Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Başkanı Emin Zararsız, diyabet hastalarının kullandıkları şeker ölçüm çubuklarının bedelinin karşılanması konusunda üç büyük firmayla bugün yapılacak toplantının ardından Sağlık Uygulama Tebliği'nde yeniden düzenleme yapılacağını ve fiyatların yeniden belirleneceğini bildirdi.
Zararsız, Bilkent Otel'de düzenlenen Kayıtlı İstihdamı Teşvik İçin Teknik Destek Projesi açılış konferansında yaptığı konuşmanın ardından, gazetecilerle bir araya geldi. Gazetecilerin şeker ölçüm çubuklarının bedelinin karşılanmasına ilişkin soruları üzerine Zararsız, SGK artık bu cihazları karşılamıyormuş gibi bir hava estirildiğini, bunun doğru olmadığını söyledi.
Danıştayın verdiği yürütmeyi durdurma kararına kadar her bir cihaz için 55 kuruş ödendiğini anımsatan Zararsız, söz konusu fiyatı tek başına belirlemediklerini vurguladı. Zararsız, uygulamanın kesintisiz sürmesi için vatandaşların bedelini kendilerinin ödedikleri ilaçların faturalarını getirerek SGK'dan belirlenen ücreti alabileceklerini dile getirdi. Türkiye'de bu konuda 3 büyük firma bulunduğunu belirten Zararsız, “Firmalarla bugün yapılacak toplantının ardından Sağlık Uygulama Tebliği yeniden düzenlenerek sıkıntı ortadan kaldırılacak” dedi.
Zararsız, bir soru üzerine, bugünkü toplantıda büyük ihtimalle bir anlaşma olacağını, olmaması halinde gerekli çalışmayı yaparak yeni bir çözüm geliştirebileceklerini ifade etti. Danıştayın 55 kuruşu yetersiz bulması nedeniyle yeniden belirlenecek miktarın bu rakamın üzerinde olabileceğini dile getiren Zararsız, “Sosyal devlet bir vatandaşın sağlık alanındaki bütün giderlerini son kuruşuna kadar karşılamak zorunda mı? Hele hele üretilen hizmet 15-75 kuruş arasında değişiyorsa, kişi 15 kuruşluk malı aldığında da 75 kuruşluk malı aldığında da tamamının devlet tarafından ödenmesi ne kadar doğru? Önemli olan ortalamayı bulmaktır” diye konuştu.
Sağlık giderlerine yapılan destek konusunda makul olanı bulmanın, ortalamayı yakalamanın önemli olduğunu dile getiren Zararsız, “Bizim ilave harcadığımız her bir kuruş, bugün sayısı 16 milyona ulaştığı için sevindiğimiz aktif sigortalıların primlerinden karşılanıyor. Sosyal güvenlik olayı günlük değildir. Düşünmek zorunda olduğumuz vade 20-25 yıldır. Bu nedenle sürdürülebilir bir sistem oturtmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
Kayıt dışı sorunu
Kayıt dışı uygulamalara ilişkin sorular üzerine de Zararsız, geçen yıl yaklaşık 1 milyon kişinin istihdam edildiğini, bunun 350 bin kadarını kayıt altına alınanların oluşturduğunu söyledi. Eksik bildirimlerin de kayıt dışılığın önemli bir unsuru olduğunu vurgulayan Zararsız, bunların tespitinin kayıt dışı tespitinden daha zor olduğunu belirtti. İşverenlerin sosyal güvenlik prim oranlarının yüksek olduğu gerekçesiyle kayıt dışına yöneldiği yönündeki değerlendirmelerin anımsatılması üzerine Zararsız, şunları söyledi:
“Geçmiş yıllarda bu argüman güçlü destek bulabilecek bir argümandı ama son yıllarda yapılan çalışmalar ve prim oranlarındaki indirimler, özellikle teşvike dayalı 5 puanlık indirim, bu iddiayı ileri sürenlerin bu konularda samimiyet noktasında sorgulanmasını gerektirecek düzeye getirmiştir. Bu aşamalardan sonra halen sosyal güvenlik prim oranları çok yüksek, işletmelerde çok ciddi maliyet unsuru oluşturuyor diyen işverenlerimiz varsa kusura bakmasınlar samimiyet noktasında yeniden kendilerini kontrol etmeleri gerektiğini düşünüyorum. Bu ancak kayıt dışı çalıştırmaya suni olarak yaratılan bir gerekçedir".