ANKARA (ANKA) - Erdoğan, “Sayın Baykal, hafta sonu il kongresinde bizim oy oranımızı gündeme getirdi. Niye bu kadar ilgilendiriyor bu konu seni. Çok mu çıktı oy oranımız? Çok mu rahatsız oldun? Sen anketlerde partin ve seninle ilgili çıkan oy oranından bahset. Çekilip gitmemizden bahsediyorsun. Milletimiz neyi uygun görürse razıyız. Baykal iktidar olmak için değil, partisinin başında kalmak için gayret sarf ediyor” dedi.
Erdoğan, TBMM'de partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmasına, Antalya ve Edirne'deki sel felaketlerini değerlendirerek başladı. Erdoğan, ilgili bakanların gerekli çalışmaları da yaptığını belirterek, hafta sonu Katar’a yaptığı ziyaret hakkında bilgi verdi. Önemli görüşmelerde bulunduklarını anlatan Erdoğan, söz konusu geziye yaklaşık 200 işadamının da eşlik ettiğini söyledi.
Erdoğan, Katarla temaslarımızda 1'e 48 oranında artış oldu. Seyahatimizde Katar yönetimi, ülkemize yönelik duydukları güveni ifade ettiler. Temaslarımız sonrası 500 milyon dolarlık gıda anlaşması imzaladık” dedi.
-GAP VE DAP YATIRIMLARI-
Erdoğan, Güneydoğu Anadolu Projesi(GAP) ile Doğu Anadolu Projesi(DAP) yatırımları konusunda da Hükümetin yaptığı çalışmalar hakkında bilgi verdi. GAP ve DAP projeleri ile ilgili önemli gelişmelerin yaşandığına dikkat çeken Erdoğan, şöyle dedi:
“Yeni havalimanı ve terminaller ile ilgili projeler konusunda önemli kaynak aktarıyoruz. Proje ile ilgili 2009 yılında 3.2 milyar dolar tahsisat yapıldı. 2010 yılında kaynak aktarımında yüzde 40 oranında artış bekliyoruz. Konya ovası sulama sistemi yıllar boyu ertelendi. Bu noktada da önemli çalışmalara imza attık. Bölgede GAP kapsamında okul ve eğitim için derslik yapımları bütün hızla devam ediyor. Bölgede üniversite yatırımları, hastane inşaatlarımızda devam ediyor. Proje kapsamındaki en önemli yatırım alanı sulama ile ilgilidir. Türkiye tarımda artık sürekli ihracata girebilecek bir ülke konumuna geliyor. Enerji alanında iki önemli proje üretiyoruz. Bu kapsamda Ilısu Barajı ve Hidroelektrik Barajına konsorsiyum tarafından ilave kredi temin edildi.”
-HASANKEYF-
Hasankeyf projesine de değinen Erdoğan, bu projenin çok fazla provoke edildiğini öne sürdü. Erdoğan, “Ancak bu aynı zamanda Hasankeyf'i kurtarma projesidir. Hasankeyf ilçesi artık denize nazır bir ilçe haline geliyor. İlçeyi yeniden inşa ediyoruz. GAP, DAP ve KOP projesi ile bölgelerimizin çehresi tamamen değişiyor. Edirne'den yola çıkın Hakkari'ye kadar her yerde inşaatlar ve devam eden projeler göreceksiniz. Rüzgar enerjisinin nasıl Türkiye'yi kapladığını göreceksiniz. Bunlar AK Parti iktidarının eseri” diye konuştu.
-PROJELERİ DESTEKLİYORUZ-
Türkiye'nin dört bir yanındaki büyük küçük her türlü projeyi önemsediklerini vurgulayan Başbakan Erdoğan, ara sıra kaymakamları valileri aradığını, projelerin ne durumda olduğunu sorduğunu kaydetti.
Muhalefetin, “GAP’a çivi çakılmadı” şeklindeki eleştirilerini hatırlatan Erdoğan, “Ortaya bazı iddialar atılıyor” dedi. Muhalefete, “Oralara gidiyor musunuz?” diye soran Erdoğan, “Ankara'dan bakınca Harran Ovası görünmez, Muş Ovası, Konya Ovası görünmez. Oralara gideceksiniz. Çiftçi kardeşlerimizle hemhal olacaksınız. Oralara gidince sizi yollar hastaneler okullar sulama kanalları barajları göreceksiniz. Oraları nasıl bereket fışkıran topraklar olduğunu göreceksiniz. Ama gitmezler, gidemezler, gitseler de hakikati söyleyemezler. Bu muhalefetin yaptığı bir tek bir şey var. Ankara'da oturup kriz üretmek” dedi.
-SANATÇILARLA BULUŞMA-
Başbakan Erdoğan, “Demokratik Açılım” çerçevesinde hafta sonu bir grup sanatçıyla bir araya geleceğini belirterek, “Sanatçı dostlarımızla demokratik açılımla ilgili buluşmalarımız olacak. Değerli sanatçılarımızla görüşlerimizi değerlendireceğiz. Onların düşüncelerini alacağız” diye konuştu.
-GENSORU DA ARTIK YALAMA OLDU-
Erdoğan, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın, “AKP’nin oy oranı düştü, geldiği gibi gidecekler” şeklindeki sözlerine sert tepki göstererek, “Sayın Baykal, hafta sonu il kongresinde bizim oy oranımızı gündeme getirdi. Niye bu kadar ilgilendiriyor bu konu seni. Çok mu çıktı oy oranımız? Çok mu rahatsız oldun? Sen anketlerde partin ve seninle ilgili çıkan oy oranından bahset. Çekilip gitmemizden bahsediyorsun. Milletimiz neyi uygun görürse razıyız. Baykal iktidar olmak için değil, partisinin başında kalmak için gayret sarf ediyor” dedi.
Baykal’ın, İçişleri Bakanı ve kapatılan DTP'nin eski Genel Başkanı Ahmet Türk’ün görüşmesi ile ilgili iddialarına da yanıt veren Erdoğan, “Baykal'ın iddiaları uydurma ve yalandır. Devamlı dinlendiklerini söylüyor. Türk ve Atalay görüşürken demek ki, onların derin kulakları var. Atalay diyor 'böyle bir şey yok', Ahmet Türk aynı şekilde. Peki sen bunu nereden çıkarıyorsun?” diye konuştu. Erdoğan şöyle devam etti:
“CHP'nin cemaziyel evvelini bileriz. CHP'nin cumhuriyetçilikle uzaktan yakından alakası yok. Sadece tabelasında var. Vatandaşını makbul olan ve olmayan diye ayırmak kimsenin haddine değildir. Vatandaşın uygun olan ve uygun olmayan davranışı olabilir. Bunun ölçüsü hukuk sitemidir. CHP'nin 40'lı yıllardaki uygulamaları vatandaşı ayırmanın en iyi örneğidir. Yandaş ve yandaş olmayan ayrımı o dönemdeki zihniyetin eseridir. CHP eğer değişmek istiyorsa bu durumunu değiştirmelidir. Ülke ve vatandaş için hayırlı olan budur. CHP oynadığı tehlikeli oyunun farkına varmalı.”
-SENİN GİBİ MUHALEFETE CAN KURBAN-
Erdoğan, 27 Haziran 2007’de, başbakanlık ve İşçi Partisi Başkanlığı’ndan ayrılan Tony Blair’ı örnek göstererek Baykal’a şu sözlerle yüklendi:
“Blair partisinin başında kalabilirdi. Ama oy kaybedince bıraktı. Aynı şekilde Schröder ikinci parti olunca bıraktı. Bak sosyal demokratlarda rahatsız senden. Ama ben memnunum bundan. Yeter ki orda duruver. Senin gibi anamuhalefet liderine can kurban. Sayın Baykal, sen iktidar olmak için değil, partinin başında kalabilmek için gayret sarf ediyorsun. Sosyal demokratlar şu anda seni konuşuyor sayın Baykal. ‘Eğer bir seçime girdi kazanamadı, ikinci seçime girdi kazanamadı, üçüncüsü durmaz' diyor Sen nasıl duruyorsun yahu? O koltuk ne tatlıymış? 'Çakıldın kaldın' diyorlar, bunu onlar söylüyor. Ama tabi ben memnunum bundan. Senin gibi ana muhalefet liderine can kurban, yeter ki orada kal. Psikoloji biliminde Sayın Baykal’ın bu yaklaşımına ‘yansıtma’ derler. Kişi kendisindeki olumsuz durumları bir başkasına yakıştırır. Yansıtmanın ileri derecesi, düşünce sapmasıdır ki bu taşkınlıktır. En tehlikelisi de halüsinasyondur. Kendisini darı ambarında görmeye başlamaktır.”