İddiaya göre, Çarmıklı, kendisini aldattığından şüphelendiği sevgilisinin kimlerle görüştüğünün ve evine kimin girip çıktığının takibine 20 bin dolar ücret ödedi.
DANIŞTAY saldırısına ilişkin kamera kayıtlarının silindiği iddiasıyla yürütülen soruşturmada, OYAK’a bağlı Oyak Savunma ve Güvenlik Sistemleri A.Ş. personelinin 20 bin dolar karşılığında, Nurol Holding’in sahibi Nurettin Çarmıklı’nın oğlu Eyüp Sabri Çarmıklı’nın, sevgilisini gizli kameralarla takip ettirdiği iddia edildi. Soruşturma kapsamında mahkemeden dinleme kararı alan İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, önceki gün Ankara’daki evinde arama yapılan işadamı Nurettin Çarmıklı’nın oğlu olan ve halen Londra’da yaşayan Nurol Holding Yönetim Kurulu Üyesi Eyüp Sabri Çarmıklı’nın bazı kurum çalışanlarıyla telefon konuşması yaptığını tespit etti. İddiaya göre Çarmıklı, Ankara’da yaşayan sevgilisi 23 yaşındaki Halime K.’nın kendisini aldattığından şüphelenerek, Oyak Savunma ve Güvenlik Hizmetleri A.Ş. Elektronik Güvenlik Sistemleri Müdürü Selim Kavaklıoğlu ile 5 Mayıs 2010’da telefonla konuştu.
Takibe 20 bin dolar
Halime K.’nın takip edilerek kimlerle görüştüğünü, evine kimlerin girip çıktığının tespit edilmesini isteyen Çarmıklı, bu hizmet karşılığında 20 bin dolar ücret ödeyeceğini söyledi. Halime K.’nın oturduğu evin adresini OYAK Güvenlik görevlilerine bildiren Çarmıklı, takibin bir süre devam etmesini istedi. Bunun üzerine halen gözaltında olan Kavaklıoğlu, Halime K.’nın oturduğu evin girişine bakan yerlere kamera yerleştirilmesi talimatı verdi. 24 saat izlemeye alınan eve giren ve çıkan herkes kayıt edildi. Kavaklıoğlu daha sonra Çarmıklı’dan takip ücreti dışında kayıtların tutulduğu bilgisayar için 2500 dolar istedi. Çarmıklı bu parayı da Kavaklıoğlu’na gönderdi. Kurum yetkililerine bilgisayarın arıza yaptığını ve değiştirilmesi gerektiğini söyleyen Kavaklıoğlu, hard diski içindeki kayıtlarla birlikte Londra’daki Çarmıklı’ya ulaştırıldı.
Soruşturmayı yürüten özel yetkili Cumhuriyet Savcısı Muammer Akkaş’ın talimatıyla polisler, Nurol Holding’in patronu ve veliahtının evlerinde Oyak Savunma ve Güvenlik Sistemleri A.Ş. görevlilerinin çektiği gizli kamera görüntüleri aradı. Bu kapsamda Eyüp Sabri Çarmıklı’nın evinde bulunan bir bilgisayar incelenmek üzere emniyete götürüldü. Savcılığın talimatıyla Nurettin Çarmıklı’nın evinde de arama yapan polis, kilitli olan ve şifrelerini sadece Çarmıklı’nın bildiği 7 çelik kasayı incelemek üzere emniyete getirdi. Emniyet yetkilileri, soruşturma kapsamında Halime K.’nın da mağdur olarak ifadesine başvurularak şikayetçi olup olmadığının sorulacağını söyledi. Yetkililer ayrıca Sabri Çarmıklı’nın da şüpheli konumunda olduğunu aktardı.
Gözaltındakiler İstanbul’a
İSTANBUL Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla Ankara Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin OYAK Güvenlik’in de aralarında bulunduğu 19 noktada yaptığı aramalar dün sabah sona erdi. Ergenekon davasıyla birleştirilen Danıştay saldırısı davasındaki delillerin karartıldığı şüphesiyle gözaltına alınan OYAK Güvenlik’te görevli 8 kişi, Gazi Mustafa Kemal Hastanesi’ndeki sağlık kontrollerinin ardından ifadelerine başvurulmak üzere sabah karayoluyla İstanbul’a gönderildi.
Özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcılarından Muammer Akkaş’ın yürüttüğü “Danıştay saldırısına ilişkin kamera kayıtlarının silinerek delillerin karartıldığı” iddiasına yönelik soruşturma kapsamında gözaltına alınanlar arasında, görüntüleri silerken kameraların tespit ettiği öne sürülen 2 kişi de bulunuyor.
Takip yasal değil
İSTANBUL Barosu avukatlarından Faruk Baştürk, özel güvenlik şirketlerinin 5188 Sayılı Kanun’a tabi olduğunu ve görev tanımları arasında kamera kurarak gizli görüntü alma ya da kişilere ait görüntüleri üçüncü şahıslara verme yetkilerinin bulunmadığını söyledi. Baştürk, şöyle konuştu: “Özel güvenlik şirketleri hiçbir şekilde dedektif gibi hareket edemezler. Türkiye’de dedektiflik yapmayı yetkilendiren herhangi bir kanun yok. Dolayısıyla gizli izleme, mahkeme kararlarıyla sadece kolluk kuvvetleri tarafından yapılabilir. Söz konusu olayda, TCK’nın 134. Maddesi’nde yer alan özel hayatın gizliliğinin ihlali, 135. Maddesi’nde yer alan kişisel verilerin kayıt edilmesi, 136. Madde’de yer alan verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçları oluşmuştur. Yargılama konusu olduğu takdirde kişiler hakkında 1 yıl 6 aydan 9 yıla kadar hapis cezası talep edilebilir.”