BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile gerçekleşen görüşmelerin partinin bilgisi dahilinde gerçekleştiğini söyleyerek, "Başbakan'ın 'gerekirse İmralı'yla görüşürüz' sözü doğrusu bizi umutlandırıyor. Yapılması gereken de budur" dedi.
BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, TBMM'de bir basın toplantısı düzenleyerek cezaevlerinde açlık grevinde bulunan mahkumlarla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Açlık grevinde bulunanların 38. günü doldurduklarını belirten Sakık, "12 Eylül cezaevlerindeki aynı uygulamalar devam etmektedir" diyerek cezaevlerinin koşullarının çok ağır olduğunu söyledi. Silivri ve Bakırköy cezaevlerinde incelemelerde bulunduklarını anlatan Sırrı Sakık, "Başta Adalet Bakanlığı ve bu siyasi partilerin bütün temsilcileri, bir bütün olarak buraya komisyonlar göndermelidirler. Yani bu insani boyutu biran önce hayata geçirmelidirler ve mahkumların hakkı olan anadilde savunma ve İmralı ile ilgili tecridin kaldırılmasıyla ilgili talepler biran önce hayata geçmelidir" diye konuştu.
“SİLAHLARI SUSTURACAKSANIZ, ELİNDE SİLAH OLANLARLA GÖRÜŞMELİSİNİZ”
Açıklamaların ardından gazetecilerin sorularını cevaplandıran Sakık, BDP'lilerin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile gerçekleşen görüşmesinin ardından yeni bir müzakere sürecinin söz konusu olup olmadığını sorması üzerine, "Dün kamuoyuna yansıyan görüşmeler tamamen partimizin bilgisi dahilinde ve parti tarafından alınan randevular sonucu görüşmeler gerçekleştirilmiştir" dedi.
Silahların susturulması için elinde silah olanlarla görüşülmesi gerektiğini söyleyen Sakık şunları kaydetti:
"Bu sorunun çözümü için yetkili kurullarla görüşüyoruz. Ama Sayın Başbakanın iki gün önceki açıklamalarından şunu çıkarıyoruz; yani bu görüşmeler sonucu bazı görüşmelerin hayata geçtiğini ve 'gerekirse İmralı'yla görüşürüz' sözü doğrusu bizi umutlandırıyor. Yapılması gereken de budur zaten. Biz ilk günden beri bunu söylediğimizde zaman zaman yok hükmünde sayıldı. Ama biz gerçeği söylüyorduk, gerçek yolu gösteriyorduk. Siz bizimle oturup, Anayasa'yı, yasaları, siyasi partiler yasasını, seçim kanunu, özgürlükleri yani bir bütün olarak bunu bizimle konuşabilirsiniz. Ama silahları susturacaksanız, kanı durduracaksanız elinde silah olanlarla görüşmelisiniz."
"Yani Oslo sürecini bu süreç içerisinde askıya alıp, yani bir 1 yılı aşkın süredir bizi kan ve gözyaşıyla karşı karşıya getirdiniz" diyen Sakık, "Bizim merhamet sofrasından karın doyurmak gibi bir derdimiz yok. Bizim için dokunulmazlıklar, milletvekilliklerinin düşürülmesi, partimizin kapatılması... Bunlar kandan ve gözyaşından daha önemli değil" şeklinde konuştu.
Sırrı Sakık, temel meselelerinin ise kanın durması olduğunu söyleyerek, "Bizim temel meselemiz dokunulmazlıklar falan değil, temel meselemiz iç barışımızın sağlanmasıdır, bu açlık grevinde olan arkadaşlarımızın taleplerinin biran önce hayata geçirilmesidir ve İmralı'daki tecridin kırılmasıdır, kanın durmasıdır" diye konuştu.
“18 YAŞ GRUBUNU İLK SESLENDİREN BİZİZ”
Sakık, "Açlık greviyle ilgili temaslarınızdan bir sonuç çıktı mı?" şeklindeki bir soruya ise, temaslarının devam ettiğini söyleyerek, bu duruma sessiz kalınmaması gerektiğini söyledi. "Bir kaç yıl sonra keşkeyle başlayan cümleler kurmamalıyız" diyen Sakık, "Ankara'daki Recep'in de ölen insanlar için yüreği sızlarsa, göz yaşı akıtabilirse sorunlar çözülebilir" şeklinde konuştu.
"Bu süreçte yeni Anayasa tamamlanabilecek mi" sorusu üzerine Sakık, "Anayasayla ilgili bazı kuşkularımız, korkularımız var" diyerek kendilerinin herkesi kucaklayacak bir Anayasa yapılana kadar süreci sonuna kadar zorlayacaklarına vurgu yaptı.
Seçilme yaşının 18'e indirilmesi konusunda da değerlendirmelerde bulunan Sırrı Sakık, "18 yaş grubunu ilk seslendiren biziz. Ama Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda 3 parti tarafından da reddedildi. Siz 20 yaşındaki insanları ölüme gönderirseniz 18 yaşındaki insanların seçilmesini de yasal düzenlemeyle getirirseniz bu çok ahlakidir" dedi.
Hükümetin seçilme yaşını 18'e indirmekle bir oy hesabı yaptığına vurgu yapan Sakık, "Kaç tane Anadolu insanı çıkıp buraya gelebilir? Yine tuzu kuru iş çevrelerinden, bu ülkede söz ve karar sahibi olan insanların çocukları gelecektir" diye konuştu.
Sakık, kendilerinin 18 yaş düzenlemesini destekleyip desteklemeyecekleri şeklindeki bir soru üzerine ise bunu önce kendi kurullarında değerlendireceklerine vurgu yaptı.
“CHP'DEN 'BDP'Yİ NEDEN DIŞLIYORSUNUZ' DİYE DESTEK BEKLERDİK”
BDP'li Sırrı Sakık, Başbakan Erdoğan'dan randevu isteyip istemediklerine yönelik bir soru üzerine, daha önce 3 randevu istediklerini, bu 3 randevunun da gerçekleştiğini söyledi. "Biz barışı sağlamak için gecemizi gündüzümüze katarak bütün yetkililerle görüşürüz" diyen Sakık, "Ama onların yaptığı ayıptır. Yerel seçimlerle ilgili dün 3 parti görüşmeleri gerçekleştiriyor ama yine BDP yoktu" dedi.
Sakık, yerel seçimlerle ilgili partilerin görüşmeleri için "CHP'den şunu beklerdik; 'siz neden BDP'yi dışlıyorsunuz?' diye. MHP'den bunu beklemiyoruz ama CHP bunu çok rahatlıkla söyleyebilirdi" diyerek, "Biz seçimden kaçmıyoruz ama bizi yok saymaları; kendileri bilir, biz buralardayız. Biz buralara atamayla, mülakatla gelmedik, buna saygı göstermelidirler" şeklinde konuştu.
"BDP bir halkın realitesidir, BDP ile görüşmek zorundasınız" diyen Sakık, "Asıl sorun silahlarsa, silahların adresi de bellidir" diye konuştu.
Kendilerinin daha önce Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı ve AK Parti grubundan randevu talep ettiklerini belirten Sakık, Başbakan Erdoğan’ın ise her konuşmasından önce BDP'yi yok sayarak, hakaret ederek konuşmaya başladığını kaydetti. Sakık, "İlk önce BDP'ye saygılı olmasını öğrenmelidirler. Bu tepeden bakan anlayıştan vazgeçmelidirler" diye konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz