Dışişleri Bakanlığı haftalık olağan basını bilgilendirme toplantısı yapıldı. Dışişleri Bakanlığı'nda bu sabah yapılan ve soru cevap şeklinde geçen toplantıda konuşan Bulunç, bir basın mensubunun Çeçenlerin rehin alma olayının ardından Rusya Federasyonu'nun Türkiye'ye verdiği notanın içeriğini sorması üzerine, söz konusu notanın Rusya Büyükelçiliği tarafından Dışişleri Bakanlığı'na tebliği edildiğini kaydederek, notada Çeçen Cumhuriyeti İçkerya temsilciliği adlı oluşumun Türkiye'de barındırılmamasının istendiğini bildirdi.
Büyükelçi Bulunç, notada sözü edilen oluşum, yapılan incelemeler sonucunda Türk topraklarında yer almadığını bildirdi. Bir gazetecinin İstanbul'da böyle bir temsilciliğin bulunduğuna dair bir kartviziti Bulunç'a göstermesinin ardından Dışişleri Sözcüsü böyle bir kartviziti ilk defa gördüğünü ve karvizit ile böyle bir oluşumun varlığının ispatlanamayacağını belirtti.
Bulunç, notada söz konusu temsilciliğin Türkiye'de kapanmasının talep edildiğini tekrarlayarak notanın herhangi bir içeriği bulunmadığını sözlerine ekledi.
Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Kofi Annan'ın Kıbrıs Özel Temsilcisi Albaro De Soto'nun Türkiye temaslarına ilişkine değerlendirmede bulunan Bulunç, De Soto'nun, Annan'ın Kıbrıs konusundaki misyonu çerçevesinde Ankara'ya geleceğini söyledi. De Soto'un bu ziyaretinin Türkiye'ye yapacağı ilk ziyaret olmadığını, son ziyaret de olmayacağını dile getiren Bulunç, görüşmelerde Kıbrıs'taki iki taraf arasında doğrudan müzakerelerle yürütülen sürecin değerlendirileceğini söyledi.
Kıbrıs müzakerelerinin iki taraf arasında doğrudan ve KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş'ın girişimi ile başladığını hatırlatan Dışişleri Sözcüsü, söz konusu süreçte herhangi bir aksama olmayacağını belirtti. Bulunç, BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın Kıbrıs konusundaki misyonunun bir iyi niyet misyonu olduğunu belirtirken, "Taraflar arasında devam eden müzakerelerde Annan'ın iyi niyeti aşmayan müdahaleler yapması gerekir. Bunun aksi olursa Annan'ın bunu iyi düşünmesi ve müzakere sürecinin olumlu girişimini engelleyici olmamasını temenni ederiz" dedi.
"UYUM YASALARI TÜRKİYE AB İLİŞKİLERİNDE YENİ BİR KAPI AÇMALIDIR" Bulunç, toplantının yapıldığı sıralarda Dışişleri Bakanlığı'nda temaslarda bulunan Avrupa Birliği heyetine dışişlerinin koşullu tarih konusunda herhangi bir isteğinin iletip iletilmeyeceğine yönelik bir soruyu değerlendirerek, Kopenhag'da geçtiğimiz günlerde düzenlenen ve Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in bir konuşma yaptığı bilgilendirme toplantısında Sezer'e, Kopenhag Zirvesi'nde koşullu tarih verileceği yönünde herhangi bir bildirim yapılmadığını söyledi.
Bulunç, Aralık'ta yapılacak Kophenhag Zirvesi'nde Türkiye'ye koşullu tarih verileceği yönündeki değerlendirmelerin sık sık öne sürüldüğünü dile getirerek, "Kimse Kopenhag Zirvesi'nde Türkiye'ye tam üyelik konusunda müzakere tarihi verilip verilmeyeceği konusunda tereddüt etmesin. Türkiye tüm Kopenhag kriterlerini yerine getirmiştir. Kopenhag Zirvesi'ne kadar olan yolda Türkiye'ye zirvede tespit edilecek ve 2003 tarihini öngören müzakere tarihi dışında hedefimiz yoktur. Türkiye'nin devlet politikası da bunu icap etmektedir. Kopenhag kriterlerini karşılayan uyum yasaları Türkiye AB ilişkilerinde yeni bir kapı açmalıdır. Avrupalı muhataplarımızda 3 Ağustos'taki manzara ile Türkiye'nin kat ettiği şuan ki ilerlemeyi daha iyi görmelidirler" diye konuştu.
"AB'NİN KADEK'İ TERÖR LİSTESİNE ALMAMASI İLİŞKİLERİMİZİ ASKIYA ALACAĞIMIZ ANLAMINA GELMEZ" Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Yusuf Bulunç, AB'nin KADEK'i terör listesine almamasının Türkiye-AB ilişkilerinin askıya alınması anlamına gelmeyeceğini söyledi.
Dışişleri Bakanlığı haftalık olağan basın toplantısı bugün yapıldı. Toplantıda konuşan Bulunç, AB'nin KADEK'i terör listesine koymamayı kararlaştırmasını değerlendirerek, PKK-KADEK adlı terör örgütünün hak ettiği şekilde terör listesine alınması konusunda Türkiye'nin ısrarlı teşebbüslerinin devam ettiğini belirtti. AB'nin böyle bir karar aldığına dair somut bir bilginin Dışişleri'ne ulaşmadığını belirten Bulunç, "Böyle bir karar alırsa da bu Türkiye-AB ilişkilerinin askıya alınacağı anlamına gelmez" dedi.
Dışişleri Sözcüsü Yusuf Bulunç, bir soru üzerine, AGSP konusunun modelitelerinde halen sıkıntılar yaşandığını bildirdi. Türkiye'nin zaman baskısı olmadan ve sağlam zeminlere dayanarak AGSP ile ilgili bütün çözüm önerilerini sunacağını ifade eden Bulunç, Prag'da yapılan NATO Zirvesi'nin AGSP'nin çözümü için nihai bir karar olmayacağının da altını çizdi. Bulunç, Rusya Federasyonu'nun Türkiye'ye gönderdiği notanın Putin'in Türkiye'ye gelişine etki edip etmeyeceğine dair bir soruya ise bu notanın ne Putin'in gelişine, ne de Türkiye'nin Rusya Federasyonu ile arasında olan köklü ilişkilerine etki etmeyeceğini sandığını bildirdi. Bulunç, Türkiye'nin Putin'i davetinin geçerliliğini koruduğunu da sözlerine ekledi.