Soma'daki Maden Faciası

Manisa'nın Soma ilçesindeki maden faciasında hayatını kaybeden Muharrem Şen ile Nurettin Kara'nın cenazeleri, Çaycuma ilçesinde toprağa verildi. Şen ile Kara'nın cenazeleri, Zonguldak Belediyesine ait cenaze aracıyla Soma'dan alınarak Çaycuma ilçesine bağlı Yolgeçen köyündeki evlerine götürüldü. Burada yakınlarının taziyeleri kabul etmesinin adından Kur'an-ı Kerim okunarak dua edildi. CHP Zonguldak milletvekilleri Mehmet Haberal ve Ali İhsan Köktürk de aileleri evinde ziyaret ederek başsağlığı diledi. Daha sonra madencilerin Türk bayrağına sarılı cenazelerinin getirildiği Yolgeçen Köyü Camisi'ndeki törene, işçilerin yakınları, AK Parti Zonguldak Milletvekili Özcan Ulupınar, Çaycuma Kaymakamı Hasan Yaman, Belediye Başkanı Bülent Kantarcı, bazı belde belediye başkanları ile siyasi parti temsilcileri ve köy sakinleri katıldı. Kılınan cenaze namazının ardından 3 yaşındaki kız çocuğu olan Muharrem Şen cenazeleri, yaklaşık 2 kilometre uzaklıktaki köy mezarlığına kadar omuzlarda taşınarak burada toprağa verildi. Madencilerin yakınları, cenaze töreninde güçlükle sakinleştirildi. -"Erken emeklilik için madenci oldu" Muharrem Şen'in babası Şerafettin Şen, gazetecilere yaptığı açıklamada, insanların madenlerde ekmeklerini kazanma derdinde olduğunu ancak ocakların sönmemesini istediklerini söyledi. Madencilerin iyi şartlarda çalışmalarını arzu ettiklerini anlatan Şen, "Oğlum 6 yıl olmuştu Soma'ya gideli. Liseden ayrıldığı dönemde oğlum, madende çalışmaya karar verdi. Erken emekli olmak istiyordu. Zonguldak'taki ocaklara giremedi. Bundan dolayı Soma'yı tercih etti" diye konuştu. - "Emekli olmasına rağmen çalışıyordu" Kara'nın tek çocuğu 30 yaşındaki İlker Kara da Soma'da çok sayıda canın yandığını belirterek, kurtarma çalışmalarına geç başlandığını iddia etti. Kendisinin geçmiş yıllarda babasıyla aynı maden ocağında 2 yıl çalıştığını, daha sonra rahatsızlığı nedeniyle işten ayrıldığını anlatan Kara, "Kurtarma çalışmalarına katılmak için baret ve çizme istedim vermediler. Ocağın durumunu görmemi istemediler" dedi. - "Soma'da Zonguldak'tan giden 17 bin insan var" Kara, babasının 20 yıl madende çalıştığını, emekli olduktan sonra da tekrar çalışmaya devam ettiğini vurgulayarak, şunları kaydetti: "Gel' dediler babam çalışmayı sürdürdü. Bayram olduğunda babamın işe gitmemesini istiyordum, 'oğlum çağırıyorlar' diyordu. Ama 'gel' diyenlerin hiçbiri yok ortada. Babamın çalıştığı madende şu var: Kömür, kömür, kömür... Başka bir şey yok. Bizim canın aldılar. Babam her akşam eve geldiğinde 'bugün çok toz yuttuk, yangın çıktı' diyordu. Üç gün hastaneye getirdim. Babamın emekli olduktan sonra madene girmemesini çok istedim." Babasının Soma'ya yaşam kavgası için gittiğini anlatan Kara, "Soma'da Zonguldak'tan giden 17 bin insan var. Ne işi var bu insanların orada? Herkesin ailesi burada" dedi.