Sıkıntılar Asıl ABD Kaynaklı!

Dış dünyayı takip etmeyenleriniz için yazmak istedim. BİST ve piyasalara bakıp ne oluyor bize diye düşünüyoruz hepimiz. Ama aslında olan biten sadece bizde olmuyor. Hatta asıl ABD'de yaşananların ya da ABD'nin dünyaya yaşattıklarının yansımlarının etkilerini görüyoruz diyebiliriz.

Misal ABD Dow endeksi 29 Ekim'de 24.086 iken 8 Kasım'da 26.268, 22 Kasım'da 24.246 iken 3 Aralık'ta 26.088 olmuş. Dün ise yine 24.256 seviyesine düşüp, sonra 25.141 seviyesine kadar toparlayıp, 24.907 seviyesinden kapatmış. Hareket aralıklarına bakarsanız yaklaşık %10'luk oynamaları ifade ediyor. Halbuki BİST'de yaşanan yansıma % 5'şer civarında kalıyor.

Reklam
Reklam

Diğer taraftan bakıyoruz bir gün piyasalara ABD ile Çin 90 gün için ek vergi koymayacakları konusunda uzlaştılar haberi ile alım gelirken, iki gün geçmeden ABD'nin İran yaptırımları kapsamında Kanada Çin'li Huawei'nin sahibinin kızı aynı zamanda da şirketin üst düzey yöneticisini tutukluyor. Yani bu ne perhiz bu ne lahana turşusu diye bir söz vardır ya bizde. Aynı buna uygun tavırlar görüyoruz ABD'den. Kısacası dünyanın ayarları ile oynayan ve ortalığı karıştıran hep ABD oluyor. Bizler de bu gelişmelerin rüzgarı ile savruluyoruz.

Dünyaya yazıklar olsun. Tek bir devletin kabadayılığının altında eziliyorlar. Maalesef bu durum eskiden de böyleydi. Sadece Trump, kararlarını kurumların ve diğer bürokratların devlet anlayışı ilkelerine bağlı kalmadan uygulamaya alan bir kişi olduğu için, bu durumun etkileri çok sert ve ani yansımalar yaratabiliyor. Hoş bizdeki durum da çok farklı mı bunu da size bırakıyorum. İşte bu nedenle bağımsızlığını korumak ve bu gelişmelerden daha az etkilenmek isteyen ülkeler için askeri ve ekonomik güç her ikisi de birlikte çok önemlidir.

Reklam
Reklam

Neyse, işte ABD kaynaklı son gelişmeler nedeniyle BİST de yaşadığımız yansımaları yaptı. Tabii ki, TCMB faiz indirecek mi gibi şu an için gereksiz olan bir söylentinin ve Akbank'ın 3 Milyar'lık sermaye artışı haberinin de bu durum üzerinde etkisi oldu. Ama dediğim gibi, asıl ABD kaynaklı haber ve gelişmeler dünyanın son dönem yaşadığı oynaklığa neden oluyor.

Bu kapsamda yeniden yazıyorum; öncesinde ykbnk, sonrasında akbank'tan gelen bedelli kararları ilk anda piyasadan nakit çeken kararlar olması açısından olumsuz etkide bulundular. Ama bunların yanlış algılardan ve piyasadaki yüksek faiz nedeniyle para darlığından kaynaklandığını düşünüyorum. Çünkü alınan bedelli kararları bankaların sermayelerinin güçlenmesi açısından olumlu gelişmelerdir. Aynı zamanda da yeni kredi kaynağı yaratılması açısından da olumlu kararlardır. Bir süre sonra bunun olumlu yansımaları ile bankaların yine yükseleceklerini göreceksiniz. Ama şu an için korku, acaba diğer bankalar da benzer bedelli kararlarını alacaklar mı sorusunun akıllara gelmesidir. Evet bu mümkün. Bu yönde gelecek benzer kararlar o an için piyasanın sıkışmasına neden olacaktır. Lakin sonuçta asıl yansımaları olumlu olacaktır.

Reklam
Reklam

VDMK Kararları!
Varlığa Dayalı Menkul Kıymet ihraçları da piyasadaki likiditeyi arttıracak ve devamında faizleri düşürecek etkisi olacaktır. Bankaların tahsil edemedikleri krediler nedeniyle kredi imkanları kısıtlandığı için faizler düşemiyor. Ama yeni kaynak buldukları anda kredi faizleri inmeye başlayacaktır. Kararı doğru buluyorum. Ama tabii ki, batakları temizlemek ve yeni bataklar yaratmak için kullanılmaması kaydıyla!

Bu arada asıl bankaların ttkom'un satın alınmasında verdikleri ve geri tahsil edemedikleri krediler sorunu çözülmelidir. Bence yaşanan likidite sorunundaki en büyük etken asıl bu sorundur. Misal Akbank 3 Milyar TL sermaye artışı kararı aldı. Ama Ttkom için verdiği kredi 2 Milyar Dolar idi. Yani bugünkü karşılığı ile 10.6 Milyar TL. Aynı şekilde garanti 1,5 Milyar Dolar, İşbankası da 500 Milyon Dolar kredi vermişlerdi. Ne kadarını geri alabildiler. Ne zaman ve ne şekilde geri alacaklar? Ttkom ne zaman, kime ve kaç Milyar Dolar ile satılacak da bu bankalar kredilerini kurtaracaklar asıl bu soruların cevapları bulunmalı. Bu durum çözüldüğü anda bankalar çok daha bol likidite imkanlarına sahip olacaklardır.

Reklam
Reklam

Hakan Atilla Savcısı Temyiz Başvurusunu Geri Çekti!
Yine ABD kaynaklı ama bu sefer bize olumlu yansıyacak bir gelişme daha var! Hakan Atilla davasının savcısı, cezanın yükseltilerek onanması ile ilgili yaptığı temyiz başvurusunu geri çekmiş. Bu kararın sonucunda Hakan Atilla Temmuz 2019 gibi serbest kalma imkanı bulacak. Savcının bu kararı sonrasında, Hakan Atilla'nın kalan cezasını Türkiye'de çekme imkanı varsa Türkiye'ye yollanır mı göreceğiz. Ama sonuçta olumlu bir gelişme. Devamında Halkbank ile ilgili diğer bazı korkuların da azalmasına işaret olabilir.

Dediğim gibi, BİST yine 96.000 civarı dirençlerini kıramadı ama bunun nedeni asıl ABD kaynaklı gelişmeler oldu. Bir süre sonra BİST'in yeniden direnç kırmayı denemesini bekliyorum.

Hepinize iyi bir hafta sonu dilerim.

Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı

Twitter: @_Stratejist_