Siyaset Bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun, ABD Başkanı Donald Trump’ın Türkiye’nin Suriye’ye yapacağı olası harekat öncesi attığı tweetle ilgili, “Bu tweet dolayısıyla Suriye’nin geleceğine ilişkin yeniden bir tartışma alevlendi. Şu anki tablo net olarak göstermektedir ki Türkiye için ok yaydan çıkmıştır. Özellikle kendi sınır güvenliği açısından bir güvenli bölge oluşturmaya yönelik atacağı adımlar konusunda net olduğu açıktır” dedi.
ABD Başkanı Donald Trump, Türkiye’nin Suriye’ye yapacağı olası harekat öncesi tweet atı. Trump, "Türkiye, benim büyük ve emsalsiz bilgeliğimle sınırları aşmak olarak değerlendirdiğim bir şey yaparsa, Türk ekonomisini yıkıp ve yok edeceğim (daha önce yaptım)" ifadelerini kullandı. Siyaset Bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun, hem Trump’ın tweeti hem de olası harekat üzerine değerlendirmede bulundu.
“Diplomatik üsluba aykırı”
Trump’ın attığı tweetlerin içeriğinde kullanılan dilin diplomatik açıdan kabul edilebilir olmadığını vurgulayan Tosun, “Diplomatik üsluba, diplomatik nezakete aykırı bir tweet bütünü ama Trump bunu ilk kez yapmıyor. Daha önce de bu tür tweetler atmıştı. Burada gelinen sürecin arka planına baktığımızda, aslında Türkiye ve ABD ilişkilerinde uzun ince yolun ayrışması durumu ortaya çıkıyor. Bir yol ayrımına giriş söz konusu. Bu olası harekatın gerekçesi; Türkiye’nin, Fırat’ın doğusunda, Suriye sınırında ulusal güvenliği ve kendi sınırına korumasına yönelik bir amaç içermekte. Yani ilk gerekçe güvenlik. Ayrıca Türkiye’de yerleşik olan Suriyelilerin yol açtığı bir takım toplumsal ve ekonomik maliyetler artık sürdürülebilir değil. Önümüzdeki süreçte Türkiye’nin Fırat’ın doğusundaki güvenlikli bölgeye 1 milyon Suriyeliyi yerleştirme amacı da var. Bu da çok makul bir amaç. Suriye’deki sürecin sonuna geliniyor. Bundan sonraki süreçte artık eski duruma geri dönme doğrultusunda bir takım adımlar atılması gerekiyor” diye konuştu.
“Türkiye bölgedeki güvenliğini düşünmek zorunda”
Türkiye’nin, harekatı başka bir ülkenin toprak bütünlüğüne müdahale olarak kurgulamadığını, duruma doğrudan doğruya ulusal güvenlik meselesi olarak bakıldığını kaydeden Tosun, şöyle devam etti: “Bu bir günlük bir mesele de değil. Obama’dan Trump’a kadar Türkiye defalarca Amerikan yönetimine bu konuda adımlar atması gerektiğine dair uyarılar yaptı. En önemli adımda, 2018 Aralık’ta Fırat’ın doğusunda bir güvenlikli bölge oluşturma konusuna Amerikan yetkilileri olumlu bakmışlardı fakat bugün gelinen noktada devriye hareketi dışında atılan herhangi bir adım olmadı. Türkiye de bölgedeki güvenliğini düşünmek zorunda. Harekatın Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti açısından kaçınılmaz hal aldığı şeklinde bir görüş var."
“Atması gereken adımı atmaya hazırlanmaktadır”
YPG-PKK unsurlarının varlığının Türkiye’nin güvenliğini tehdit eder bir noktada olduğunu ifade eden Tosun, “Yapılan hesaplamaya göre ABD’nin 2018’de YPG’ye 300 milyon dolar, 2019’da 500 milyon dolar desteği söz konusu. Bu durumun ileride bir takım politik sonuçları da ortaya çıkabilir. Türkiye ABD’nin ikircikli tavrını gördükten sonra atması gereken adımı atmaya hazırlanmaktadır” ifadelerine yer verdi.
“Etkili olmadığını gördük”
Prof. Dr. Tosun, Trump’ın Türkiye ekonomisine ilişkin sözleri üzerine de, “Geçen yıl Trump’ın tweeti Türkiye ekonomisinde ciddi bir mali sonuca yol açmıştı. Dün atmış olduğu tweetin o ölçüde etkili olmadığını gördük. Trump bu tweeti attıktan sonra ABD-Japonya arasındaki ekonomik görüşmede Türkiye ile ilişkilerin önemine dolaylı da olsa atıfta bulundu. Trump aslında çok iyi biliyor ki Türkiye, ABD için gözden çıkarılamayacak bir müttefik. Böyle bir tweet atmakla aslında Amerikan iç kamuoyuna bir mesaj veriyor. Bu tweetleri, ‘Amerika Birleşik Devleri artık Amerikan ekonomisine, kendi içine dönmüştür’ şeklinde okumalıyız” değerlendirmesinde bulundu.