Hüsrev Bey, Ferhadiye gibi tarihi camilerin yanı sıra bezistan, medrese, kütüphane, imaret ve saat kulesi gibi birçok önemli Osmanlı eserini içerisinde barındıran çarşı, iftarın habercisi geleneksel top atışının yapılması ve minarelerden ezanların okunmaya başlamasıyla ramazan coşkusunu sokaklarında hissettiriyor.

Reklam
Reklam

Şehrin bu tarihi kesimindeki yöresel restoranları dolduran Müslümanlar, "topa", "Bey çorbası", "somun" ve "Saraybosna sahanı" gibi Boşnak mutfağının vazgeçilmez tatlarıyla oruçlarını açtıktan sonra Boşnak kahvesi eşliğinde tufahiye adı verilen elma tatlısı eşliğinde iftarlarını sonlandırıyor.

İftarın yanı sıra teravih namazını şehrin merkezindeki tarihi camilerde kılmak için Başçarşı'ya gelen Müslümanlar, Başçarşı sokaklarını da hareketlendiriyor. Teravih namazı öncesinden başlayıp sahura kadar devam eden bu hareketlilik, Saraybosna'yı adeta geceleri yaşayan bir şehre dönüştürüyor.

Teravih namazlarında özellikle merkezi konumdaki Gazi Hüsrev Bey Camisini dolduran Müslümanlar, namazın ardından saatler gece yarısına yaklaşsa da yakınlarıyla Başçarşı'da sahuru beklemeye başlıyor.

Başçarşı'nın kafelerini hınca hınç doldurarak dost sohbetlerinde bir araya gelen Müslümanlar, ardından 24 saat açık olan fırınlarda ve ramazan dolayısıyla iftardan sahura kadar çalışan restoranlarda sahur yapıp evlerine dağılıyor.

Reklam
Reklam

- Mukabele geleneği

Öte yandan, ramazan aylarıyla özdeşleşen önemli geleneklerden mukabele de Bosna Hersek'te asırlardır süregeliyor.

Saraybosna'nın birçok camisinde olduğu gibi Başçarşı'daki Gazi Hüsrev Bey Camisi'nde de mukabele geleneği yaşatılıyor. Osmanlı Devleti'nin Bosna Sancakbeyi Gazi Hüsrev Bey tarafından 16. yüzyılda yaptırılan camide, 10 hafız her ramazan biri sahurdan diğeri ikindi namazından sonra günde iki kez mukabele okuyor.

Saraybosna'nın tanınmış hafızlarının yanı sıra diğer ülkelerden gelen misafir hafızların da okuduğu mukabelelere, vatandaşlar da yoğun ilgi gösteriyor. Her yaştan çok sayıda Müslüman, hafızların okuduğu mukabeleleri Kur'an-ı Kerim'den takip ediyor.

Gazi Hüsrev Bey Camisi'ndeki bir diğer gelenek ise caminin başimamının her gün cami avlusunda bulunan Gazi Hüsrev Bey'in türbesinde bir cüz Kur'an-ı Kerim okuması.

Ayrıca ramazan ayları dışında da her gün öğle namazını müteakip 30 kişinin birer cüz okuyarak indirdikleri hatim de Hazreti Muhammed'e, ashabına ve Gazi Hüsrev Bey'e hediye ediliyor.

Reklam
Reklam
Anahtar Kelimeler: