İZMİR (İHA) - Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Fatih Karaca'nın, halk arasında "Gözetleme Evleri" olarak tanımlanan direnç yarışmaları, kuşak programları ve Reality Show'lar konusundaki açıklamaları ve RTÜK uygulamaları Ege Üniversitesi (EÜ) İletişim Fakültesi'nde ders konusu olarak tartışıldı. "Alo RTÜK 178" şikayet hattına 63 günde bu programlarla ilgili olarak 11 bin 301 şikayet yapıldığı belirtildi.
Medyada gelişen olayların tartışıldığı "Basında Güncel Gelişmeler" dersi kapsamında özellikle aile eksenli yarışmaların Türk toplum yapısına ters düşen unsurlar taşıdığı ifade edilerek, olguların sosyolojik ve psikolojik boyutlarının göz ardı edildiği vurgulandı. Basın Yayın Tekniği Anabilim Dalı Başkanı Yrd. Doç. Dr. A. Oğuzhan Kavaklı, TV programlarında insanların çatıştırılarak gerilim yaratıldığını vurgulayarak, "Medyanın görevi insanları çatıştırmak değil, gerektiğinde yatıştırmaktır. Televizyonlar, olayları olduğu gibi kamuoyuna yansıtır ancak kışkırtıcılık yapmaktan da kaçınır" dedi.
RTÜK Başkanı Fatih Karaca'nın açıklamaları ve ardından gelen RTÜK kararlarının medyada "sansür" olarak nitelendirildiğini belirten Yrd. Doç. Dr. A. Oğuzhan Kavaklı, sansürün yayından önce denetim olduğunu vurgulayarak, "Bu uygulamalar sansür değildir. Ancak aşırı baskı ve ceza korkusu otosansüre davetiye çıkarır. İdeal olan, böyle konularda basın meslek kuruluşları ve bizzat bu kuruluşların iç denetimi sağlayarak, dış müdahalelere meydan vermemesidir" diye konuştu.
Gözetleme Evleri'nde meşhur olan Semra Hanım'ın bir gazetede köşe yazarlığı yapmasını eleştiren Kavaklı, "Bir tarafta 4 yıl boyunca iletişim fakültelerinde dirsek çürüten gençler var, diğer tarafta da meziyeti insanları azarlamak olan biri var. İnsanlar bir konuda kendini yetiştirip bir yerlere gelmeli. Gazetecilik eğitim ve birikim işidir. Sansasyonla bir yerlere gelenler, kısa sürede sabun köpüğü gibi sönüp kaybolurlar" şeklinde konuştu.
Eğitim ve kültürel birikimi gerektiren özel alanlarda hiç alakasız kişilerin görevlendirilmesinin etik kurallara uymadığını belirten öğrenciler ise, "Herkes en iyi bildiği işi yapsın. Mankenler mankenliğine, sanatçılar şarkılarına devam etsin. Semra Hanım da en iyi bildiği kaynanalığını yapsın" dediler.