Sinüzit tedavisinde yapılan dört hata

Op. Dr. Süreyya Şeneldir: Acı kavun sinüziti geçirmez burun içindeki dokuları yakar

Toplumun yüzde 10’unda görülen sinüzit kişiden kişiye farklılık gösteriyor. Burun tıkanıklığı, yüz ve başta ağırlık hissi ve geniz akıntısı en sık görülen belirtiler.
Belirtiler böyle, ancak asıl sorun yaşam kalitesindeki düşüş… Hastayı hayattan keyif alamaz hale getiren sinüzit, 20 yıl önce tanısında bile zorlanılırken şimdi kolaylıkla tedavi edilebiliyor. Ancak sinüzitten kurtulma heyecanıyla tedavi yöntemlerine yönelirken dört hatadan kaçınmak gerekiyor.
Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Süreyya Şeneldir, sinüzit hastalarının bu dört başlığa dikkat etmesi gerektiğine dikkat çekti.
**ALTERNATİF YÖNTEMLERDEN ACI KAVUN; SİNÜZİTİ GEÇİRMEZ, BURUN İÇİNDEKİ TÜM DOKULARI YAKAR, ÖLÜM RİSKİ VARDIR**
“Halk arasında -acı kavun- denilen bir bitki bu amaçla kullanılmaktadır. Acı kavun buruna direkt veya suyla karıştırarak damlatıldığı takdirde sinüziti tedavi edeceği düşünülmektedir. Bu tür deneyimi olan hastalar burunlarına acı kavunu damlattıktan sonra bol miktarda koyu sıvı aktığını söylemektedir. Akan sıvının iltihap olduğu zannı ile rahatlama beklemektedirler. Tüm çalışmalar göstermiştir ki; acı kavun burun içindeki sağlıklı veya sağlam ayırt etmeksizin tüm dokuları kimyasal olarak yakmaktadır. Uygulama sonrası akan sıvı iltihap değil yanık dokulardır. Burun dokularını yakarak sinüzit tedavi edilmez. Yakarak tedavi hiç bir hastalıkta tedavi yöntemi değildir. Bunun dışında çok daha önemli bir nokta da acı kavuna bağlı alerjik şok ve ölüm riski olmasıdır.”
**YETERSİZ SÜRE İLAÇ KULLANMAK**
“Sinüzit tedavisinin temeli antibiyotiktir. Sinüzitte diğer rahatsızlıklardan farklı olarak antibiyotiği uzun süre kullanmak gerekir. Bu bazen 4 haftaya bulur. Eksik süre ilaç kullanmak tedaviyi yarım bırakır. Umulan fayda görülmez. Gözlemlerime göre iki sebepten dolayı hastalar yeterince uzun süre ilaç kullanmıyorlar; antibiyotiğin yan etkisinden korkuyorlar, bu noktada söyleyeceğim su ki sinüzit tedavisinde kullanılan antibiyotiklerin yan etkileri çok çok azdır. Sinüzitin zararları yanında antibiyotiğin zararları yok denecek kadardır. İyileşme belirtileri görür görmez iyileştim zannı ile ilacı bırakmak doğru değildir. Siz kendinizi iyi hissetseniz bile hastalık sinsi sinsi devam ediyor olabilir. Aldatıcı iyiliğe kanmadan yeterli sürede ilacınızı kullanmalısınız.”
**GÜNDE 1 PAKET SİGARA İÇEN BİRİ SİGARAYI BIRAKMADAN NE YAPARSA YAPSIN SİNÜZİTİ GEÇMEYECEKTİR**
Op. Dr. Süreyya Şeneldir, sinüzit oluşumunu kolaylaştıran faktörleri ihmal etmenin en büyük yanlışlardan biri olduğunu vurguladı:
“Sinüzit hastalığı bir insanda durduk yere olmaz. Muhakkak kolaylaştırıcı bazı faktörler vardır. Sigara, alkol, kirli hava, devamlı kapalı ortamda yaşamak, yeterli burun temizliği yapmamak gibi. Bu faktörleri yaşamdan çıkarmadan çözümü sadece ilaç ve sinüzit ameliyatında aramak doğru değildir. Günde bir paket sigara içen ve sinüziti olan birisi sigarayı yaşamından çıkarmadan ne yaparsa yapsın sinüziti iyileşmeyecektir.
Veya kapalı kuru ve nemsiz bir ortamda saatlerini geçiren kişi kronik sinüzit adayıdır.”
**AMELİYAT KARARINDA ACELECİ OLUNMAMALI, GEREKSİZ AMELİYATLAR BURUN MUKOZASINA ZARAR VEREBİLİR**
Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Süreyya Şeneldir, cerrahi seçenek konusunda karar verirken aceleci davranmamak gerektiğinin de altını çizdi:
“Gerektiği zaman sinüzit ameliyatları tedavide iyi bir seçenektir. Özellikle endoskopik sinüs cerrahisi ve balon sinoplasti yöntemi ile yapılan ameliyatlar yüz güldürücüdür. Sinüzite eşlik eden burun orta bölme eğriliği, Konka bulloza, polip gibi sorunlar da varsa ameliyat kaçınılmaz olabilir. Ancak ameliyat kararı alelacele hemen verilmemelidir. Ameliyat dışı tüm tedavilerin denenmiş olduğundan emin olunmalıdır. Gereksiz yapılan sinüzit ameliyatları sonucu burun mukozasına zarar görebilir. Unutmayın sinüzit cerrahisi son derece etkili olmasına rağmen son seçenektir.”