- İngilizcede “aferin”den daha zararlı bir kelime yoktur.
- Açıkçası insanların Shaffer’da yaptığım şeyi anladıklarını sanmıyorum. Ben orada orkestra yönetmiyordum. Moronun teki de kollarını sallayıp millete tempo verebilir. Ben orada insanları, onlardan beklenenin ötesine zorlamak için bulunuyordum. Bunun mutlak bir gereksinim olduğunu düşünüyorum. Aksi takdirde dünyayı bir sonraki Louie Armstrong’dan Charlie Parker’dan mahrum ederiz.
- Kabiliyetin yoksa sonun rock grubunda çalmak olur.
- Karanlığı müttefikin mi sanıyorsun? Sen karanlığa adapte oluyorsun. Ama ben karanlığın içinde doğdum.Karanlıkla şekillendim.Büyüyüp adam olana kadar ışığı görmedim.O vakte kadar gözlerimi kamaştıracak bir şey yoktu.Gölgeler sana ihanet etti çünkü bana aitler!Dünyaya adaleti getiriyorken evim olarak kabullendiğim yeri sana göstereceğim.Sonra da kemiklerini kıracağım. – Bane
*- Birinin aracı diğerinin silahı olur.* – Batman
- Hayvanların da ruhu var. Ruhlarını gözlerinde gördüm.
*- Açlık kendin hakkında bütün bildiklerini değiştirebilir.*
*- Tanrı beni terk etmiş gibi gözükse de, izliyordu. Acılarıma kayıtsızmış gibi gözüktüğü zamanlar da bile, izliyordu. –* Pi Patel
*- Hayvanlar bizim gibi düşünmez. Bunu unutan insanlar kendilerini onlara öldürtür. O kaplan… senin arkadaşın değil. Onun gözlerine baktığında gördüğün kendi duygularının sana yansıması. Başka bir şey değil!* – Santosh Patel
-Senin Tanrın bir zamanlar sonsuz ihtimallerin şafağında dikilmiş olmalı. Ama yapa yapa bunu yaptı.
-Bana Tanrı'nın sevgisini istiyorsun diyorsun. İstemiyorum. Belki affedilmeyi istiyorumdur ama af dilenecek kimse yok. Ve geri dönüş de yok. İşleri yoluna koymak yok. Sadece hiçlik umudu var ve ben de bu umuda tutunuyorum.
-Ben karanlığa özlem duyuyorum. Ölmek için dua ediyorum, gerçekten ölmek. Ve ölünce yaşarken tanıdığım insanlarla karşılaşacağımı bilsem ne yapardım bilemiyorum. Bu, korkunun ve kabusun son noktası olurdu. Annemle karşılaşacağımı ve her şeye en baştan başlayacağımı düşünsem, ama bu sefer sonunda özlem duyulacak bir ölüm olmasa bu en büyük kabusum olurdu. Gaz almış bir Kafka.
-İnsanın kalbindeki ölüm korkusunu yok edersen, insan bir gün bile yaşayamaz.
-Tek tutkusu, daha en başından var olduğunu inkar ettiği şeye durmadan hakaret etmek olan köy ateistinin iddialarından iğrenirim. – Mr. White
- Ben neden benim de başka biri değilim?
*- Seçim yapmadığın sürece, kalan olasılıkların hepsi mümkündür.*
- Ölüm nedeninde; "Soluk borusuna aşırı baskı uygulanması sonucu nefes alamama" yazıyor. Herkes gırtlağına gelen baskıdan öldüğünü sanıyor. Son dört senedir beynine gelen baskıya ne demeli? Raporda bu yazmıyor. Mühendisler de zekiymiş hani. Psikolojik baskıyı ölçecek bir makine icat etmediler. Çünkü etselerdi, o zaman herkes bilirdi; bunun intihar değil, cinayet olduğunu.
*- Bir aslan bile kırbaç korkusuyla sandalyeye oturmayı öğreniyor. Ama biz bu aslan "iyi eğitilmiş" diyoruz, "iyi eğitim almış" demiyoruz..
*- İyi işler yapmak için çalış, zenginlik için değil.
*- Mükemmeli izle, o zaman başarı peşinden gelecektir.
*- İntihar, hastalıklardan daha çok can alıyor.
*- Michael Jackson'ın babası onu boksör olmaya, Muhammed Ali'ninki de şarkıcı olmaya zorlasaydı ne olurdu? Felaket olurdu.* - Ranço
*- O gün Davranış Bilimleri’nden bir ders öğrendik. Bir arkadaşın başarısızlığında insan üzülür ama eğer onu geçerse daha kötü hisseder kendini.* - Ferhan
- Binalar semboldür, yok etmenin bir sembolü. Sembollere insanlar güç verir, tek başına semboller anlamsızdır, ama yeterli sayıda insanla binaları (sembolleri) havaya uçurmak, dünyayı değiştirir.
*- Toplumlar, kendi devletlerinden korkmamalı.*
*- Cahilliklerini örtmek için fazla konuşmak ve bilgili gibi gözükmek isteyenlerin yaptığı tek şey saçmalıktır.*
-Eğer bir konu hakkında bilgin yoksa ve bunu söyleyemiyorsan yapacağın en doğru şey susmaktır.
*- Fazla konuşmak insanın ne kadar fazla bilgisi olduğunu değil sadece ne kadar geveze olduğunu gösterir.*
*- İnsanlar hükümetlerinden değil, hükümetler insanlardan korkmalıdır.*
*- İşte! İlk kez ben de nefret olduğunu sanmıştım. Tek bildiğim nefretti, nefret dünyamı sarmıştı,nefes almam bile nefret doluydu.. Ve sonra bir şey oldu, sana olduğu gibi...*
*- Kimliğimi ve ne olduğumu başarıyla gizlemem sadece amacıma hizmet etmek içindir.*
- Size bir iş zorla yaptırılıyorsa o işi en harika şekilde yapın çünkü tek kurtuluş yolunuz budur.
*- Tanrı gibi ben de işimi şansa bırakmam ve rastlantıya inanmam...*
*- Yeryüzündeki tek gerçek mutluluk, kendi sahte kimliğimizin zindanından kaçabilmektir.*
*- Bize insanları değil fikirleri hatırlamamız söylendi. Çünkü bir adam yenilebilir, yakalanabilir, öldürülebilir, unutulabilir. Fakat bir fikir 400 yıl sonra bile hala dünyayı değiştirebilir. Fikirlerin gücüne ilk elden tanık oldum. Fikirler uğruna ölen ve öldüren insanlar gördüm. Ama bir fikre dokunamaz, tutamaz hatta öpemezsiniz. Fikirler kanamaz, acı çekmez ve sevmezler. Ve özlediğim şey bir fikir değil, bir adam. 5 Kasım’ı bana hatırlatan adam... Asla unutmayacağım adam...*
- Hayatta sadece iki trajedi vardır. Biri istediğine sahip olamamak diğeri sahip olmaktır.
*- Şu anda dünyada dolaşan 550 milyon ateşli silah var. Bu da her 12 kişiden birinin silahlı olduğunu gösterir. Şimdi sorulması gereken: Geri kalan 11 kişiyi nasıl silahlandırabiliriz?
*- Kurşunlar oylardan daha çok lider degiştirirler.
*- Bu dünya silah tüccarlarına kalacak çünkü herkes birbirini öldürmekle meşgul. Bu hayatta kalmanın sırrıdır: Asla savaşa girme.. Özellikle de kendinle...*
*- Ben hiç hatırlanmak istemem, çünkü hatırlanmam demek, ölmem demektir.*
Silah kaçakçılarının savaşmasının kötü tarafı, mermi sıkıntısı çekmeyecek olmalarıdır...