CHP’li Sezgin Tanrıkulu, cuma günü Meclis’e sunulan yeni anayasa teklifinin ‘kişiye özel’ hazırlandığını belirterek teklifin yasalaşması durumunda başkanlık sistemini de aşan bir güçler birliğinin kurulacağını savundu.
Twitter hesabında madde madde teklifin detaylarını yorumlayan Tanrıkulu, tasarının Meclis’in bakanlar kurulunu denetleme yetkisini ortadan kaldırdığını kaydetti.
CHP’li vekil değerlendirmesine şöyle başladı: “Öncelikle şunun bilinmesi gerekir ki; ‘yargı bağımsızdır’ yazınca bağımsız olmadığı gibi, ‘yargı tarafsızdır’ yazınca da tarafsız olmaz! Başbakan’ın olmadığı rejim, adı ‘Cumhurbaşkanlığı’ olsa bile ‘Başkanlık’ rejimidir. Kimse halkı kandırmaya kalkmamalıdır! Bu tasarı ile TBMM’nin Bakanlar Kurulu’nu denetleme yetkisi tamamen ortadan kaldırılıyor! İki seçim aynı anda yapılarak, Cumhurbaşkanı’nın partisi ile Meclis’te çoğunluğa sahip partinin aynı olması sağlanmak isteniyor!”
‘Vekiller için komplo riski doğuyor’
Tasarıyla birlikte yedek milletvekilliği mekanizmasının da getirileceğine dikkat çeken Tanrıkulu, ilginç bir de iddiada bulundu: “Yedek milletvekili mekanizması getirilerek; yasamanın üstüne bir vesayet kılıcı konulmuş oluyor. Vekiller için komplo, ölüm gibi riskler oluşturuluyor.”
‘Meclis kendi kendine gelin güvey olacak’
CHP’li vekil, Meclis’in tasarıyla birlikte işlevsizleştirildiğinin de altını çizdi.
“TBMM’nin Anayasa’nın 98’inci maddesindeki yürütmeyi denetleme yetkisi ortadan kaldırılarak TBMM işlevsiz hale getiriliyor. Sözlü soru yöntemi kaldırılıyor. TBMM’nin en temel denetleme mekanizmalarından olan ‘genel görüşme’ işlevsiz hale getiriliyor” diyen Tanrıkulu, “Yeni düzenlemeyle‘genel görüşmeye’ bakanlar ve Cumhurbaşkanı katılmıyor. Yani TBMM ‘genel görüşme’ adı altında kendi kendine gelin güvey olacak!” yorumunu yaptı.
CHP’li vekil, cumhurbaşkanı’nın ikinci kez göreve seçilmesi durumunda, ne kadar süre görevde kalabileceğinin de belirtilmediğini kaydetti: “104’üncü maddeyle Cumhurbaşkanı’na başkanlık kararnamesinin yanı sıra,‘yönetmelik’ çıkarma yetkisi de veriliyor! Seçimlerin yenilenmesi salt çoğunlukla değil, nitelikli çoğunlukla yapılabilİr hale getiriliyor! Erken seçim mekanizması fiilen yok ediliyor. Üçte iki çoğunlukla seçimlerin yenilenmesine karar verilirse, seçilen yeni Cumhurbaşkanı’nın önceki dönemden kalan süre kadar görev yapacağı düzenlenmemiş. Böylece Cumhurbaşkanlığı iki dönemle sınırlandığı halde, bu mekanizma kullanılarak fiilen 14 yıla kadar görev yapabilmesinin yolu açılıyor!”
‘OHAL rejiminin önü açılıyor’
Yeni tasarıyla OHAL yetkisinin Cumhurbaşkanı’na verildiği ve OHAL ilan edilebilecek hallerin genişletildiğinin altını çizen Tanrıkulu, bunun sürekli bir OHAL rejiminin önünü açmak anlamına geldiğini kaydetti.
CHP’li vekilin bir diğer dikkat çektiği konu da mevcut Anayasa’da Meclis’e ait ‘kamu tüzel kişili kurma’ yetkisinin cumhurbaşkanına verilmesi. Tanrıkulu, bu maddeyle Cumhurbaşkanı’nın istediği gibi kamu kurumu kurabileceğinin altını çizdi.
‘Çoğunluk partisi HSYK’da hakim’
Tasarıdaki önemli maddelerden biri de Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) seçim sisteminin değiştirilmesi idi. HSYK seçimlerine getirilen yenilikle, siyasi iktidarla yargı arasında bağ kurulacağını belirten CHP’li vekil, şunları yazdı: “Olumlu değerlendirilebilecek bir düzenleme ile ‘disiplin mahkemeleri’ dışında askeri mahkemeler tamamen kaldırılıyor. 2010 yılında getirilen HSYK seçimi kaldırılıyor. HSYK’nın yarısını doğrudan Başkan, yarısını meclis seçecek. Burada da şeytan ayrıntı da gizli. Meclisin seçeceği üyelerde son turda nitelikli çoğunluk yerine salt çoğunluk yeterli. Böylece çoğunluk partisi HSYK’da hakim hale geliyor.”
‘Maddelerde tuzaklar var’
Tüm bu değişikliklerin yanında, geçici maddeyle Cumhurbaşkanı’nın parti genel başkanı olmasının bugünden mümkün hale getirilmesinin, değişikliğin kişiye özel yapıldığının ispatı olduğunu söyleyen Tanrıkulu, değerlendirmelerini, “Sonuç olarak, hem maddelerdeki tuzaklar, hem de geçici maddelerle, tasarı ‘Başkanlığın’ da ötesinde bir güçler birliği rejimini inşa ediyor!” diye noktaladı.