MANİSA'nın Soma İlçesi'ndeki faciada hayatını kaybeden 301 madenci arasında yer alan Mustafa Korkmaz'ın 9 yaşındaki oğlu Berkay Korkmaz ve onun günlerce kurtarılmasını bekleyen eşi Sema Korkmaz, Babalar Günü'nde mezar başındaydı.
Küçük Berkay, Madenci Şehitliği'ndeki mezar başında babasına şiirindeki 'Seni çok özledik baba. Sen de özledin mi?' dizesiyle seslendi. Sema Korkmaz ise "Ona hediyelerimiz artık, sözcüklerle olacak" dedi.
Geçen 13 Mayıs'ta Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.'ye ait maden ocağında çıkan yangında 301 madenci hayatını kaybederken, 432 çocuk da babasız kaldı. Milyonlarca çocuk bu pazar Babalar Günü'nü kutlarken 432 çocuk babasız bir hayatın acısını bir kez daha yaşadı.
Evlerine ateş düşen işçilerden biri de madenci Mustafa Korkmaz oldu. Korkmaz'ın cesedinin madenden çıkartılmasını 5 gün boyunca ocak kapısında bekleyen eşi Sema Korkmaz'ı Türkiye, Enerji Bakanı Taner Yıldız'la yaptığı ve çocuklara acı haberi nasıl vereceğini sorduğu konuşmayla tanıdı.
BERKAY, ANESİNİ ALDI BABASINA KOŞTU
Henüz 8 ay önce büyük sevgiyle evlendiği Mustafa Korkmaz'ı faciada kurban veren Sema Korkmaz'ın bu acı günlerinde en büyük desteği eşinin ilk evliliğinden olan 9 yaşındaki oğlu Berkay oldu.
Kutlayacakları ilk Babalar Günü için Mustafa Korkmaz'a, Berkay'la birlikte en güzel hediyeyi almayı planlayan Sema Korkmaz, eşinin hayatını kaybetmesinin ardından, bu hayalini gerçekleştiremedi. Ama onun bu hayalini, Berkay, yerine getirdi. 9 yaşındaki Berkay, bugün uyanır uyanmaz annesi Sema Korkmaz'dan babasının mezarına gitmek istediğini söyledi. Sema Korkmaz'ın elini tutarak babasının mezarına giden küçük Berkay burada, cebinden çıkardığı ve babası için yazdığı şiirini okudu.
Sema Korkmaz'ın da yazılmasına destek verdiği bu şiir, annesiyle Berkay'ın hep babasına hediyesi, hem de sevgisinin sözcüklere dökülmüş hali oldu.
“SENİ DOYA DOYA ÖPEBİLSEYDİM”
Berkay, annesi Sema Korkmaz'la, Babalar Günü'nde, en güzel hediyelerini; sevgilerini sözcüklere yazıya döküp mezarı başında şehit madenci babasına verdi. Berkay Korkmaz'ın mezar başında okuduğu şiiri şöyle:
'Babalar Günün kutlu olsun benim canım babam./ Sen işten geliyordun ya./ Sonra beni seviyordun./ Şimdi kim işten gelince beni sevecek?/ Kim sarılacak, öpecek?/ Keşke hayatta olsaydın da Babalar Günü'nde seni doya doya öpebilseydim, babacığım./ Annemle birlikte sonra hediye alsaydık./ Seni çok özledik canım babacığım./ Sen de bizi çok özledin mi?/ Ama sen merak etme babacığım./ Annemle beraber evimizde hep seni düşünerek yaşayacağız./ Annemle birbirimizi hiç bırakmayacağız./ Hep senin yanına geleceğiz, hep dua okuyacağız./ Biliyorum sen şehit oldun ve her gün bizim yanımızdasın./ Bizi hiç yalnız bırakma olur mu canım babacığım Seni çok seviyoruz.'
EŞİNİN ALYANSINI HİÇ ÇIKARMADI
Şehit eşinin mezarı başında oğlu Berkay'a sarılan Sema Korkmaz'ın, henüz doyamadığı eşi Mustafa Korkmaz'ın cenazesiyle birlikte kendisine teslim edilen alyansını ise hiç parmağından çıkarmadığı ortaya çıktı. Alyansın eşinden kendisine kalan en değerli hediye olduğunu dile getiren Sema Korkmaz, şunları söyledi:
"Ben 8 aylık evliydim, eşime doyamadan o elimden uçup gitti. Şimdi şehit oldu. Ama ondan geriye kalan oğulları var benim yanımda kalan Berkay ve küçük kardeşi Eray var. Ben bundan sonra bu iki kardeş için yaşayacağım. Eşimden bana nasıl temiz ve güzel kaldılarsa bundan sonra da ben de onlara öyle bakacağım. Onların büyüyüp okuyarak iyi birer meslek sahibi olmaları için çabalayacağım. Bunun için de bu babalar gününde, eşimin mezarı başında ona söz veriyorum. Ona artık hediyelerimiz de sözcüklerle olacak."
Sema Korkmaz, oğlu Berkay ile geldikleri gibi hüzün içerisinde, babalarına hediye vermenin buruk sevinciyle evlerine döndüklerini de söyledi.
MEZAR BAŞLARINA TESPİH BIRAKILDI
Geçen ay maden faciasında 301 madencinin hayatını kaybetmesi, Manisa'nın Soma İlçesi'nde Babalar Günü'nün buruk kutlanmasına neden oldu. Hem ilçe merkezinden hem de ilçe dışından gelenler, Madenci Şehitliği'ni ziyaret etti. Otobüslerle ilçeye gelen Halk Cephesi üyeleri, madencilerin mezarı başında saygı duruşunda bulundu. Yine şehitliği ziyaret eden diğer gruplar da mezar başında dua etti.
Bunun yanı mezarlığı ziyaret eden bazı kişiler ise Kızılay görevlilerinin çocuklara hediye dağıtmasını eleştirdi. Çocuklarının baba acısını yaşamak için geldikleri mezarlıkta, onlara oyuncak verilerek bunun engellenmeye çalışıldığını ileri sürdü.
Bu arada, mezarlığı daha önce ziyaret eden çocuklar, babalarının mezarlarına oyuncak bıraktı. Şehit madencilerden Yıldırım Güney'in mezarına çocuğu, onunla kendisinin büyük sevgisinin resmini yaptı. Resmin üzerine de 'Babacığım seni çok özledim. Babacığım diyip sarılamıyorum. Her aklıma geldiğinde çok ağlıyorum. Her sabah benim yanıma gelip öpüyordun. Geceleri yatmadan bize hikaye okuyordun. Seni hiç unutmayacağım' diye yazdı.
Bunun yanı sıra madende hayatını kaybeden madenci babaların mezar taşı olarak kullanılan levhalara ise en çok 'sabır'ı simgeleyen tesbihlerin hediye olarak bırakıldığı da gözlemlendi.
MESLEKTAŞLARINI UNUTMADI
Maden şehitliğini ziyaret edenlerden birisi de maden mühendisi Burak Zamanoğlu oldu. Yıllarca madenlerde çalışan Zamanoğlu, kendisinin babalar gününü kutlayan çocukları 8 yaşındaki Arda Zamanoğlu ve 4 yaşındaki Azra Zamanoğlu ile birlikte, şehit meslektaşlarının mezarlarını ziyaret etti. Mezar başında dua eden Burak Zamanoğlu ve çocukları, onların da Babalar Günü'nü kutladı.
BABASININ BARETİYLE MEZAR BAŞINDA
Manisa'nın Soma İlçesi'ndeki faciada hayatını kaybeden 301 madenci arasında yer alan Uğur Çolak'ın 1.5 yaşındaki İsmail Ayaz Çolak ile 5.5 aylık oğlu Ulaş Bereket Çolak da Babalar Günü için şehit madenci babalarının mezarını ziyaret etti. Babalarının mezar taşına dokunan İsmail Ayaz ve Ulaş Bereket kardeşler, madenci babalarının de baretini başlarına taktı.
Psikolojik olarak kendisini hazır hissetmediği ve tedavisine devam ettiği için madencinin eşi Duygu Çolak ise mezarlığa gelemedi.
BABADAN MEKTUP
Torunuyla birlikte, oğlunun isminin yazılı olduğu taşa dokunan anne Gülsün Çolak, oğlunun mezarını kendi elleriyle düzenleyip temizledi. Bu sırada aynı maden ocağında devlet işlettiği sırada çalışan ve oradan da emekli baba İsmail Çolak ise oğlunun mezarına üzerinde, 'Bugün babalar günü oğlum, benim babalar günümü kutlayamayacak. Ben de seninkini kutlayamayacağım. Ne acı. Sana oğulların İsmail Ayaz ve Ulaş Bereket'i getirdim. Maden ocağında gaz olur, toz olur. Metan patlar, yüreklerimiz kordur. Gözyaşlarımız akar damla damla sel olur. Sizler madencisiniz emekçisiniz. Kazma ile dağları taşları delersiniz. Sevdiklerinizle helalleşir de ocağı girersiniz. Gülmezsiniz tebessüm edersiniz. Sizler emekçisiniz, madencisiniz. Bak oğulların geldi canım oğlum' yazılı mektubu bıraktı.
DHA