Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş, Uluslararası Pro-Lisans Antrenör Gelişim Semineri'nde açıklamalarda bulundu.
Kendi oyunculuk döneminde bir antrenör, bir malzemeci ve bir masörün yettiğini söyleyen Güneş, “Şimdi durum değişti. Biz eksikleri konuştuğumuz için çok takılıyoruz. Ama bugün çok büyük bir gelişme var. O günden bugüne kadar çok şikayet ettiğimiz noktalar oluyor ama başarı geldikçe daha çok istiyoruz ancak bazen eleştiri yerine hakarete varan durumlar oluyor” dedi.
Organizasyon olarak farklı şeyler üretebileceklerini de sözlerine ekleyen Güneş, “Kulüplerin kurumsal yapısı organizasyon olarak iş yapma eğilimini düşürüyor. Aynı zamanda biz bir meslek değiliz. Federasyona temsilci olarak giriyoruz. Bugünkü Kulüpler Birliği'nin etkisini artıran Antrenörler Birliğidir ama etkisi gitti. Futbolcular Birliği de buna dahil. Ancak etkilerini yitirdiler” şeklinde konuştu.
Kulüplerde yöneticileri etkileyenlerin teknik direktörler olduğunu hatırlatan Güneş, “Bütün yöneticileri yanlış ya da doğru etkileyen bizleriz. Burada şikayetçi olmamak gerekiyor. Bugünkü Kulüpler Birliği yöneticilerden oluşuyor. Kulüpler Birliği'nden çok kulübün kendisi olmalı. X kulüpten bir başkan ya da yönetici, o dönemde görevdeyken, seninle ilgili karar veriyor ama sonrasında yöneticiliği bitince herhangi bir etkisi kalmıyor. Yetki, sorumluluk alma konusunda kulüp içinde hocalar arasındaki ilişkiler çok önemli. Mesleğe yatırım yapın, ilişkilere yatırım yapmayın. Trabzonspor'da Özkan Sümer ve Ahmet Suat Özyazıcı hocamla çalıştım. 2 hocadan ne aldığım önemlidir. Az evvel oyuncular konuştu. Ama çok önemli kelimeler var orada. Oyuncularımız çok yetenekli ve profesyonel bakışlarının çok eksik olduğunu çıkardım. Bunu hepimiz biliyoruz ama bildiklerimizi uygulayamıyoruz” açıklamasında bulundu. Medyaya da değinen Güneş, “Beni koruyacak olan medyaya ihtiyaç yok, doğru düşünceleri koruyan medyaya ihtiyaç var” ifadelerini kullandı.
“HEM YÖNETİCİYİZ AYNI ZAMANDA DA YÖNETİLENİZ”
Teknik direktörlerin çok önemli bir noktada olduğunu dile getiren Şenol Güneş, “Biz yöneticiyiz, aynı zamanda da yönetileniz. Başkan ve yönetimin üzerine asla çıkmam ama konuşmalarımda etkilerim. Ancak son karar onlarındır ve susmasını bilirim. Transferi teknik olarak ben yapıyorum. Cenk'in neden gittiğini ben biliyorum. Hangi hoca iyi oyuncusunu bırakır. Çözüm üretmesi gereken insanlarız. Sezon başında ben gidiyordum ya da yönetim beni gönderiyordu. Ama ben hala buradayım. Lig ve Şampiyonlar Ligi ayrılmaz bir bütündür. Çocukken mahalle arasında oynadığım keyifle, hala çalışıyorum. Bir dönem Avrupa maçlarında santrayı geçemezdik, 60 dakika savunmada çok iyi oynardık, sonra 1-0, 2-0 kaybederdik. Şimdi hücum oynuyoruz” ifadelerini kullandı.
“DIŞARIYA OYUNCU VEREREK EKONOMİYE DESTEK VERİYORUZ”
Futbolcun çok güzel ve değerli bir iş olduğunu sözlerine ekleyen Güneş, “Biz dışarıya oyuncu vermekle ekonomiye katkı sağlıyoruz. Bir ürün satmakla aynı şey. Çay, tütün fabrikası yapıyoruz, oyuncu fabrikası da yapalım. Bunları yaptığınız zaman burada yetişen çocukları Avrupa'ya göndeririz. Hiç gitmese, Avrupa'da 3. ligde oynar. Hiç oynamasa adam olur, faydalı olur. Cumhurbaşkanı büyük şans, tesisleri çok iyi yaptı” diye konuştu. Beşiktaş'ın Şampiyonlar Ligi'nde attığı gollerin görselleriyle sunum yapan deneyimli teknik adam, özellikle Türk futbolunda oyunculara yapılan ödemelerin aksamasının büyük problem oluşturduğunu söyledi. Kore'de 3 yıl kaldığını vurgulayan Güneş, “Ben 3 sene Kore'de kaldım. Maaşımı her zaman 25'inde aldım. Ne 24'ünde, ne de 26'sında aldım, her zaman 25'inde. Burada bir tane antrenör desin ki, hiç aksamadan almadım diye. Ben başkana diyorum ki, benim oyuncumun parasını ödeyemiyorsan oyuncu alma. Oynayan oyuncunun neden morali bozulsun” açıklamasını yaptı. Şenol Güneş, daha sonra lig ve Avrupa maçlarındaki görsellerini kullanarak oyun mantalitesiyle ilgili diğer antrenörlere bilgiler verdi.