Sığınmacıların "Nuri Babası"

İZMİR - İzmir'in en eski ibadethanelerinden Hatuniye Camisi'nin minarelerinden ikindi ezanı yükseldiğinde avluda olağanüstü bir kalabalık toplanıyor. Bir kenarında yemek kazanlarının kaynadığı avlu, masa ve sandalyeleriyle bir açık hava restoranına dönüşüyor. Namaz sonrası bu sofralara oturan farklı ten renkleri ve milliyetlerden 300'e yakın insan, açlığını gideriyor. Avlunun bir kenarında toplanan Suriyeli kadın ve çocuklar, caminin tamamen boşalmasını beklemeden aceleyle içeriye giriyor. İmam Odası'nda bir listeye ismini yazdırıp imza atan kadınlar, ellerinde erzak poşetleriyle evlerine veya kaldıkları otel odalarına yol alıyor. İzmir'deki muhtaçlara yaptığı yardımlarla tanınan İlim Yayma ve İsrafı Önleme Derneği, İzmir'e sığınanların da ilk adresi. Hatuniye Camisi'nin avlusu adeta Türkiye'nin göç haritasını sembolize eder nitelikte. Aynı camiden emekli olduktan sonra kendisini hayır işleri ve sosyal hizmet görevlerine veren 83 yaşındaki Dernek Başkanı Nuri Akay, AA muhabirine yaptığı açıklamada kabul ettikleri bağışlarla huzurevi, hastane gibi alanlara ibadethaneler yapan, tarihi camileri restore ettiren, bugüne kadar 21 bin 300 çocuğu sünnet ettiren, 137 kız çocuğuna çeyiz yardımı yaparak evlendiren derneğin 130 öksüz öğrenciye de burs ve erzak yardımı yaptığını belirtti. Derneğin son 7 yıldır her gün cami avlusunda kurduğu sofrada muhtaçların karnını doyurduğunu, sofrada din, milliyet ve ten rengi ayrımı yapılmaksızın gelen herkese yer açıldığını belirten Akay, Afrika ülkelerinden kaçak gelen göçmenlerin faydalandığı sofradan son aylarda Suriyeli mültecilerin de yoğun olarak yararlanmaya başladığını söyledi. Ülkelerindeki savaştan kaçan sığınmacıların kiraladıkları evler ve otel odalarında yaşamlarını sürdürmeye çalıştığını, bu zor dönemlerinde onlara destek olmaya çalıştıklarını anlatan Akay, şöyle konuştu: "Bir insan doğup büyüdüğü yeri terk ediyorsa büyük bir acı yaşadığındandır. Madem ki yurtlarından ayrılmışlar onlara şefkatle muamele etmemiz lazım. Mülteci olarak kardeş olarak onlara yardımcı oluyoruz. Suriyeliler'in ihtiyaçları bir hayli kabarık. Kira, ilaç ve tedavi masrafları, giyim ve erzak ihtiyaçları var. Biz bunların bir kısmını karşılıyoruz. Soframıza davet ediyoruz. İlaç isteyene ilaç sağlıyoruz, tedavi olması gereken hastaları hastanelere götürüyoruz. Son dönemde erzak yardımına da başladık. Şu ana kadar 150 aileye erzak yardımı yaptık. Arkası gelecek. İzmir'de bizim tespitlerimize göre 250'ye yakın Suriyeli aile var. Bunlar arasında muhtaç olmasına rağmen yardım almaya çekinenler de var. Amacımız ihtiyacı bulunan tüm Suriyeli kardeşlerimize yardımcı olabilmek" Sosyal hizmetlerde köklü bir kurum olmaları nedeniyle bağış konusunda sıkıntı yaşamadıklarını, hayırseverlerin çoğu zaman talep gitmeden bağışlarda bulunduğunu anlatan Akay, sığınmacıların en fazla ev kirası ödeme konusunda sıkıntısı bulunduğunu, onların ağırlanması için misafirhaneler oluşturulması gerektiğini, ancak bunun dernek bütçesini aşan bir iş olduğunu ifade etti.