Şeker-İş Sendikası Genel Başkanı İsa Gök, Türkiye Şeker Fabrikaları’nın yüksek maliyet ve tam kapasite çalışamamaktan ötürü zarar eden bir kurum olduğu iddialarının gündeme getirildiğini belirterek, “Amacı sadece ve sadece Türk şeker sektörünü baltalamak olan bu tür gerçek dışı ve yönlendirici haberler, şeker fabrikalarının 24 saat çalıştığı bir kampanya döneminde kamuoyunu ve siyasi çevreleri yanlış bilgilendirerek, ülkemizde pancardan elde edilen şeker üretimi ve sanayisini yok etmeye yönelik küresel şeker kartelleri tarafından öteden beri sürdürülen karalama çalışmalarının bir örneği olarak karşımıza çıkmaktadır” dedi.Şeker-İş Sendikası Genel Başkanı İsa Gök yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye Şeker Fabrikaları’nın zarar eden bir kurum olduğu iddialarının gündeme getirildiğini kaydetti. “Bu tür girişimler çileli Türk pancar üreticisi, işçisi ve sektörden ekmek yiyen milyonlarca insana ihanetle eşdeğerdir” diyen Gök, şunları kaydetti:“Ülkemizde pancar sektörünün milli çıkarlarımıza ters düşen uluslararası dayatmalarla çok uluslu şirketlerin oluşturdukları tekeller aracılığıyla çökertilmeye çalışıldığı artık gün gibi ortadadır. Türkiye’nin dünyanın 10. büyük ekonomisi olma yolunda gayret gösterdiği bir dönemde Türk şeker sektörü, tarladaki üreticisinden işçisine, ihracatçıdan taşıyıcısı ve besicisine kadar birçok sektörü desteklerken, ülkemizin gelişmesinden ve kalkınmasından rahatsızlık duyan ve yattığı yerden kasasını doldurma hevesindeki bazı çevreler şeker sektörünü önemsiz ve etkisiz göstererek başta hükümet üyeleri ve Sayın Başbakan olmak üzere halkımızı ve bu sektörden ekmek yiyen milyonlarca insanı hafife almakta ve küçümsemektedir.”Özelleştirme İdaresi’nin üretimden çok satışla ilgilenen ve şeker sektöründeki gelişmelerden bihaber olduğunu iddia eden Gök, açıklamasına şöyle devam etti:“Özelleştirme İdaresi ise küresel lobilerle omuz omuza vererek ekmeğini yediği topluma sırt çevirmiştir. Türkşeker, yıllardan bu yana Özelleştirme İdaresi’nin kötü yönetiminin bir sonucu olarak hak ettiği konuma bir türlü ulaşamadığı gibi şirket ve çalışanlar sürekli olarak demoralize edilmek istenmektedir. Şeker fabrikalarının bütçeye yük olduğu, şekerin yüksek fiyatlarla tüketiciye sunulduğu iddiasıyla halkımızın kafasını karıştırma gayreti içerisine giren Şeker Kurulu, dünyada en pahalı yüksek fruktozlu mısır şurubunu (NBŞ) tüketen ülkenin, şeker tekellerinin yüzde 300-400’lere varan oranla insaf dışı kar ettiği ülkenin Türkiye olmasına neden sessiz kalmaktadır? Aralarında Almanya, Fransa, Hollanda, İngiltere gibi birçok Avrupa ülkesinin üyesi bulunduğu kısa adı CAP olan Avrupa Ortak Tarım Reformu, şeker pancarını ve şeker sektörünü stratejik bir sektör olarak görerek en az 10 yıl daha destekleme kararı alırken, halleri yukarıda aktarılan kurumların kılavuzluk görevini üstlendiği ülkemiz pancar tarımı ve şeker sektörünü kim destekleyecek ve teşvik edecektir? Bir taraftan ülkemiz ekonomisine 3 milyar dolar katma değer sağlayan, binlerce hanenin ekmek kapısı olan, nakliye sektöründe 25 milyon ton iş hacmi oluşturan, besicisinden kozmetik sektörüne, yakıt sektörüne kadar sınırsız imkanlar getiren, her şeyden önemlisi gıda güvencesi, gelir sürekliliği ile stratejik bir sektör olan pancar sektörü, diğer yanda ise birkaç küresel şirketin ring kenarındaki bir koltuktan yönettiği NBŞ sektörü. 21. yüzyılın yıldız ülkesi olmaya aday Türkiye, potansiyelini yanlış tercihlerle yok etmemelidir.”
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz