Samsun Valisi Osman Kaymak, düzenlenen Şiddet ve Sosyal Travmalar Kongresi ile Türkiye'de şiddetle sivil mücadele seferberliği başlattıklarını belirterek, "Şiddetle mücadele etmek için paralel yeni kurumlar kurmak yerine önce var olan kurumlardaki aksaklıkların giderilmesi, ihtiyaca göre yeni alt kurumların oluşturulması gerekir." dedi.
Samsun Valiliği koordinesinde Hayat Boyu Eğitim ve Şiddetle Mücadele (HEGEM) Vakfı iş birliğiyle Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Uzaktan Eğitim ve Araştırma Merkezi (UZEM) ev sahipliğinde düzenlenen "Şiddet ve Sosyal Travmalar Kongresi" başladı.
Vali Kaymak, UZEM Konferans Salonu'nda düzenlenen kongrenin açılışında yaptığı konuşmada, şiddetin insanca yaşama hakkına saldırı olduğunu söyledi.
İnsanlık tarihi boyunca şiddetin en büyük korku kaynağını oluşturduğunu vurgulayan Kaymak, arkasında çok sayıda etmen bulunması nedeniyle anlaşılması zor ve karmaşık bir olgu olduğunu anlattı.
Bu nedenle şiddetle mücadele etmek için etkin mücadele modelleri geliştirilmesinin zorlaştığını vurgulayan Kaymak, "Şiddet davranışları bir anda ortaya çıkmıyor. Hepsinin bir arka planı var. Yaralamak, öldürmek, intihar etmek ve uyuşturucu kullanmak insanların kolay başvurabileceği davranışlar değil. Bu, bir süreç içerisinde meydana geliyor. Aslında çocuklukta başlıyor. Şiddet kültüründe yetişen bir çocuk, ileride şiddet uygulayan olabilir." diye konuştu.
Şiddeti ortaya çıkaran sebepleri saklamanın onunla mücadeleyi engelleyerek yeni mağdurlar yaratacağına işaret eden Kaymak, terörün, ihtilallerin, zorunlu göçlerin, uyuşturucu ve intiharlara yönelişteki artışın, sanal alemde maruz kalınan şiddetin de sosyal travmalara yol açtığını belirtti.
- "Şiddetle sivil mücadele seferberliği başlattık"
"Şiddet ve sosyal travmalara karşı kurumların, devletin neler yapması gerekir?" sorusunun tüm zamanların en önemli sorusu olduğunu dile getiren Kaymak, şunları kaydetti:
"Bu soruya cevap vermek için bugün bilim adamları bir araya toplandı. Bu büyük kongreyle Türkiye'de şiddetle sivil mücadele seferberliği başlatmış oluyoruz. Şiddetle mücadele etmek için paralel yeni kurumlar kurmak yerine önce var olan kurumlardaki aksaklıkların giderilmesi, ihtiyaca göre yeni alt kurumların oluşturulması gerekir. Mücadele tek bir kişiye bağlı kalmamalıdır. Mücadele için kalıcı, şiddeti önleyen, çözüm üreten sürekli bir yapının olması gerekir."
OMÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Mehmet Ali Cengiz de kongrenin üniversite, şehir ve bölgede farkındalık oluşturma konusunda başarılı olacağına inandığını belirterek, "Üniversitelerin temel amacı, bilimsel çalışmaların topluma sunulması ve kazandırılmasını sağlamaktır. Bu nedenle bu kongre büyük önem taşıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Açılış konuşmalarının ardından Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mevlüt Özen'in "Şiddet ve şiddetle mücadele, OKA'nın sosyal kalkınma alanında çalışmaları" başlıklı sunumuyla oturumlara geçildi.
Terör, ihtilaller, zorunlu göçler, uyuşturucu bağımlılığı, sanal alem, medya şiddeti, suç korkusu, suç mağdurları ve yaşanan sosyal travmalar, toplumsal cinsiyet, insan hak ve ihlalleri ile sosyal travmalarla mücadelede sivil toplum kuruluşlarının rolü konularında 77 üniversiteden 447 bilim insanın katılımıyla 50 oturumda 250 bildirinin sunulacağı kongre, 28 Nisan'da sona erecek.
Kongrenin sonuç oturumu bir günlük çalıştay şeklinde daha sonra belirlenecek tarihte Ankara'da yapılacak.