ANKARA (İHA) - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullatif Şener, çalışmaları tamamlanan 7 Yıllık Kalkınma Planı Taslağı'na göre dalgalı kur sisteminin devam edeceğini belirterek, yeni planın önümüzdeki Bakanlar Kurulu'nda ele alınacağını söyledi.
Şener, 20 yılda Türkiye'ye giren yabancı yatırımın artık 1 yılda gerçekleştiğini vurguladı. Şener, Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği'nin (TÜSİAD) düzenlediği 3. Girişimcilik Kongresi sonunda gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Dalgalı kurun 2013 yılına kadar süreceği yönünde basına yansıyan haberlerin hazırlatılması üzerine Şener, hazırladıkları 9. Kalkınma Planı Taslağı'nda dalgalı kurun devam etmesinin öngörüldüğünü kaydetti. Şener, şunları söyledi:
"8. Kalkınma Plan dönemi 2005 yılında sona erdi. 2006 yılı geçiş dönemi olarak kabul edildi ve 2007 yılından itibaren yeni bir plan dönemi başlıyor. Yeni plan 2007 ile 2013 yıllarını kapsıyor. Sadece bu plan 7 yılı kapsıyor, diğerleri 5 yıllık hazırlanmıştı. Çalışmalar özel ihtisas komisyonları bünyesinde tamamlandı. 2 bin 257 kişinin katıldığı özel ihtisas komisyonu 57 ayrı komisyon halinde çalıştı ve taslak Devlet Planlama Teşkilatı'na (DPT) verildi. Önümüzdeki Bakanlar Kurulu toplantısında plan stratejisi görüşülecek ve kabine üyelerine sunuş yapıldıktan sonra plan müzakere edilecek. Mayıs ayında ise planın tamamı Bakanlar Kurulu'nda tartışılacak. Ardından plan TBMM'ye gönderilecek. Tüm bu süreç tamamlanmadan, 'Plan ortaya çıkmıştır' denilemez. Çünkü bu aşamalarda plana yeni şeyler eklenebilir, değişiklik yapılabilir veya çıkarmalar olabilir. Mevcut taslağa göre 9. kalkınma döneminde dalgalı kurun devam etmesi gerektiği öneriliyor."
Bakan Şener, bir soru üzerine Türkiye'deki cari açığın Avrupa ve diğer dünya ülkelerinde olduğu gibi yüksek olduğunu bildirdi. 2004-2005 cari açık rakamlarının daha önceki dönemlere göre daha fazla olduğunu ifade eden Şener, "Bu AB ülkelerinin de yaşadığı bir durumdur. Bunun da ötesinde dünyanın bir çok ülkesinde cari açıkla yoluna devam etmektedir. Cari açık yüksektir ancak bu cari açığın finansman tablosuna baktığımızda Türkiye'ye önemli sermaye girişi olduğunu görüyoruz. 2005 yılında 22.8 milyar dolarlık cari açık var ama Türkiye'ye giren sermaye miktarı 44.4 milyar dolar olmuştur. Üstelik bunun yüzde 57'si ya doğrudan yatırım ya da uzun dönemli sermaye girişidir. Doğrudan yatırım ve uzun vadeli sermaye girişi olarak Türkiye'ye gelen para 2005 yıl itibariyle 25 milyarın üzerindedir. 2006 yılına baktığımızda yine yüksek miktarda sermaye girişinin devam ettiğini görüyoruz" diye konuştu. 2006 yılının ilk iki ayında Türkiye'ye gelen sermayenin yüzde 75'inin ya doğrudan yatırım veya uzun vadeli para olarak giriş yaptığını anlatan Şener, "Sermaye akışında bir sorun yok. Türkiye'deki sorunun döviz kıtlığı değil döviz bolluğu olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Bunun dışında 1980 ile 2000 arasındaki 20 yılı boyunca Türkiye'ye giren doğrudan yabancı yatırım miktarı 10 milyar dolar civarındadır. Oysa sadece 2005 yılında bu rakama yakın bir rakama ulaştık. 20 yılda Türkiye'ye giren yabancı yatırım artık bir yılda giriyor" şeklinde konuştu.
Şener, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in Merkez Bankası atamasıyla hükümete bir mesaj vererek sorunun türbandan kaynaklanmadığını ifade etmesinin hatırlatılması üzerine ise, "Olaylar basınımızın ve siyasetin de yakından takip ettiği şekilde gelişmektedir. Bunun sonucunu herkes kendince yorumlayabilir ama ben bu yorum ortamına yeni bir yorum katmak istemiyorum" cevabını verdi.