İSTANBUL (İHA) - Milli Takımlar Teknik Direktörü Şenol Güneş, 2 yıllık görevi boyunca yaptıklarını, Dünya Kupası'ndaki başarısını anlattı ve kupa boyunca kendisine yöneltilen eleştirilere cevap verdi.
Polat Renaissance Otel'de düzenlediği basın toplantısında, dünya 3.sü bir takımın teknik direktörü olduğu için gurur duyduğunu dile getiren Güneş, "Bu takım benim takımım değil, bu ülkenin takımıdır. Sizinle geçen 2 yıl içinde neler yaptığımızdan ve bundan sonra neler yapacağımızdan daha önemli olan, neyi kiminle paylaştığım önemlidir. Dünya Kupası sonrasında ülkemize dönerek büyük mutluluk ve gurur duyduk. Bu birliktelik umuruyorum ki, ekonomik ve sosyal anlamda da ortaya çıkar. Ülkeye huzur ve rahatlık gelir, çünkü biz de bu ülkenin bir bireyiyiz. Halkımızın mutsuzluğu bizi de mutsuzluğa sevkeder" dedi.
Birlikte düşünmeyi ilke edindiklerini belirten Güneş, "İnsan yaşamının önemli olduğunu söyledik. Maç kazanmaktansa, insan kazanmanın önemli olduğunu söyledik, ama biz işimizi de yaptık. Her alanda başarılı olan insanımızın sportif alanda da başarılı olduğunu bu Dünya Kupası'nda ortaya koyduk" diye konuştu.
Bugün itibariyle iki yıllık süresinin dolduğunu söyleyen Güneş, "Bugün Dünya Kupası'nda üçüncülüğe gelmekten mutluluk duyuyorum. Dünya Kupası'nda 34 gol attık, 14 tane gol yedik. Bu dönem içinde 460 maç izledik. Oyuncularımızla Dünya Kupası'nda toplam 133 gün beraber olduk. Toplam 120 antreman yaptık, 42 oyuncuya şans verdik" dedi.
"BUGÜN BİZLER VARIZ, YARIN BAŞKALARI OLACAK" Güneş, Dünya Kupası'nda hiçbir maçta görev alamayan öğrencileri ile ilgili olarak da, "Hiçbir maçta görev almayan Abdullah var. Takımı Dünya Kupası'na taşıyan bazı oyuncularımız maalesef Dünya Kupası'nda şans bulamadılar. Bugün bizler varız, yarın başkası olacaktır. Önemli olan ülkenin başarısıdır. Bizim için esas olan kurum ve ülke olmalıdır. Dünya Kupası'nda en başarılı olan kişilerden Metin Aktaş, Serhat ve Cihan Akpolat'ın isimlerini verebilirim. Uzun dönem içinde kadroya girmeyenlerin darılması, küsmesi olacaktır. Ama bizim Türkiye'ye bir sözümüz vardı. Bu başarı sadece sportif başarısı değildi. Tanıtım başarısıydı, ülkenin başarısıydı" ifadelerini kullandı.
Türk Milli Takımı'nın 48 yıl aradan sonra ilk defa Dünya Kupası'na katılmasının dış basında yankı bulduğunu ifade eden Güneş, "Bunu orada bana çok sordular. Fransa'daki Dünya Kupası'nda kamplara da gittim, ama içlerinde bulunmadım. Bir sorumluluk taşımadım. Bütün bunlara rağmen özellikle teknik heyetimi tekrar kutluyorum. Olağanüstü bir gayret vardı. Buralara tesadüfen gelmedik, planlı bir çalışmayla geldik" dedi.
"DÜNYA KUPASI'NDA EN ÇOK YORULAN TAKIM BİZİZ" Dünya Kupası maçları sırasında birçok sıkıntı yaşadıklarını kaydeden Güneş, şunları söyledi: "8 tane otel değiştirdik. En çok yorulan takım biziz. Biz sizinle sevincimizi ve yaptıklarımızı paylaşmak istiyoruz. Teknik, taktik, fizik ve motivasyon olarak iyi bir örnek olduk. Bizi bugünlere getiren o sıkıntıydı. Maçı kaybetmenin hatalarından aldığımız derslerdi. Biz bu emeklerin sonucunda mutlu olduk. Bugünkü gelinen nokta, Dünya Kupası'nı kazanamayan mutlu bir Türkiye. İlkelerimizi hayata geçirdik. Her takımı değerli gördük. Hiçbirini küçük görmedik ama hiçbirini de büyük görmedik."
"BİZ SORUN YARATAN DEĞİL, SORUNU ÇÖZEN İNSAN OLARAK VARIZ" Kendisine karşı yapılan saldırılarla bugüne kadar cevap vermediğini söyleyen Güneş, "Biz sorun yaratan değil, sorunu çözen insan olarak varız. Yüzyılın dünya takımı olmak istiyorduk, bunu da başardık. Medya ile oyuncu arasındaki mesafenin nasıl katedilebileceğini düşünmemiz gerek" değerlendirmesinde bulundu.
Dünya Kupası'na iyi başlamadıklarını, ama iyi bitirdiklerini vurgulayan Güneş, "Hem tarih yazdık, hem de gelecek. Başarı duygusu kanımızda vardı. Hem yarışan, hem öğrenen takım olduk. Hatalarımızı eğitim olarak kullandık. Rekabete atıldık. Cesaret verenleri kahraman yaptık. Bugünlere geldimizde mutluluğumuzu herkesle paylaştık" şeklinde konuştu.
"GÜNEŞİN AYDINLIĞINDA HATALARIMIZI DAHA İYİ GÖRECEĞİZ" 3. maçta gruptan sonra genel bir değerlendirme yaptıklarını ifade eden Güneş, şunları söyledi: "Bazı hatalar yaptık, hatalar olacaktır. İşte güneşin aydınlığında bunları daha iyi göreceğiz. Turnuva maçlarında 7 maç oynadık. Futbolun sadece futbol olmadığını bu Dünya Kupası'nda gördük. Bugünü dünün düşünceleri ile yaşayamayız. Bu Dünya Kupası'nda bunları gördük. Sahada öyle yenilikler vardı ki, bunu oyuncularımız bile anlayamadı. 'Rakiplerimiz bize karşı iyi oynamıyor' denildi. Bizim anlayışımız bunları değiştirdi. İlk golü atıp üç puanı aldıktan sonra, 'bu gruptan çıkacağız' dedim oyuncularıma. Bugün dünya üçüncüsü bir takımız. Daha da ileriye gidebiliriz."
Futbolun dünya insanlarının biraraya gelmesi için önemli bir araç olduğuna dikkat çeken Güneş, "Kendimizi orada iyi tanıtmak zorundaydık. Bunu da yaptık. Zaman zaman bocaladık. Biz emek vererek oraya geldik. Kaybetsek de bizi iyi bir şekilde karşılayacaklarını biliyordum. Onları hiç kandırmadık. Bu basın toplantısındaki bilgileri halkıma aktarın. Halkımla arama girmeyin" dedi.
"BİZ, BİZİ TEMSİL EDEN İNSANLARA SAYGISIZLIK ETTİK" Dünya Kupası'nda görevlerini yaptıklarının altını çizen Milli Takımlar Teknik Direktörü, sözlerine şöyle devam etti: "Oyuncularımız arasnında namaz kılanlar da oldu, kılmayanlar da. Onlar arasında nasıl bölücülük yapalirsiniz? Onlar bu ülkenin insanı. Kişiliği, konumu, ünvanı ne olursa olsun, hiçbirine saygısızlık yapamayız. Ama, biz bu kadar popüler olan insanlara, bizi temsil eden insanlara saygısızlık ettik. Birbirimize yardımcı olacağız. Bu ekip örnek bir ekiptir. Bundan sonra yeni bir sayfa açıyorum. Dünya Kupası geride kaldı, artık geleceğe yönelik planlar yapmamız gerek. Bu başarı bir öğretmenin başarısıdır. Eğer bazı kişilerin bir takım sorunları varsa, bana sorabilirler, benden de cevabını alırlar. Medyanın karşısına çıktıkları zaman sorumlu olmaları lazım. Futbolun tansiyonunu değil, ülkenin düşünce kalitesini ve futbol kalitesini düşünmeliyiz."
"BAŞARI HEDEFE DEĞİL, MUTLULUĞA GİDEN BİR YOLDUR" Başarının hedefe değil, mutluluğa giden bir yol olduğunu söyleyen Güneş, Milli Takım'ın geleceği ile ilgili bir soruya ise, "Gelecekle ilgili kaygılar var. 2000 Avrupa Şampiyonası sonrası kadrolar değişti. A Milli Takım'da yaş olayını ön plana çıkarmak istemiyorum. Gençlere de şans vermek gerek, ama başarılı olurlarsa oraya gelirler. Şu andaki kadromuz bir süre değişikliğe uğrayarak, devam edecektir. Bu bir yenilemedir. Hakan'ın tek forvet olmasıyla ilgili sistemlerle çok oynanıyor. Biz Avusturya maçında tek forvet oynadık, Brezilya maçında iki forvet oynadık. Ben maçı kurtarmak zorundayım, adamı değil. Biz her sisteme ayak uyduracak anlayışta bulunacağımızı, hücumu ve savunmayı düşündüğümüzü söyledik. Biz dediklerimizi yaptık. ama bunları görmeyenler başka şeyler görüyor" şeklinde cevap verdi.
"BUNDAN SONRA LİGDE FAİR-PLAY ÖRNEKLERİ VERELİM" "Birileri bizi dışlamış olabilir, yok saymış olabilir" diyen Güneş, sözlerine şöyle son verdi: "Biz verilen göreve uygun değilsek, siz, bizi yok edin. Ama bu böyle değilse, siz de bizi yazın. Hakan'la ilgili bir takım yenilikler yaptık. Daha iyi yapmak için el ele vereceğiz. Oyun disiplinini kuran, hem de yıldız oyuncusunu oynatan bir takımız. Dünya Kupası'nda üçüncü bir takımız. Türkiye liglerinde kan gövdeyi götürüyor. Biz bundan sonra fair-play örneklerini gösterelim. Maçların fair-play içinde geçmesini istiyoruz, ama yapmıyoruz. Yanlış yapanları, maç kazanılsa bile dışlamamız gerekiyor. Biz doğru işlerle hedefe gideceğiz. Biz bu doğruları bütün Türkiye'ye yayacağız."