ANKARA (ANKA)- Sivil toplum kuruluşları, Atatürkçü Düşünce Derneği(ADD) öncülüğünde 14 Nisan'da düzenlenecek mitingle ilgili tavır açıklamaya başladılar.
Türk Tabipleri Birliği(TTB) Merkez Konseyi'nden yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı seçiminin TBMM'nin yapacak olmasına karşın, tartışmanın çoktan TBMM'nin sınırlarını aştığı belirtildi. Açıklamada, bunun en önemli nedeninin AKP'nin yüzde 35'lik bir oy oranıyla TBMM'de yüzde 63 gibi bir çoğunluğu elinde bulundurması olduğu vurgulandı. Açıklamada, AKP iktidarının "özgürlükleri daraltan, katılıma kapalı, eleştirilere tahammülsüz ve dikkate almayan tutumunun" Cumhurbaşkanı seçimlerine de yansımasından endişe edilmesinde pek çok haklı gerekçe bulunduğu ifade edilerek şöyle denildi:
ERDOĞAN'A KARŞI ÇIKIŞ MEŞRU YOLLARDAN OLMALI "Yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi bazı kesimlerin antidemokratik tutum ve söylemleri yükselttiğini ise üzülerek görmekteyiz. Sorunu Başbakan Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olmamasına indirgeyen bu anlayışların demokrasi dışı yollardan bunu gerçekleştirme istemlerinin olduğu görülmektedir. ‘Ordu göreve' benzeri söylemlerle kendisini ifade eden bu anlayışların takındıkları tavır sadece demokratik açılımların değil, emekten yana güçlerin genişleme olanaklarının da önünü tıkamaktadır. Cumhurbaşkanının nasıl seçileceği bellidir, bugüne kadarki tutumları ve savunduğu değerler bilinmekte olan Başbakan'ın Cumhurbaşkanı olmasına karşı çıkış demokratik ve meşru yollardan yapılmalıdır."
TMMOB'a bağlı Çevre Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ertuğrul Ünlütürk de yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı seçimi dolayısıyla AKP'nin ülkeyi siyasi kaosa sürüklediğini, devletin değişik kademelerindeki kadrolaşma hereketinin bu kez en üst düzeyde gerçekleştirilmek istendiğini, toplumun tüm duyarlı kesimleri gibi gördüklerini belirtti. Ünlütürk, şöyle dedi:
"Yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimi ve genel seçim süreçlerinin, ülkemizde sürmekte olan siyasi bunalımı daha da derinleştireceği açıkça görülmekte. AKP hükümeti ise bu bunalımı tetiklemektedir. Bunu fırsat bilen darbe çığırtkanları ise yangına körükle gitmektedir. 14 Nisan 2007 tarihinde Ankara'da yapılacak miting ile ilgili olarak tertip komitesinden TMMOB ve bağlı odalara katılım daveti gelmemiş olup, odamız bu mitingde kurumsal olarak yer almayacak, oda pankartımız açılmayacaktır."
CUMHURBAŞKANINI ERDOĞAN TEK BAŞINA SEÇECEK TMMOB ve KESK Başkanları tarafından yapılan ortak açıklamada da, "Bu süreçte bütün toplum Başbakan Erdoğan'ın ağzından çıkacak Cumhurbaşkanı adayının adını bekliyor. Biliyoruz ki Erdoğan'ın belirlediği aday TBMM'de AKP çoğunluğu tarafından oylanacak ve Cumhurbaşkanı olacaktır. Aslında Cumhurbaşkanını tek başına AKP genel Başkanı Erdoğan belirleyecektir" denildi. Açıklamada seçim sürecinde halkın laik-anti laik eksende saflaşmaya zorlandığı, bu saflaşmaya karşı çıkmak gerektiği de belirtilerek, yapılması gerekenin kimin Cumhurbaşkanı olacağı tartışması yerine nasıl bir Cumhurbaşkanı tartışması olduğu görüşü ifade edildi.
DARBECİLERLE BİR ARAYA GELEMEYİZ Memur-Sen Konfederasyonu Genel Başkanı Ahmet Aksu yaptığı açıklamada ise "ADD ve Emekli Subaylar Derneği tarafından düzenlenecek olan mitingle ilgili ‘memurlar Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olmaması için yürüyüş yapıyor' açıklaması Memur-Sen tarafından kabul edilebilir bir açıklama değildir. Memurlar olarak bu tarz anti-demokratik hareketlerin içinde yer almamız mümkün değildir. Memur-Sen, demokrasiden asla taviz vermemiştir ve bundan sonra da vermeyecektir" denildi.
Sağlık-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Başoğlu da açıklamasında, 14 Nisan mitingine katılmayacaklarını ve böyle bir girişimi asla desteklemediklerini bildirdi. Başoğlu, "İşçi haklarına karşı çıkanlarla, darbecilerle, din düşmanlarıyla, demokrasi-millet karşıtlarıyla bir arada olamayız" dedi.