İSTANBUL, (DHA) - BAĞIMSIZ Türkiye Partisi (BTP) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Selim Kotil, Silivri’de 18 Mart Çanakkale Zaferi kapsamında gerçekleştirilen anma törenine katıldı. Anma programında vatandaşlarla bir araya gelen Kotil, “Mühendislik bambaşka bir şeydir. Bilimle kavga edilmez, dalga hiç geçilmez. Eğer ki siz bilimi umursamazsanız olası bir depremde yapacağınız tek şey molozları 1 yılda anca kaldırmak olur” dedi.
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Selim Kotil, 18 Mart Çanakkale Zaferi kapsamında gerçekleştirilen anma törenine katıldı. Silivri’de gerçekleştirilen programda çok sayıda vatandaş yer aldı. Olası İstanbul depremi hakkında açıklamalarda bulunan Kotil, depreme karşı hiçbir hazırlık yapılmadığını belirtti.
“İBB’NİN OLASI BİR DEPREME KARŞI HİÇBİR HAZIRLIĞI YOK”
İstanbul’un deprem riskinin çok yüksek olduğu bir yerde bulunduğunu belirten Kotil, “İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) olası bir depreme karşı hiçbir hazırlığı yok. Allah korusun deprem oldu, itfaiyeci hanımının yanına mı gider çocuğunun yanına mı gider? Haber alamıyor ikisinden de, sizce nereye gidecek? İstanbul'da depreme kim müdahale edecek? Ben size söyleyeyim, İstanbul’da akrabası veya eşi dostu olmayan yani asker müdahale edecek. Askeri alanların tamamını betonlaştırma uğruna şehrin dışına çıkarttılar. Peki, kim kaldı depremde müdahale edecek? Hiç kimse. Sadece müdahale edecek kişi sıkıntısıyla da kalmıyor, liste o kadar uzun ki. Sorsam onlara ‘İlk 1 saatte ne yapacaksın? Hangi doğal gaz boruları patlayacak? Nerede yangın çıkacak? Kaç bina çökme riski yüksek? Kaç kişi inşaatın altında kalma olasılığı yüksek? En önemli soru haberleşme nasıl sağlanacak?’ hiçbirine cevap veremezler. Buradan diğer adaylara soruyorum, ‘Senin böyle bir çalışman var mı?’” dedi.
“BİLİMLE KAVGA EDİLMEZ, DALGA HİÇ GEÇİLMEZ”
Programa katılanlara anılarını anlatan Kotil, “Size bir anımı anlatayım. Bundan 10 sene önce Uzakdoğu’da bir deprem oldu. Okyanusta tsunami çıktı. Denizde bir dalgalanma oldu. Yabancı basında haberler var, 3 bin insan öldü şeklinde. Genel başkanımız Prof. Dr. Haydar Baş bana dedi ki ‘Selim, hemen televizyona çık. Ekranlarda konuş, bu olayı bir analiz et’. Gittim, kapandım. 2 saat boyunca hızlı bir çalışma yaptım. Ortaya çıkan enerjinin joule’ünü hesapladım, olduğu noktanın derinliğini aldım, kıyıya vardığı zaman olacak dalga yüksekliğini hesapladım, karanın izohips haritasını çıkarttım, yaşayan nüfus alanlarını çıkarttım. Çalışmaya bitirdikten hemen sonra canlı yayında dedim ki şu anda 250 bin insan ölmüştür. O zaman CNN World 3 bin kişi ölmüştür diye haber yapmıştı. Aradan 15 gün geçtikten sonra 253 bin kişinin öldüğü ortaya çıktı. Bakın, benim sayıyı ortaya koyarken yaptığım şey salla ne tutarsa değil, mühendisliktir. Mühendislik bambaşka bir şeydir. Bilimle kavga edilmez, dalga hiç geçilmez. Eğer ki siz bilimi umursamazsanız olası bir depremde yapacağınız tek şey molozları 1 yılda anca kaldırmak olur” dedi.
“BU ÇÖZÜMLERİMİZİN HEPSİ BİLİMİN VE MÜHENDİSLİĞİN ÜRÜNÜDÜR”
Olası bir deprem karşısında oluşabilecek sorunları en aza indirmek adına çözümlerinden bahseden Kotil, “Peki, olası problemler karşısında biz ne yapacağız? Öncelikle depreme müdahale edecek olan askeri şehrin dışına itmeyeceğiz. Ayrıca bunu yaparken iletişim sorununa da çözüm bulmuş oluyoruz. Nasıl mı? Depremde baz istasyonları çöktüğü için cep telefonuyla iletişim kurmak imkansızdır. Ancak uydu sayesinde iletişim kurulabilir ve bu da İstanbul şartlarında sadece askerin elinde mevcut. Nereden mi biliyorum? Çünkü bu sistemi yapan ve askeriyeye temin eden kişi benim arkadaşım. Yani hem depreme müdahale için hem de iletişim için askerin İstanbul’un dışına atılmaması gerek. İşte bu çözümlerimizin hepsi bilimin ve mühendisliğin ürünüdür. İşte bizim en büyük farkımız da budur” ifadelerini kullandı.