Şeker-İş Sendikası Muş Şube Başkanı Fikret Sancar, Ramazan ayında merdiven altında üretilen tatlı konusunda vatandaşları uyardı.Yazılı bir açıklama yağan Fikret Sancar, piyasada doğal pancar şekeri olduğu gibi pek çok yapay tatlandırıcı da olduğunu ifade etti. Nişasta bazlı şekerin de büyük miktarda bulunduğunu ve bu tatlandırıcıların reçelden bisküviye, çikolatalardan meşrubatlara kadar pek çok gıdada kullanıldığını dile getiren Sancar; “Ancak bu ürünlerin obeziteye ve pek çok hastalığa sebebiyet verdiği uzmanlarca açıklanmıştır. Bunun yanında, Ramazan ayında sirkülâsyonun fazla olması sebebiyle merdiven altı imalatlarla kaynağı belli olmayan ürünler konusunda halkı uyarıyoruz. İftar alışverişi yapan vatandaşların gıda ürünlerini satın alırken özel hassasiyet göstermeleri gerektiğinin altını çiziyoruz, özellikle merdiven altı yemek ve tatlı imalatı yapan işletmelerin hem sektörü hem de insan sağlığını olumsuz yönde tehdit etmektedir” dedi.“Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de artan gıda hammadde fiyatları, yaşanan iklim değişikliklerinin sebze ve meyve fiyatlarını ve ürün kalitesini olumsuz etkilemesine sebep olması, merdiven altı, kayıt dışı veya bu anlayış çerçevesinde hareket eden firmaların oluşturduğu sektöre ağır maliyet getiren haksız rekabetin sonuçları ile gıda sektörü her geçen gün daha da derinleşiyor” diyen Sancar, Ramazan ayında özellikle teknolojik ve hijyenik üretimden yoksun üretilen ve ‘merdiven altı’ diye tabir edilen gıda maddelerinin satışının engellenmesinin halk sağlığı açısından önemli olduğunu belirtti. Ramazan öncesi tavan yapan ve sağlık açısından risk oluşturan merdiven altı ürünlere kesinlikle itibar edilmemesi gerektiğini vurgulayan Sancar, pancar şekeri tüketilmesi gerektiğini belirterek; “Ramazan ayının gelmesiyle birlikte ister istemez bir arz talep dengesinin oluştuğunu, özellikle iftar sofralarımızın vazgeçilmezi olan tatlıların yapımında pancardan üretilen şeker yerine tatlandırıcı kullanılmasının saatlerce aç kalan mideyi olumsuz etkileyebileceğini, defalarca kullanılan ve atık yağ halini alan yağların tüketilmesinin ise sağlık üzerinde büyük tahribat yapacağı malumdur. Tüketiciler ucuz gıdaya taviz vermemeli. Merdiven altı işletmelerin, insan sağlığını ve hijyenik kuralları gözetmeksizin sektöre adım attığım biliyoruz. Sıkı denetimlerle bu işletmelerin önüne geçilebilir. Bu durumun sektöre ciddi, yatırım yapmış, hijyene önem veren ve personelini sürekli olarak eğitimden geçiren işletmelerin ürettiği sağlıklı ürünleri tüketmeliyiz. Özellikle yemek, hayatımızın olmazsa olmazlardandır. Ülkemizde gıda sektörünün milyarlarca dolarlık büyüklüğe sahip olduğu düşünülürse merdiven altı üreticilerin karlarının korkutucu boyutlara ulaşması, ülkemizi hem vergi kaybına uğratacak hem de diğer düzgün üretim yapan şirketleri olumsuz yönde etkileyerek birçok işyerinin iflasına neden olabilecektir. Hileli ve gıda güvenliği kriterleri dikkate alınmadan üretilmiş her gıdanın insan sağlığını kısa ve uzun vadede tehdit edeceği gerçeği de göz ardı edilmemelidir. Bize göre yemeği veren kadar yemek hizmetini satan alanlar da gıda terörüne davetiye çıkarmakta ve suç işlemektedirler. Bu nedenle tüketicilerin gıda konusunda bilinçli olmaları gerekmektedir. Bilinçli gıda tüketicisi, ne yediğini bilmeli, ucuz gıdaya taviz vermemeli, Önce kendi sağlığımız için sonra da yaşadığımız toplumun birer parçası olarak bu sorumluluğumuzun farkında olmalı ve toplumu bu yönde bilgilendirmeliyiz” şeklinde konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz