"Sigorta şirketleri maliyet artışlarını primlere yansıtmadı"

Doğa Sigorta Üst Yöneticisi Nihat Kırmızı: - "Sigorta şirketleri maliyet artışlarını primlere tam olarak yansıtmadı. Sektörümüz, bu yıl teknik olarak azalan karlarını veya oluşan zararlarını finansal getirilerle kapatmaya çalıştı. Şartlar ne olursa olsun hepimiz üzerimize düşeni yapmalıyız. Ancak bu şekilde bu mücadelede başarı sağlayabiliriz" - "Gelecek yıl prim artış oranında değişiklik yapılmamasıyla birlikte trafik branşında artan hasar maliyetlerinin sigorta şirketlerini karlılık anlamında önümüzdeki dönemde zorlayacağını öngörebiliriz" - "İklim değişikliği sebebiyle küresel ortalama sıcaklıkların artması ve bunun da kuraklık riskini, düzensiz, aşırı yağış sıklığı ve miktarını, fırtına gibi aşırı hava olaylarının sıklık ve şiddetini yükselttiği görülmektedir. Sel ve baskınlara neden olan yağışa ilişkin Türkiye'de depremden sonra gerçekleşme sıklığı ve şiddeti en yoğun doğal afetin 'sel' olduğunu söyleyebiliriz"

İSTANBUL (AA) - ELİF FERHAN YEŞİLYURT - Doğa Sigorta Üst Yöneticisi (CEO) Nihat Kırmızı, "Sigorta şirketleri maliyet artışlarını primlere tam olarak yansıtmadı. Sektörümüz, bu yıl teknik olarak azalan karlarını veya oluşan zararlarını finansal getirilerle kapatmaya çalıştı. Şartlar ne olursa olsun hepimiz üzerimize düşeni yapmalıyız. Ancak bu şekilde bu mücadelede başarı sağlayabiliriz." dedi.

Kırmızı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2018 yılında ekonomik gelişmelere bağlı olarak yüksek maliyet artışları yaşanmasının sigorta sektörüne de olumsuz yansımaları olduğunu belirtti.

Reklam
Reklam

Doğa Sigorta olarak Enflasyonla Topyekun Mücadele kapsamında bazı ürünlerde yüzde 30’a varan indirimler uyguladıklarını bildiren Kırmızı, şunları kaydetti:

"Sektörümüz maliyet artışlarını primlere tam olarak yansıtmadı. Zaten trafik sigortaları içinde belirlenen tavan fiyatta 2019 yılı için ilave bir artış olmayacağı açıklandı. Sigorta şirketleri, bu yıl teknik olarak azalan karlarını veya oluşan zararlarını finansal getirilerle kapatmaya çalıştı. Şartlar ne olursa olsun hepimiz üzerimize düşeni yapmalıyız. Ancak bu şekilde bu mücadelede başarı sağlayabiliriz. Tabii bunun sürdürülebilir olması önemli. Yılın son çeyreğinde dövizin, faizlerin ve enflasyonun bir miktar düşmüş olması felaket senaryosu yapanların beklentilerini boşa çıkardı. Her türlü ekonomik iniş çıkışa rağmen bir yılı bitirmiş olduk. Ülkemiz her yönden güçlü bir ülke. Bu tür krizler global krizin de etkisiyle bir süre daha devam edebilir ama güçlü ekonomisi olan ülkemiz, bunu atlatacak güce ve tecrübeye sahiptir."

Kırmızı, gelecek için felaket senaryoları çizenlerin ve bu senaryolar üzerinden nemalanıp menfaat elde etmek isteyenlerin beklentilerinin boşa çıkmasını umut ettiklerini dile getirerek, Türkiye'nin her kriz sonrasında daha da güçlendiğini, yine böyle olacağına inandığını söyledi.

Reklam
Reklam

- "Kişi başı prim üretiminde dünya ortalamasının altındayız"

Nihat Kırmızı, Türkiye’de 2017 yılında reel prim üretimi anlamında büyümenin oldukça sınırlı kaldığını, 2016'da yüzde 21 reel artış gösteren sigorta prim üretiminin geçen yıl yüzde 3 reel artış göstererek 46,6 milyar TL olarak gerçekleştiğini, 2017'de reel olarak sınırlı büyümenin hayat dışı branşlardan kaynaklandığının görüldüğünü kaydetti.

Hayat dışı prim üretiminde reel olarak büyüme kaydedilmediğini, bu durumun en önemli nedeninin hayat dışı prim üretiminin yaklaşık yüzde 30’unu oluşturan trafik sigortası primlerine getirilen tavan fiyat ve Riskli Sigortalılar Havuzu uygulamaları olduğunu aktaran Kırmızı, şöyle devam etti:

"Türkiye’de 2017 yılında sigorta prim üretiminin GSYH içerisindeki payı yüzde 1,5 olarak gerçekleşmiştir. OECD ülkelerinde bu oran yüzde 9’lara yakındır. Dolayısıyla burada hala alınması gereken bir yol olduğu görülmektedir. Kişi başına prim üretiminde 2017 yılında önceki yıllara göre farklılıklar olmamakla birlikte dünya ortalamalarının oldukça altında olduğunu, 650 dolar olan dünya ortalamasına karşılık 149 dolar olduğunu söyleyebiliriz. Avrupa ülkelerinde ise bu rakamın 2 bin 200 doların üzerinde olduğunu söyleyebiliriz."

Reklam
Reklam

- "Gelecek yıl kefalet sigortasını sunmayı planlıyoruz"

Doğa Sigorta CEO'su Kırmızı, bu yıl hem satış kaynakları hem de sigortalıların hizmetine sunulan mobil uygulama ile bazı bireysel ürünlerde her yerden ulaşılabilir hale geldiklerini, 2019 yılında da mobil uygulamaya yeni ürünler eklemeye devam edeceklerini bildirdi.

FX ve Mobil Güvenlik ürününün bu yıl sunulduğunu aktaran Kırmızı, "Temel olarak sigortalının internet üzerinden yapacağı döviz ve mobil cihazlar ile ilgili işlemlerde koruma sağlayan bir ürün olan FX ve Mobil Güvenlik ürünümüz, hırsızlık, zorla para çekme, belgelerin ikamesi, kapkaç, iletişim korsanlığı (hacking), banka sisteminde yaşanabilecek teknik aksaklık gibi durumları kapsamaktadır. Söz konusu risklere ek olarak ferdi kaza teminatını da içermektedir." dedi.

Kırmızı, gelecek yıl kefalet sigortasını da sunmayı planladıklarını, bu sigortanın, ilgili mevzuatta yapılan düzenlemeye uygun olarak ihalelerde teminat mektubu olarak kullanılabilecek kefalet senedinin temin edilmesini sağladığını, bu şekilde özel sektörün teminat ihtiyacının karşılanmasında ek bir kolaylık sunulacağını anlattı.

Reklam
Reklam

- "Döviz kuru artışının ortalama hasara yansıdığını görmeye başladık"

Nihat Kırmızı, trafik sigortasının toplam poliçe sayısının kasım sonu itibarıyla yıllık bazda önceki yıla göre yüzde 5 arttığını, toplam yazılan primin yine aynı dönemde yüzde 15, ortalama primin ise yüzde 9 arttığını bildirdi.

Özellikle yılın ilk yarısında görülen döviz kuru artışının ortalama hasara yansıdığını görmeye başladıklarını ifade eden Kırmızı, "Ekim ayında aylık bazda ortalama ödenen dosya maliyeti, önceki yılın aynı ayına göre yüzde 33 arttı. Gerek işçilik gerekse parça maliyetlerindeki artışla birlikte bu eğilimin 2019 başında yukarıya doğru devam etmesini bekleyebiliriz. Trafik sigortasında ortalama prim gelişimine baktığımızda, primin halen 2016 yılının altında olduğunu görüyoruz. Gelecek yıl prim artış oranında değişiklik yapılmamasıyla birlikte trafik branşında artan hasar maliyetlerinin sigorta şirketlerini karlılık anlamında önümüzdeki dönemde zorlayacağını öngörebiliriz." diye konuştu.

- "Türkiye'de depremden sonra en sık sel görülüyor"

Reklam
Reklam

Doğa Sigorta CEO'su Kırmızı, iklim değişikliği sebebiyle küresel ortalama sıcaklıkların artması ve bunun da kuraklık riskini, düzensiz, aşırı yağış sıklığı ve miktarını, fırtına gibi aşırı hava olaylarının sıklık ve şiddetini yükselttiğini söyledi.

Sel ve baskınlara neden olan yağışa ilişkin Türkiye'de depremden sonra gerçekleşme sıklığı ve şiddeti en yoğun doğal afetin "sel" olduğunu ifade eden Kırmızı, şunları kaydetti:

"Özellikle son yıllarda iklim değişiminin etkisiyle sel riski ile sıklıkla karşılaşılmakta olup araçlarını, konutlarını ve iş yerlerini sel-su baskını zararlarına karşı koruyan, bu varlıklarını teminat altına alan kasko paket, konut paket ve iş yeri paket sigortası poliçelerimizi sigortalılarımızın kullanımına sunmaktayız. Sigortalılarımızın ihtiyacı olan risklerin belirlenmesi aşamasında karşı karşıya kalabileceği özellikle sel-su baskını, doğal afetler, yangın riskleri ile ilgili tüm bilgilendirmeler yapılmakta, konunun öneminin benimsenmesi için gerekli tavsiyelerimiz olmaktadır. Olası bir sel-su baskı riskine karşı alınması gerekli önleyici tedbirleri de sigortalılarımız ile paylaşmaktayız."

Reklam
Reklam

Kırmızı, sigortalılık bilincinin artırılması için sigortalılığın eğitim müfredatı içine alınması ve küçük yaşlardan itibaren öneminin vurgulanmasının faydalı olacağını da söyledi.

Anahtar Kelimeler: