Buca’nın Çamlıpınar Mahallesi’nde yaşayan S.C. (30), iki çocuğunun babası Uğur C.’den (36) şiddet gördüğü gerekçesiyle geçen yıl 9 Ağustos’ta, evi terk etmeye karar verdi, başka bir yere taşınmak için mahalledeki emlakçıdan ev bulması için yardım istedi. Uğur C., tanımadığı bir numarayla eşinin mesajlaşmasını gördü. İddiaya göre Uğur C. eşine, "Sen kiminle mesajlaşıyorsun, odaya gir, oklavayı al, soyun" dedi, S.C. de korkudan denileni yaptı. Odaya giren Uğur C., yatakta uzanan eşini önce yüzüstü ardından sırtüstü yatırarak oklava ile dövmeye başladı. S.C., eşine karşı koymak için elini uzattığında parmağı kırıldı. Dayak sırasında oklava da kırıldı. Uğur C. bu kez S.C.’yi yumrukladı, pantolonun kemerini çıkarıp dövdü. S.C.’nin bacaklarının ön ve arka tarafı, kalçası, bilekleri oklava ve kemer darbeleri nedeniyle tanınmaz hale geldi, dudağı patladı.
27 YILLA YARGILANIYOR
Olayın ardından darp raporu alan S.C., bir yakını ile polis merkezine gidip şikayetçi oldu. Gözaltına alınan Uğur C., savcılık sorgusunun ardından serbest kaldı. S.C.’nin avukatı Erdal Benice sanığın serbest kalmasına itiraz edip, müvekkilinin içler acısı halinin fotoğraflarını da dilekçesine ekledi. Bunun ardından Uğur C. hakkında yakalama kararı çıkarıldı. Olayı hatırlamadığını, tartıştıklarını, sonra da yatıp uyuduğunu söyleyen Uğur C., bu kez tutuklandı. Uğur C. hakkında, ’kasten ağır yaralama’, ’eziyet çektirme’, ’kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ ve ’hakaret’ suçlarından toplam 7 yıl 3 aydan 27 yıl 3 aya kadar hapis cezası istemiyle İzmir 32. Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.
Davanın bugünkü duruşmasına tutuklu sanık Uğur C., Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü avukatı Neslihan Ersoy Sevindik ve tarafların avukatları katıldı. Olayın mağduru S.C. ise duruşmaya gelmedi. Tanık olarak dinlenen sanığın annesi Perihan C., "S.C. benim 15 yıllık gelinimdir. Kendisini çok severdim. Ama son zamanlarda çok değişti. Araya bir soğukluk girdi. Giyim kuşamı değişti. Aşırı makyaj yapmaya başladı. Ben oğlumu aldattığını gözümle görmedim, fakat küçük gelinim bana anlattı" dedi.
ŞİKAYET ETTİKLERİ KİŞİYİ TANIK GÖSTERDİLER
Sanığın avukatı Seyde Dilşat Uysal, müşteki S.C.’nin mesajlaştığı kişi olduğu iddia edilen Bülent isimli kişiyle aynı motosiklet üzerinde görüldüğünü, tanıkların olduğunu belirtti. S.C. ile bu kişinin motosiklet üzerinde giderken güvenlik kamera görüntülerinin de olduğunu söyleyen Uysal, bunları mahkemeye sundu. S.C.’nin avukatı Erdal Benice ise, karşı tarafın tanık olarak gösterdiği F.A.A.’nın güveni kötüye kullanma suçundan hakkında soruşturma bulunduğunu ve bu kişiyi şikayet eden kişilerin ise sanığın akrabaları Onur C. ile Kübra C. olduğunu söyledi. Tanığın aileden biri olduğunu ifade eden avukat Benice, F.A.A.’nın tanık olarak dinlenmemesini talep etti. Mahkeme de F.A.A.’nın tanık olarak dinlenmesi talebini reddetti.
'FOTOĞRAFLARLA İFTİRAYA UĞRADIM'
Sanık Uğur C. ise suçunu itiraf ederek, olaydan pişmanlık duyduğunu ve eşinden özür dilediğini belirtti. Oklavayla eşinin parmağının kırılması iddiasının gerçeği yansıtmadığını öne süren Uğur C., "Olay günü eşimin telefonuna 74 mesaj geldi. Kendisine bunu sorduğumda beni Bülent diye biriyle aldattığını söyledi. Ayrıca ’Sen erkek misin’ diyerek küfür etti. 4-5 kez elimle vurmuş olabilirim, ama darp etmedim. Parmağını da kapıya takılıp yere düştüğü için kırdı. Dosyadaki fotoğrafları görünce iftiraya uğradığımı anladım. Keşke o gün evi terk etseydim" dedi.
Mahkeme heyeti sanığın tutukluluk halinin devamına karar verip, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.