KTO Karatay Üniversitesi Geleneksel Türk Sanatları Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Haşim Karpuz, Konya'nın şehir merkezinde bulunan Sırçalı ve Karatay medreseleri ile Sahip Ata Külliyesi'nin en fazla bilinen Selçuklu eserleri olduğuna dikkati çekerek, bu eserlerdeki taş süslemeler ve ayetlerde bozulmalar görüldüğünü kaydetti.
Restorasyonu yakın zamanda yapılan eserlerde de rutubetlenmenin etkisinin görüldüğünü dile getiren Karpuz, şöyle konuştu:
"Temelden gelen nem, yapılan drenajlarla ya da restorasyonlarla çözülemedi. Bu, Selçuklu eserlerinin en büyük sorunlarından birisidir. Çatıdan, kubbelerden gelen yağmurun temele sızması, yahut zemindeki suyun yükselmesi gibi sebeplerden, bu sorunla karşı karşıyayız. Zemindeki nemli tabaka ve su, yapının temellerine sızarak duvarlara zarar veriyor. Rutubetin duvar boyu yükselmesiyle taş süslemeler eriyor. Buna taş kanseri deniliyor. İnce Minareli Medrese'deki süslemelerde ve kenar bordürlerinde kanseri görebiliyoruz. Bunun en önemli sebeplerinden birisi, zeminde betonlaşma ve asfalt. Toprak, suyu aşağıya doğru çekmiyor. Nefes alamayınca su yukarıya yükseliyor. Selçuklular döneminde bu böyle değildi. Su bir şekilde temellere zarar vermeden topraktan süzülüp gidiyordu."