Soma'da mevzuata aykırı vardiya değişimi

Madencilerin ifadeleriyle facianın nedenlerine dair ipuçları ortaya çıkmaya başladı. Anlatılanlarda, müfettişlerin denetimlerde eksikliklere göz yumduğu da yer alıyor.

Soma’da 301 işçinin öldüğü maden faciasıyla ilgili adli soruşturmada savcılığın ifadesini aldığı tanıklar facianın ipuçlarını ortaya koydu. 13 Mayıs’ta meydana gelen maden faciasından sağ kurtulan 486 işçinin ifadelerinin alınmasına devam ediliyor.

Madende elektrik ustası olarak çalışan A.B. kazanın ardından yaşananları ve madende kazalara yol açabilecek aksaklıkları anlattı. Kazanın kendisinin bulunduğu bölgeden yaklaşık 100 metre aşağıda meydana geldiğini belirten A.B. şunları anlattı:

İŞE BAŞLAMADAN KAN TER İÇİNDE KALIRDIK: Saat 15.03’te enerji kesildi. O sırada yoğun birDumanın üzerime doğru geldiğini gördüm. Bu duman gri renkliydi. Işığı tuttuğumda dumanın rengi yeşile dönüyordu. Ben bu dumanı görünce hemen 140 bölgesine giderek vardiya amiri Vedat Bey’e haber verdim. Olayı ilk görüp haber verenlerden biri benim. Madende “sıcak kömüre” rastlamadım ancak 3’üncü bant boyuna gittiğimde buradaki “A” ve “S” panolarında sıcaklık artışını hissettim. Oraya gittiğimizde ceketimizi hırkamızı çıkarırdık, daha işe başlamadan kan ter içinde kalırdık. Orası çok fazla sıcaktı.

Reklam
Reklam

ÇOK KİRLİ HAVA VARDI: S panosu hava çıkışı üzerinde yer aldığı için Doğu 7 panosu, H panosu, 140 panosu ve A panosundan çıkan pis hava direkt S panosu üzerinden hava çıkışına gider. Bu nedenle S panosundaki hava çok pistir, oksijen değeri düşüktür. Bu şekilde bir havalandırma sistemi yeterli olmadığı gibi özellikle S panosunda çalışanlar için uzun vadede öldürücü nitelikte sonuçlar doğurabilir.

DENETİM ÖNCESİ HAZIRLIK: Denetimler öncesinde sorumluluk alanımdaki işlerde mevzuata uygun değişiklikler yapmam istenirdi. Madende müfettişler gelmeden 15-20 gün önce haberimiz olurdu. Ayrıca, madende uğrayacağı ve gideceği güzergah da belli olurdu. Bu güzergahta gerekli tedbirler alınır, ev tipi telefonlar kaldırılır, anti grizu telefonlar konulurdu. En son denetlemede de müfettişlerin A ve H panolarına gideceği söylendi. Bunun üzerine bizden bu güzergahta anti grizu telefonlar ve panolar yerleştirmemizi istediler.

MÜFETTİŞLER GÖZ YUMDU: Biz bunları (antigrizuya benzettikleri elektrik panosu ve telefonlar), A ve H panosuna yerleştirmeyi yetiştiremedik. Yetiştiremeyince 140 panosunun bulunduğu alana yerleştirmemizi istediler. Biz de bunun üzerine 140 panosuna yoğunlaşıp orayı denildiği gibi yaptık. Gelen müfettişler, 140 bacasına girip çıktılar ve başka yere uğramadan gittiler. Müfettişler, anti grizu pano ve telefonları incelese bunların gerçek olmadığını, bir sıkıntı olduğunu rahat anlardı.

Reklam
Reklam

VARDİYA DEĞİŞİMİNDE ZAMAN KAYBI: Nakil bantları, vardiya giriş ve çıkışlarında insanları taşıdığı için her ihtimale karşılık yavaşlatılır ancak vardiya giriş çıkışlarında fazla vakit kaybı olduğu mazeretiyle bantların hızını artırmaya başladılar. Kömür taşınması sırasında olan hızla insan taşıması sırasında olan hız aynı seviyeye getirildi.

ÜRETİM BASKISI: Madende hava ustası olarak çalışan İ.D. üretim baskısıyla ilgili şunları söyledi: “Maden ocağında amirlerimiz bize devamlı, ‘çok çalışın, daha çok kömür çıkarın’ gibi söylemlerde bulunarak baskı yapıyordu. Vardiya değişiminde mevzuata aykırı olarak yeraltında görev değişimi yapılıyordu. Üretimci olanlar, diğer vardiyadan gelecek olanları bekliyordu.”

Odakta kadın ve çocuklar yer alacak

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın Soma’daki maden faciasında yaşamını yitiren 301 işçinin ailesi için hayata geçirmeye hazırlandığı, “301 Evler” projesi ismi nedeniyle tepki toplarken, benzer isimli bir proje de Ege Üniversitesi’nden geldi. “Soma 301” ismi verilen proje kapsamında, Soma’daki kadınlar ve çocukların sorunları üzerine odaklanılacak. Soma’daki madende yaralananlara ve yakınlarını kaybeden ailelere psikolojik danışmanlık ve rehberlik hizmeti verilmesinin yanı sıra stres altındaki gebe ve lohusalara destek sağlanacak.

Reklam
Reklam

Çocuklara ‘Oyun odası’

Çocuklar için de Soma’da, “Oyun Odası Projesi” gerçekleştirilecek. Projeyle bölge halkına öncelikle psikolojik danışman ve rehberlik, anne sağlığı, eğitim konularında hizmet verilmesi sağlanacak. Bu çerçevede Ege Üniversitesi Psikiyatri, Çocuk Psikiyatrisi, Psikoloji, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık ve Psikiyatri Hemşireliği bölümlerinin ortak çalışması ile yaralananlara ve yakınlarını kaybeden ailelere psikolojik danışmanlık ve rehberlik hizmeti verilecek. Faciada yaşamını yitiren madencilerin çocuklarına psikolojik destek verilirken, aynı zamanda eğitsel, sportif ve kültürel faaliyetler bağlamında da destek sağlanacak. Üniversite çağında olan ve ailelerinde kayıplar olan çocuklara Ege Üniversitesi’nde eğitim görecekleri süreçte de destek verilecek.

DİYANET İŞLERİ BAŞKANI: Dini mazeret üretmek yanlış

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, 301 işçinin öldüğü Soma faciasıyla ilgili değerlendirmede, “Soma ve benzeri faciaları, İslam’ın ezeli hikmet penceresinden okuma ve değerlendirme konusunda ciddi idrak sorunları yaşadığımızı açıkça ifade etmek isterim” dedi.
Mardin’de düzenlenen 29’uncu İl Müftüleri İstişare Toplantısı’nda konuşan Görmez, “İlahi adalete gölge düşüren tez ve yorumlardan kaçınmak gerekir” diye konuştu. Görmez sözlerini şöyle sürdürdü: “Yaratıcının sonsuz kudretini yok saymak ne kadar yanlış ise insanın suç ve sorumluluklarına ilahi kudret üzerinden mazeret üretmek de o kadar yanlıştır. Bizlerin, zulmü meşrulaştırmaya araç yapan, dini algılama biçimleriyle kendi hatalarını örtmek için dini istismar eden yorumlar karşısında hakikati söyleme mecburiyetimiz vardır. Dünyevi isteklerde sınır tanımaz bir hevesle gücüne güç katanların yanında olmadığımızı açıklamak ve duyurmak zorundayız. Masum ve gariban işçilerin alın terlerini dikkate almayan bir çarkın parçası olmaya davet edilen dini anlayıştan biz uzağız.”
Görmez, madencilerin ölüm riskiyle güvensiz ortamda çalışmaya mahkum edilişlerinin büyük bir trajedi olduğunu söyleyerek “Bir tarafta konforun alabildiğine sonsuz bir şekilde icra edildiği bir yaşam tarzı, diğer tarafta adeta çağdaş köle statüsünde yerin metrelerce altında kömür isi ve gaz kokusuyla ölüme mahkum edilmiş, kazma ve kürek mahkumları. Böyle bir dünyada haktan, adaletten, emekten, emek hakkından ve merhametten bahsetmek çok zordur” diye konuştu. (ajanslar)

Reklam
Reklam