Sivaslı ailenin çocuk umudu

ANTALYA (İHA) - Sivaslı Dündar ailesi, Norveç'te yaşadıkları ayrılık sonrası hükümet korumasına alınarak evli olmayan bir çifte emanet edilen çocuklarının izini Manavgat'ta bulmasına rağmen çocuklarına kavuşamıyor.

Norveç hükümeti tarafından el konularak evli olmayan Hıristiyan bir çifte emanet edilen oğullarını geri almak için 4 yıldır mücadele veren Yavuz Selim ve İran asıllı eşi Süheyla Dündar, çocuklarının koruyucu aile ile birlikte tatil için Side'ye geldiğini öğrenince, soluğu Manavgat'ın Side Beldesi'nde aldı. Çocukları Selim ve Yasin ile koruyucu ailenin tatil yaptığı Side Resort Hotel'in yan tarafındaki Safran Hotel'e yerleşen ve çocuklarını gördükleri anda Side Jandarma Müdürlüğü'ne müracatta bulunan Dündar ailesinin müracatı üzerine çocuklar için mahkeme tarafından ihtiyati tedbir kararı ile yurtdışına çıkış yasağı konulduğu için koruyucu aile ve çocuklar yurtdışına çıkamazken, çocuklarının izini kaybeden Dündar ailesi Side'de kaldıkları otelde çocuklarına kavuşacakları anı sabırsızlıkla bekliyor. Side'de Safran Hotel'de çocuklarına kavuşacağı günü özlemle bekleyen Yavuz Selim Dündar, Norveç'e gittiği günden bugüne kadar yaşadıklarını şöyle özetledi:

Reklam
Reklam

"1988'de Norveç'e gittim. Norveç dilini öğrendikten sonra ortaokula başladım. 1992'de okulda sınıfta beraber okuduğum Süheyla ile tanıştım, 1994 yılında da evlendim. 1995'Te ilk çocuğumuz Selim dünyaya geldi, 1 yıl sonra 1996'da Yasin dünyaya geldi. Çocuklarımız 5, 6 yaşlarına kadar yanımızda yaşadı. Eşim Süheyla ile bir dönem tartışmalarımız oldu. O zaman eşimle 7 veya 8 ay gibi bir ayrılığımız oldu. Eşim de evlatlık olduğu için anneliğine sığındı. Sonra biz eşimle tekrar beraber olunca anneliği bize sorunlar çıkarttı. Bu sorunlar neticesinde çocuklarımız dini, dili ayrı ve resmi evli olmayan bir aileye verildi. Norveç kanunlarına göre aykırı bir olay gerçekleşmiştir.

Çocukların halası ve Türk olan 4 tane aile gösterdik ama yine de onlara verilmedi. Kanuna aykırı olduğu halde Norveç mahkemeleri çocukları evli olmayan Norveçli aileye verdi. Çocuklarımızla görüşme saatlerimiz çok kısıtlandı. Yine Norveç kanununa göre çocuklarımızı haftada 2 gün yatılı bize göndermeleri gerekirken, haftada 8 saat, daha sonraları ayda 5 saate kadar düştü. Üçüncü olan çocuğumuzu da almaya kalktılar. Biz de üçüncü çocuğumuzdan da olmamak için Türkiye'ye dönüş yaptık. Şu anda Sivas'ta yaşıyoruz. Çocuklarımız ana dili olan Türkçe'yi unutmaya başladı. Çocuklarım Hıristiyanlaştırılıyor çünkü hiçbir İslami eğitim görmüyorlar, aksine devamlı kiliseye götürülüyor. Aynı zamanda çocuklarımızı vermeyen bu Norveçli sevgililer, çocuk üzerinden Norveç devleti tarafından destek alıyor. Bu zaman içinde evlerini, arabalarını devlet desteğiyle yenilediler. Yaptıkları tatil bile çocuklardan dolayı devlet tarafından karşılanıyor. Çocuklarımıza bakmıyorlar, hem Hıristiyanlaştırmaya çalışıyorlar, hem de devletten para aldıkları için çocuklarımızı vermiyorlar. Bu ailenin ve çocuklarımızın tatil için Side'ye geldiğini haber aldık. Biz de Side'ye gelerek çocuklarımızın yerini öğrendik. Sonra çocuklarımızı gördük ve yanımıza çağırdık. Norveçli koruma aile çocuklara sarılarak yanımıza gelmesine müsade etmedi ve taksiyle kaçmak istedi. Biz de jandarmaya haber verdik, Norveçli koruma aile ve hepimiz ifade vermek için jandarmaya gittik. Jandarmadan sonra Manavgat Adliyesi'ne müracaat ettik. Adliyeden sonra çocuklarımız ve Norveçli aile kaybolmuştu. Savcılık çocuklar için yurtdışına çıkma tedbiri koydu. Olaydan birkaç gün sonra çocuklarımızı Norveç'e kaçırmaya teşebbüs ettiler. Havalimanı polisi müdahale edince yurtdışına çıkış yapamamışlar. Sonra Norveç Konsolosluğu'nda olduğu haberini aldık. Şu anda nerdeler nerede saklanıyorlar bilmiyorum. Devlet yetkililerinden yardım bekliyoruz."

Reklam
Reklam