Seyahat Acenteleri Üst Kurul Ve Ihtisas Mahkemesi Istiyor

Seyahat acenteleri, bankacılıkta olduğu gibi denetleme ve düzenleme kurulu ile turizm ihtisas mahkemesi kurulmasını istiyor. Acentelerin bir diğer talebi ise okul tatillerinin bölgelere göre farklılık göstermesi ve bu şekilde iç turizm hareketinin artırılması.

Antalya’da geçen ay yapılan Seyahat Acenteleri Sorun Tespit Çalıştayı’nın sonuç raporu yayınlandı. Çalıştayda tespit edilen sorunlar raporda 57 başlık altında özetlendi. Bunların 15’i öncelikli sorun olarak belirlendi. Seyahat acentelerinin sorunlarının ilk kez yüksek katılım ve tam günlük bir çalıştayla ele alındığı belirtilen raporda, dinamik yapıya sahip olan sektördeki büyümenin sağlanabilmesi için mevzuatların ve yasaların gelişen-değişen turizm ekonomisine göre yeniden güncellenmesi gerektiğinin altı çizildi.

Acentelerin talepleri arasında yer alan, sektöre özel 'turizm piyasaları düzenleme ve denetleme kurulu' oluşturulması, turizm ihtisas mahkemeleri kurulması ve iç pazarın hareketlendirilmesi için okul tatillerinin bölgelere göre değişik haftalarda düzenlenmesi gibi talepler dikkat çekti.

TÜRKİYE’DE 7 BİN ACENTE VAR

Türkiye’de faaliyetlerini aktif olarak Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği’ne (TÜRSAB) bağlı sürdüren 7 bin 138 seyahat acentesi bulunuyor. A,B ve C olmak üzere üç gruba ayrılan seyahat acentelerinin çoğunluğunu A grubu olanlar oluşturuyor. 6 bin 883 adet A grubu acente toplam seyahat acentelerinin yüzde 96,5’ini oluşturuyor. 88 adet B grubu acente bulunan Türkiye’de 167 adet de C grubu seyahat acentesi aktif olarak faaliyet yürütüyor.

6 ACENTEDEN BİRİ ANTALYA’DA

Seyahat acentelerinin bin 154 adedi Antalya’nın yanı sıra Isparta ve Burdur illerini kapsayan Batı Akdeniz Bölgesi’nde faaliyet gösteriyor. Bunların da bin 141’i A grubu acentelerden oluşuyor. Türkiye’deki seyahat acentelerinin yüzde 16’sı Batı Akdeniz’de bulunuyor. Bölgedeki seyahat acentelerinin yoğunlaştığı il ise Antalya. Antalya’da faaliyetlerini sürdüren seyahat acentesi sayısı bin 131. Bu da Türkiye’deki her 6 seyahat acentesinden birinin Antalya’da bulunduğu anlamına geliyor. Antalya’da 3 adet B, 8 adet de C grubu seyahat acentesi bulunuyor.

ÖNCELİKLİ 15 SORUN

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Turizm Çalışma Grubu ile Seyahat Acenteleri Yöneticileri Derneği (SAYD) üyelerinin katıldığı çalıştayda belirlenen 57 başlıktan öncelikli olarak belirlenen 15 sorun şu şekilde sıralandı:

1. 1618 Sayılı Kanun'u kayıt dışı faaliyetleri caydırıcı yaptırım gücü olan bir kanun haline getirmek.
2. Ulusal ve bölgesel bağımsız turizm piyasası düzenleme ve denetleme kurulu kurulması gerekmektedir.
3. Sokak acenteleri (kaçak tur faaliyetleri), incoming faaliyeti yapan acentelerin ülkemize getirdikleri misafirlere düşük fiyat ve standartların altında sundukları hizmetlerle haksız rekabet oluşturmaları.
4. TURSAB’ın sektörle sorun çözmesinde iş birliği yapması gerekmektedir.
5. TURSAB ve rehber örgütlerinin bir araya gelmesi ve rehberlik meslek yasasının ön yargısız olarak düzenlenmesi gerekmektedir.
6. Acentelerin binek araçlarla turist taşıyamaması sorunu (logo yapıştırılmıyor) vardır.
7. Yabancı personelin çalışma izinlerinde, tur operatörü temsilcilerinin ikamet ve çalışma müsaadelerinde kolaylık gerekmektedir.
8. Genel tatil günlerinin ülke bazında aynı zaman diliminde gerçekleşmesi sorunu.
9. Havalimanı, tur güzergâhları ve ören yerlerindeki park ve yüksek ücret sorunu vardır.
10. Ticaret ve asliye hukuk mahkemelerinde turizm sektörüyle ilgili ihtisas alanının oluşturulması gerekmektedir.
11. Bankalar puan ile bilet kesmektedir.
12. Şehre ait bir kongre merkezi yok ve turizme yönelik çok amaçlı spor kompleksinin olmaması bir sorundur.
13. Turizm il müdürlüklerinin ve TURSAB’ın yıl boyunca 7/24 denetim yapması, kontrol etmesi ve hizmet vermesi gerekiyor.
14. Otellerin değişik pazarlar için değişik fiyatlar vermesi, aynı pazarda değişik fiyatlar uygulaması, yurt dışından satış yapan firmalara tek fiyat vermesi ve seyahat acenteleriyle otellerin fiyat politikası konusunda eşgüdümlü çalışmaması sorunu.
15. Sektörün gelişebilmesi adına yakıtlarda sektöre özgün teşvik uygulamalarının olmaması sorunu.