BİTLİS (İHA) - Bitlis Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Başkanı Davut Tezcan, geçmişte eğitim, sağlık, sosyal ve kültürel anlamda oldukça gelişmiş bir il olan Bitlis'in geri kalmasına idarecilerin sebep olduğu iddiasında bulunarak, "Bitlis'in kalkınması için işi bilen tecrübeli idareciler atanmalıdır" dedi.
TSO Başkanı Davut Tezcan, Bitlis ilinin geçmişine bakıldığında, her alanda bölgenin en gelişmiş ili olduğunu, ancak şu anda en geri kalmış il durumuna geldiğini söyledi. Tezcan, yıllardır burada görev yapan idarecilerin vekil veya stajer olmasından dolayı ilin geri kaldığını, bunun çözümünün ise tecrübeli amirlerin atanmasıyla mümkün olabileceğini belirterek, "Bitlis'in geri kalması atanan idarecilerden kaynaklanıyor. Devletin tayin ettiği idareciler ya vekil, ya da stajer olarak görev yapıyor. Bu amirlerin, geri kalmış yöreyi idare edecek durumda olmadıkları ortadadır. Ayrıca sürekli buraya sürgün amirler gönderiliyor. Devlet çevremizdeki ilerlemiş olan illere hizmet için para gönderiyorsa mutlaka Bitlis'e de gönderiyordur. Ancak burada proje hazırlayacak, ili tanıtacak düzeyde idareci olmadığından ilimiz geri kalmış ve böyle devam ettiği sürece geri de kalacaktır. Devlet buraya eğitimini almış bu işi bilen tecrübeli daire amirleri göndermelidir. Bu ili daha geriye değil, düzlüğe çıkaracak amirler göndermelidir" dedi.
"TARİH YOK OLUYOR" TSO Başkanı Davut Tezcan, bölgenin en çok tarihi kalıntılarına sahip olan Bitlis'te yanlış projeler nedeniyle tarihi varlıkların yok olma noktasına geldiğini sözlerine ekleyerek, "Bitlis'in nasıl bu duruma geldiğine örnek vermek gerekirse işte tarihi varlıklarımız ortadadır. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinin en çok tarihi kalıntıları Bitlis'tedir. Ancak bu kalıntılara sahip çıkılamıyor. Bu idareciler, kendi işi ile değil bireysel ve farklı işlerle uğraşıyorlar. Yanlış projeler nedeniyle bu tarihi şehir yok olup gidiyor. Bugüne kadar tarihi varlıkları kurtaracak bir çalışma görülmemiştir. Bu düzeydeki idarecilerle bu il düze çıkamaz. Bu gidişle tarihi varlıklarımız yok olacaktır. Bunun yanında eğitim, sağlık, sosyal ve diğer alanlar da farksız değildir. Buna acilen bir çözüm bulunmalı ve sürgün idareci değil, burayı kurtaracak idarecilere ihtiyaç var" şeklinde konuştu.