Şikayet yerine sorunları çözeceklere oy verin

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Sorunlarımızı çözmüyorlar’ demek yerine, sorunlarımızı çözecek bir siyasal oluşuma biz destek vereceğiz’ demeniz lazım" dedi.

ANKARA (ANKA) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir siyasal partiye “Ben ne yaparsam yapayım zaten onlar bana oy veriyor” anlayışının yerleşmesi durumunda toplumun hiçbir kesiminin sorununun çözülmeyeceğine işaret ederek “Sorunlarımızı çözmüyorlar’ demek yerine ‘iktidar sorunlarımızı çözmedi, sorunlarımızı çözecek bir siyasal oluşuma biz destek vereceğiz’ demeniz lazım. Eğer bunu yaparsanız göreceksiniz ki sorunlar çözülür” diye konuştu.

Ormancılık Kooperatifleri (Or-Koop) Merkez Birliği’nin 2010 Yılı Başkanlar Kurulu toplantısı, Ankara Dedeman Otel’de yapıldı. Toplantıya CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile DSP Genel Başkanı Masum Türker de katıldı.

Reklam
Reklam

Burada bir konuşma yapan Kılıçdaroğlu, Or-Koop Genel Başkanı Cafer Yüksel’in konuşmasında orman köylülerinin ve ormancıların sorunlarının sürmesine karşın 8 yıldır hiçbir sorunun çözülmediğini söylediğini anımsatarak “İktidar olan partiler neden orman köylüsünün sorununu çözmezler, hiç bu soruyu kendinize sordunuz mu? Ben size yanıtını vereyim. Eğer bir siyasal parti ‘Ben ne yaparsam yapayım zaten onlar bana oy veriyor’ derse sizin sorunlar çözülmez, kusura bakmayın. Siz nasıl olsa aynı partiye oy veriyorsunuz, sizin derdinizi niye çözsün, nasıl olsa onlar sizi çantada keklik görüyor. Eğer bu soruya çözüm istiyorsanız çözümü üretecek partileri en azından denemeniz lazım” diye konuştu.

-“SEN NE YAPARSAN YAP, SANA OY VERECEĞİM’ ANLAYIŞI DEMOKRASİ DEĞİL”-

İktidardaki siyasi partinin sorunları çözmemesi durumunda o partiye bir daha oy verilmemesi gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Demokrasi budur zaten. ‘Sen ne yaparsan yap, ben sana oy vereceğim. Şu takımı tutuyorum, ölünceye kadar şu takımdanım.’ Onun adı demokrasi değil arkadaşlar. İşin özünde yatan budur” dedi. Ormancılara “Sorunlarımızı çözmüyorlar” demek yerine “İktidar sorunlarımızı çözmedi, sorunlarımızı çözecek bir siyasal oluşuma biz destek vereceğiz” demeye çağıran Kılıçdaroğlu, “Eğer bunu yaparsanız göreceksiniz ki sorunlar çözülür. Bu sadece orman köylüsü için değil, sadece siz değerli başkanlar için değil, toplumun her kesimi için böyledir. Toplumun her kesiminin kendi sorunlarına duyarlılık gösteren, o sorunlara çözüm üreten, sizinle zaman zaman biraraya gelen, zaman zaman ürettiği çözümü de sizinle paylaşan bir siyasal oluşuma ihtiyaç var” diye konuştu.

Reklam
Reklam

-“ÖNCE BİLİNÇLENECEĞİZ, HAKKIMIZI ARAYACAĞIZ”-

Orman köylüsünün, maden işçilerinden daha büyük bir risk altında çalışmasına karşın açlık sınırının altında yaşamını sürdürmeye çalıştığına dikkat çeken Kılıçdaroğlu, Anayasa’da var olan hakların dahi savunulamadığını ifade ederek şöyle konuştu:

“Biriniz çıkıp da orman köylüleri ‘Arkadaş, bizim Anayasal hakkımız var, niye bu Anayasal hakkımızı biz savunamıyoruz?’ diyemiyor. Siz şikayet edeceksiniz arkadaşlar. Biz oy almak için size gelmeliyiz, sizin sorununuzu şöyle çözeceğiz demeliyiz. Ve siz bize sorununuzu çözemediğimiz zaman ‘Kusura bakma arkadaş, sen geçen seçimlerde geldin, bak bizim halimiz aynen duruyor, ne çözdün bizim sorunumuzu, çözemedin, kusura bakma’ diyeceksiniz.”

Kılıçdaroğlu, orman köylüsünün bu açıklıkla ve kararlılıkla ses çıkarması durumunda sorunlarının çözüleceğine işaret ederek “Yoksa kusura bakmayın, sizin sorununuz hiç çözülmez. Hep böyle gider, bizler gelir, konuşur, gideriz. Sizler gene bildiğiniz yere oy verirsiniz ve şikayetlerinizi söylersiniz. O halde yapmanız gereken, önce biz bilinçleneceğiz arkadaşlar, biz hakkımızı arayacağız. Anayasa’nın bana verdiği hak var. Anayasa’nın verdiği hakkı birileri yerine getirmiyorsa, hatta Sayın Başkan’ın dediği gibi bir geçici maddeyle yüzlerce kooperatifi kapatıyorsa ne olur? Kapatır, nasılsa kimse ses çıkartmıyor” diye konuştu.

Reklam
Reklam

-“HAK ARAMAK YASADIŞI EYLEM YAPMAK ANLAMINA GELMEZ”-

“Sizin sorunlarınıza ilgi gösterilmesi için, sizin bilinçli bir yurttaş olarak haklarınızı aramanız gerekir” diyen Kılıçdaroğlu, “Hak aramak demek, gidip yasadışı eylem yapmak anlamına gelmez. Hak aramak demek, demokratik yollardan yasaların size verdiği yetkiyi kullanarak hakkınızı aramanız demektir. Bu bazen bir yürüyüştür, bu bazen bir toplantıdır, kongredir, bazen başka bir etkinliktir. Onları yaparsanız, Batı’da olduğu gibi, demokrasilerde olduğu gibi medyanın da gözü üstünüze çekilir. ‘Ne oluyor, bu insanlar niçin bu halde’ diye soracaklardır” diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, “En yoksul köylü orman köylüsüdür”, “Milli gelirden en az pay alan kesim orman köylüsüdür” söylemlerinin klasikleştiğini dile getirerek “Allah aşkına, bu söylemleri klasik hale getiren kim? Kim getiriyor bu söylemleri? Yıllardır çözülemeyen bu sorunları kim çözmüyor? Kimler var iktidarda? Bu sorunun yanıtını sizler vereceksiniz” dedi.

-“EN YOKSUL İNSAN VERGİ VERİYOR, SPEKÜLATÖR VERMİYOR”-

Reklam
Reklam

Orman köylülerinin, elde ettiği gelirden, içtiği sudan, bindiği otobüsten, konuştuğu telefondan vergi verdiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu kadar yoksul bir insan vergi verirken devlet tahvili, hazine bonosu alıp 1 milyon dolar karşılığında 1 ayda 65 bin dolar gelir elde eden vergi veriyor mu? Vergi vermiyor, çünkü yasa böyle. Pekiyi değerli orman köylülerine şunu da sormak isterim, Sayın Başkanlar, lütfen onlara iletin, siz vergi verirken acaba o vergiler nerelere harcanıyor diye bir soru sordunuz mu? Soru sormak demokrasilerde en doğal kuraldır. Soru sorulan demokrasilerde demokrasi gelişir, kökleşir. Ben vergi vereceğim bu yoksul halimle, birileri vergi vermeyecek o zengin haliyle. O zaman bir çarpıklık var bu işte. Bizim sanayicimiz vergi verir, bizim işçimiz vergi verir, dışarıdan gelen spekülatör vergi vermez. Kim onun karını sağlıyor? Kusura bakmayın ama siz sağlıyorsunuz, hep beraber sağlıyoruz, hep beraber veriyoruz o parayı. Biz yoksullaşıyoruz, onlar varsıllaşıyorlar. Bu tabloyu çok iyi değerlendirmemiz lazım.”

Reklam
Reklam

-“MİLLİYETÇİLİK ANLAYIŞIMIZ: ÖNCE BİZİM İNSANIMIZ KAZANACAK”-

Üreten sanayiciyi, çiftçiyi, işçiyi “el üstünde” tutacaklarını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Bizim milliyetçilik anlayışımız şu: Önce bizim insanımız kazanacak, bizim insanımız zenginleşecek. Zenginlik halka doğru olacak” dedi.

Konuşmasının ardından, Kılıçdaroğlu’na Or-Koop Genel Başkanı Cafer Yüksel tarafından bir plaket sunuldu.

-“BAYKAL VE SAV’IN DA MÜSAİT OLMASI LAZIM”-

Öte yandan, Kılıçdaroğlu toplantıya gelişinde gazetecilerin soruları üzerine CHP’nin Olağanüstü Kurutayı’ndan bir gün önce yapılacak olan Şeb-i Aruz törenlerine katılacağını açıklarken eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve eski CHP Genel Sekreteri Önder Sav ile görüşmenin tarihi konusunda “Benim vaktimin de onların vaktinin de müsait olması lazım” dedi. Kılıçdaroğlu, AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik’in kendisi hakkındaki açıklamaları için “Onu arkadaşlarımız yanıtlayacaklar” dedi.