Sezgin Tiryaki’den Sigara Uyarısı

Karabük Halk Sağlığı Müdürü Dr. Sezgin Tiryaki, kanserden korumak için sigaranın bırakılması gerektiğini söyledi.

Karabük Halk Sağlığı Müdürü Dr. Sezgin Tiryaki, İHA muhabirine kanser, obezite, tuz kullanımı, grip ve nezle konularında uyarılarda bulundu. Karabük’te kansere yakalanma oranının beklentilerin altında olduğunu ve bunun sevindirici olduğunu kaydetti. Tiryaki, “Bizim çalışmalarımız Halk Sağlığı ile ilgili olduğundan topluma yaygınlığı nedeniyle önemli çalışmalar, bunların en önemlisi Aile Hekimliği hizmetleri. Toplum Sağlığı Merkezleri bünyesinde, kanser erken teşhis tarama hizmetleri, verem sağlı konusunda hizmetler, evde bakım hizmetleri, aşılama hizmetleri, obezite ile ilgili hizmetler var, çevre sağlığı ile ilgili hizmetler devam ediyor, suların analizleri, bulaşıcı hastalıklar, bulaşıcı olmayan hastalıklar konuları Halk Sağlığı Müdürlüğü tanımları içinde. Sigarayla mücadele en önemli çalışma alanlarımızdan bir tanesi. İlimizde 498 tane kanser hastası bekleniyordu, her yıl belli oranda kanser olma ihtimali var. Bu hastalık maalesef ateş düştüğü yeri yakar lafının tam oturduğu bir hastalık. Aileleri içinde büyük bir üzüntüye ve sıkıntıya yol açabiliyor. Uzun süreli tedaviler gerekiyor. Bu sene yakalanan kanser olgu sayısı beklentimizin altında gerçekleşti. Yine toplumumuzun korktuğu gibi ilimizde anormal bir kanser vakası gözükmemektedir. Bunlar ilimizin yaşlı nüfusundan olmasından dolayı maalesef belli bir kanser oranlarını görebiliyoruz. Türkiye ve dünya istatistiklerine paralel gidiyor. Kanserde asıl olay kanserin erken teşhisidir. Ne kadar erken teşhis edilebilirse o tedavisi o kadar kolaydır” dedi.

“SİGARAYI BIRAKIN”

Kanserden korunmak için en başta sigarayla mücadele edilmesi gerektiğini belirten Tiryaki, “Sigara en tehlikeli maddeleri içeren bir şey, sigaradan toplumu ne kadar uzak tutarsak ilerde kansere ya da kronik solunum yolu hastalıklarına yakalanma ihtimallerini ortadan kaldıracağız. Sigara yakmak isteyen bağımlı vatandaşlarımızın kanser olabileceklerini düşünmesi gerekiyor. Çevrenize vereceğiniz zararı düşünün ve sigaradan uzak durun. Bu konuda 171 sigara bırakma hattımız var, hastanelerimizde sigara poliklinikleri var. Buralarda göğüs hastalıkları uzmanları vasıtasıyla sigarayla mücadele çalışmalarımız sürüyor” diye konuştu. Obezite kansere yakalanmada büyük bir sorun olduğunu da belirten Tiryaki, şunları söyledi:

“Obezite ile mücadele çerçevesinde fast food yiyeceklerinden uzak durulmasını istiyoruz. Bizim en sevdiğimiz içecek kola olmamalı. Çünkü içindeki içerdiği şeker miktarıyla beraber özellikle ABD’de obezitenin en önemli sebeplerinden bir tanesi içeriyor. Biz sütü sevmeliyiz, Türkiye’de süt tüketimi oldukça düşük. Annelerin özellikle çocuklarına sabah kahvaltılarında süt içirmelerini öneriyoruz. O sütten alacağınız kalsiyum sizin de ileride kemik erimesine yol açmaması için çok önemli. Çocuklarımızla beraber aileleri de süt içsin.”

“TUZ BÖBREKLERE CİDDİ YÜK GETİRİYOR”

Grip, nezle ve tuz kullanımı konusunda da uyarılarda bulunan Tiryaki, tuzun böbreklere büyük yük getirdiğini kaydederek, konuşmasını şöyle tamamladı:

“Öncelikle grip ile nezleyi bir ayırmamız gerekiyor. Grip son derece ağır seyreden bir hastalıktır. Ateş, kırgınlık, öksürük, bitkinlik gibi şikayetler seyreder. Ciddi kas ağrıları ile seyreder ve güce mani olur. Nezle ise daha hafif seyreder; burun akıntısı, hapşırık, tıksırık gibi seyreder. Bunda hava değişimlerinde basınç değişimlerinde daha dikkatli giyinerek hareket edebiliriz. Özellikle beslenmemize dikkat etmemiz gerekiyor. Ülkemizde tuz tüketimi de çok ciddi bir sorun. İnsanlar yemeğe oturduklarında tadına bakmadan hemen tuzu eline alır ve yemeğe tuz katar. Bu alışkanlığı kaldırmamız lazım. Günlük aldığımız ekmekteki tuz miktarı bize bizim ihtiyacımız olan tuz miktarını fazlasıyla karşılayacak düzeydedir. Bununla ilgili Bakanlığın ekmeklerde ki tuz oranını düşürmek için başlattığı çalışma devam ediyor. Tuz böbreklere ciddi yük getiriyor. Damar sertliğine yol açıyor. Tuzsuz bir yaşam istiyoruz. Tuzu sofralarımızdan kaldıralım. Belli bir yaşın üzerindekilerin tuzu mümkünse hiç kullanmamaları gerekiyor.”