Mısır'ın başkenti Kahire'de polis, dün Anadolu Ajansı'nın ofisine baskın düzenlemiş ve 4 çalışanı gözaltına almıştı. Bu olay sonrası Türkiye'den peş peşe açıklamalar gelmişti.
Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'na konu olan AA Genel Müdürü Şenol Kazancı, olayla ilgili son gelişmeleri anlattı:
"Mısır yönetimiyle Türkiye'nin darbe sonrası ilişkilerindeki seyrin bizim ilişkimize aynen yansıdığını söyledik. Fakat ofise gelinmesi uzun kalınması bizim de alışık olduğumuz durum değil dedim. Soruşturmanın sebebine odaklanmak istediğimizi, belki çalışanlarımızdan bir tanesiyle ilgili soruşturma takip ediliyor ise erken davranmanın zarar vereceğini aktardım bakanımıza. Sayın Bakanımız 'süreci yönetin ve irtibatta kalın' dediler. Gece ilerleyen saatlere kadar polis ofisimizi terk etmeyince bu işin başka bir noktaya gideceğinden endişe ettik. Gece yarısı 5 çalışanımızdan kadın çalışanımızı gönderdiler. Diğer dört çalışanımızı da hala bilmediğimiz bir yere götürdüler. 24 saat sonra haber yapmamız gereken bir süreç. Mısır yönetimi bırakın doğrulamayı yalanlama bile alamadık. Dışişleri Bakanımızla birlikte haberleştirmeyi kararlaştırdık.
Haberi yaptıktan sonra Cumhurbaşkanlığı başta olmak üzere, kabinenin bütün üyelerinden çok yoğun bir destek gördük. ABD'den, Basın Kuruluşları'ndan kınama ve gazetecilerin serbest bırakılmasına yönelik çağrı yapıldı.
'OFİSİMİZ BİR HÜCRE EVİ OLARAK İSİMLENDİRİLDİ'
Dün gece geç saatlerde yeni bir gelişme oldu. Dünyada duyulduktan sonra Mısır makamlarını rahatsız edecek boyuta ulaştıktan sonra Mısır İçişleri Bakanlığı'ndan ofisimizin baskınına ilişkin bir haber basına sızdırıldı.
Ofisimiz bir terör hücre evi olarak isimlendirildi. Orada şöyle bir ifade kullanıldı 'Mısır aleyhine yayın yapan bir hücre evini polis bastı, 4 kişi gözaltında' diyor. 4 kare de fotoğraf kullanmışlar. Bunlar hadisenin geldiği noktanın Mısır açısından nasıl görüldüğünü gösteriyor.
'BİZİM AÇIMIZDAN EN ACISI...'
Gazeteci arkadaşlarımızın tedbir amaçlı bulundurdukları gaz maskelerini el konmuş 'suç aleti' diye basınla paylaşılmış. Dolabın içerisindeki kamera ve yayına yönelik teknik aletlerin bulunduğu dolap gösterilmiş. Tek bir kare paylaşmışlar, bunu da takdirlerinize bırakıyorum. Buranın ajans olduğuna ilişkin çok net bir fotoğraf daha paylaşılmış. Bu da en acısı bizim açımızdan; bununla gurur duyuyoruz ama yalnızca Türk Bayrağı. Türk bayrağını merkeze alan bir fotoğraf.
Gazeteci arkadaşlarımızın terör örgütü üyeliğine vurgu yapılan, Mısır'ın itibarına gölge düşüren yayınlarından dolayı böyle bir baskın yapıldığını vurgulamışlar. Biz en kısa süre içinde bu meseleye çözüm bulunacağına inanıyorum."