Grip, nezle ve soğuk algınlığı gibi hastalıklarda bölge halkının gerekli vitaminleri almadığı ve şifalı bitkileri tanımadığı için sık sık rahatsızlandığını söyleyen Yılmaz, "Uzun yıllardan beri şifali bitkilerle bir çok hastaya tedavilerinde yardımcı oluyoruz. Birçok ilden ve değişik ülkelerden pekçok hastayı bu yolla tedavi ettik. Hindistanlı uzmanlarla ve Prof. Dr. Turhan Bayda ile yaptığımız araştırmalarda, solunum yolu hastalıklarını tedavi edici yeni şifalı bitkiler ortaya çıkardık. Sarmısak ile sütü birbirine karıştırarak ve bunun yanı sıra zahter, tufisine varvar, deve tabanı, zencefil, havlucan ve ayıüzümü yaprağı gibi şifalı bitkilerle insan vucudunda bulunan bütün zehirleri ve mikropları atabiliyorsunuz. Bunlar solunum yolu hastalıklarına birebir gelir. Kış aylarında gribe ve nezleye yakalanan kişiler ayrıca bol bol ıhamur, ada çayı; ayıüzümü yaprağı, nane ile melise otu gibi şifalı bitkilerle bizim hazırladığımız ve tarif ettiğimiz şekilde içecekler hazırlayarak bunları içmelidir" dedi.
Solunum yolu hastalıklarında en etkili bitkinin deve tabanı olduğuna dikkat çeken Ahmet Yılmaz, deve tabanında bir çok faydalı maddenin bulunduğunu belirterek, "Deve tabanında potasyum, kalsiyum, demir, kükürt, natriyum, magnezyum ve fosfor gibi maddelerin mevcut olmasından dolayı deve tabanı bitkisi tüketen kişilerin kolay kolay gribe ve solunum yolu hastalıklarına yakalanmadığı görülüyor. Deve tabanı bitkisi üzerinde 2000 yılında yapılan bir araştırmada; hamileliği sırasında bu bitkiyi alan annenin bebeğine doğumdan sonra bitkinin verilmeye devam edilmesiyle, 8-9 ay sonra bebeğin yürüdüğü ve konuşmaya başladığı tespit edilmiştir" diye konuştu.