Sinemada seks sahnelerinin ve çıplaklığın çok ağır bastığı filmlerin popülaritesi geçmiş yıllarda kaldı.
21. yüzyılın ilk 10 yılında piyasaya çıkan filmlerde seks ve çıplaklık, ne seyircilerin ne de eleştirmenlerin ilgisine mazhar oluyor.
Nitekim, 2001 ve 2009 arasında gösterime giren 914 film üzerine yapılan bir çalışma, yaygın inancın aksine sinemada seks ve çıplaklığın seyirciler ve eleştirmenler açısından olumlu sonuçlar sağlamadığını ayrıca gişe gelirleri açısından da hiç bir garantisi olmadığını ortaya koydu. Estetik ve Yaratıcılığın Psikolojisi adlı akademik dergide yayımlanan 'Ana-akım Sinemada İçerik, Gişe Geliri ve Ödüller' adlı bir araştırmaya göre bu dönem içinde gişede büyük başarı sağlayan filmler arasında cinselliğin ön plana çıktığı filmler yer almıyor.
Aksine Şrek 2, Örümcek Adam, Yıldız Savaşları Bölüm III ve Yüzüklerin Efendisi - Kralın Dönüşü gibi filmler hem gişede hem de eleştirmenler nezdinde başarı sağlamış.
Cinsel devrimin kanıksanmış olmasının yanısıra yeni kuşakların ebeveynlerine tepkilerini uyuşturucu kullanmama, serbest cinsellikten uzak durma ve boşanmama şeklinde gösterdiklerine de dikkat çekiliyor. Bu tutum Jane Austen filmlerinin ve Alacakaranlık'ın (Twilight) başarısını da açıklıyor.
Araştırma sonuçlarına göre, çok fazla seks sahnesi bir filmin gişe gelirini etkiliyor. Ne kadar çok seks ve çıplaklık varsa gişe gerliri de o oranda azalıyor. Bunda özellikle Amerikan sinemasında yaş kısıtlamasının getirilmesi önemli bir etken olarak ortaya çıkıyor.
Sinema izleyicisinin ana bölümünün gençler olduğu düşünülürse, gişe gelirlerindeki azalmanın nedeni anlaşılabilir. Buna mukabil şiddet, ABD seyircisi ve araştırmanın yapıldığı dört bölgede çok daha olumlu bir etki yaratıyor. Şiddet ve silahların beyazperdede görülmesi gişe gelirlerini olumlu etkiliyor. Bu konuda ABD, Birleşik Krallık, Asya ve Dünya seyicileri arasında tek istisna Birleşik Krallık sinemaseverleri. Şiddetin onlar üzerindeki etkisi olumsuz.