Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında 4. Kolordu ve 28. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığındaki eylemlere ilişkin davada 268 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Ankara 20. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmada, sanıklar ile müştekiler hazır bulundu.
Şehit polis memuru Hüseyin Kalkan'ın kardeşi müşteki Cengiz Kalkan, olay günü Ankara Emniyet Müdürlüğünün bombalandığı haberlerinden sonra ağabeyini telefonla aradığını ancak ulaşamadığını söyledi.
Bir süre sonra telefonu başka birinin açtığını, görüşme yaptığı kişiye telefonun kendisinde kalmasını söyleyerek emniyete doğru yola çıktığını anlatan Kalkan, emniyet yerleşkesine gittiğinde bir tankın teslim alındığını ve namlusuna Türk bayrağı asıldığını, bu sırada bir zırhlı aracın da teslim alınmaya çalışıldığını belirtti.
Ağabeyini bulamaması üzerine bölgedeki diğer polislerle hastaneleri aradıklarını dile getiren Kalkan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ağabeyimi en son Hacettepe'de buldum. Morgda yüzünü açtım, yüzünde bir tebessüm vardı. Boynunda, omuzunda, ayağında kurşun yarası vardı. Sol koltuk altında da iki delik gördüm. Üzerinde de bayrak örtülüydü. Hastane müdürüne, 'Bayrağı siz mi örttünüz?' dedim. 'Hayır. Buraya geldiğinde yarı ölü vaziyetteydi.' dedi. Bu sırada bayrağın ağabeyimin elinde olduğunu ancak ağabeyimin bayrağı bırakmadığını anlattı. Kurtarmak için müdahale ettiklerini fakat hayata döndüremediklerini söyledi. Ağabeyim hayatını kaybettikten sonra da bayrağı elinden alıp üzerine örttüklerini söylediler."
Kalkan, sanıklardan şikayetçi olarak davaya müdahillik talebinde bulundu.
- Sanık avukatı hakkında suç duyurusu
Müşteki sıfatıyla ifade veren 15 Temmuz gazileri ve şehit yakınlarının çapraz sorgusu esnasında, bazı sanık avukatları ile müştekiler arasında tartışma yaşandı.
Sanık avukatlarından birinin yaşananları cep telefonuyla kayda alması gerginliği daha da artırırken araya giren güvenlik güçleri olayları yatıştırdı.
Müştekilerden bazılarının kendilerine yönelik kullanılan sözler nedeniyle sanık avukatlarından biri hakkında suç duyurusunda bulundukları öğrenildi.
Çapraz sorguların tamamlanmasının ardından duruşma 24 Nisan Salı'ya bırakıldı.