Son dakika haberi: ABD'de bulunan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile gerçekleştirdiği görüşmenin ardından açıklamalarda bulundu. Çavuşoğlu, ABD ile Türkiye arasında F-16 satışı konusundaki görüşmelerin olumlu seyrettiğini ve çalışmaların devam edeceğini belirtti. Çavuşoğlu, NATO’ya üye olmak isteyen ülkelerin Türkiye’yi hedef alan terör örgütlerine desteğinin kabul edilemez olduğunu kaydetti. Çavuşoğlu görüşme öncesi yaptığı açıklamada, “Türkiye NATO’nun açık kapı politikasını daima desteklemiştir” ifadelerini kullanarak, Türkiye’nin Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliğine yönelik meşru güvenlik endişeleri olduğunu belirtmişti. Çavuşoğlu "Güvenlik endişelerini anlıyoruz ama Türkiye'nin de güvenlik endişeleri giderilmeli" ifadelerini kullanmıştı. İşte son dakika gelişmesinin detayları...
Çavuşoğlu, Birleşmiş Milletler Genel Merkezinde ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile görüşmesinin ardından Türk gazetecilerle bir araya geldi.
Türkiye ve ABD arasındaki stratejik mekanizmanın var olan sorunları çözmeye yönelik olduğunu belirten Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Özellikle (bu mekanizma) Biden ile Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın Roma'da yaptığı ikili görüşmede kararlaştırıldı ve amaç ne, aramızda anlaşmazlıklar var, sorunlar var, bu sorunları çözelim. Bunların bir kısmını biraz önce söyledim, özellikle iki tanesini vurguladım. Diğer taraftan ikili ilişkileri, ekonomik ilişkileri nasıl daha ileri götürebiliriz, ayrıca bugün farklı alanlardaki NATO içinde ve ötesinde olan işbirliğini yeni alanlarda nasıl geliştirebiliriz. Yani sadece işbirliğini geliştirmeye değil sorunların çözülmesine de odaklanacağız bu mekanizma çerçevesinde. Bu anlamda da son derece pozitif bir görüşme gerçekleştiğini size söyleyebilirim. Tabii bu ilk toplantı bakanlar düzeyinde."
İlerde liderler düzeyinde toplantılar da olacağını söyleyen Çavuşoğlu, bu mekanizmanın sonuç odaklı olmasını istediklerini kaydetti.
Daha önceki yol haritaları ve Suriye'nin kuzey doğusunda o zamanki Başkan Yardımcısı Mike Pence'in ve Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'nun gelişiyle üzerinde mutabık kalınan ortak açıklamanın uygulanmasında ABD'den kaynaklanan problemler olduğunu, uygulanmadığını ve sözlerinde durmadıklarını hatırlatan Çavuşoğlu, "Bu mekanizmanın sonuç odaklı olmasını istiyoruz." dedi.
ABD ile Türkiye arasındaki F-16 satışı konusundaki görüşmeleri de değerlendiren Çavuşoğlu, şunları söyledi:
"(ABD) Dışişleri Bakanlığının Kongre'den gelen bir mektuba verdiği cevabi bir mektup önemli. F-16'ların Türkiye'ye verilmesinin sadece Türkiye için değil, bir müttefik olarak NATO için de ABD için de önemli olduğunu vurguluyor, kısaca söylemek istediği bu. Şu an da teknik düzeyde askerler arasındaki görüşme de son derece olumlu seyrediyor. Tabii ki Kongre üzerinde de çalışılması gerekiyor. Şu ana kadar Kongre'den gelen mesajların genel ekseriyeti de olumlu. Büyükelçiliğimiz de yoğun temas halindeler. En son gelen parlamenter heyet de çok sayıda görüşme gerçekleştirdi ve bunun üzerinde hem Amerikan yönetiminin hem de bizim Kongre üzerinde bu pozitif yaklaşımı devam ettirmek ya da daha da pozitif hala gelmesi için çalışmaları devam ettirmemiz lazım."
İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyelikleri konusu sorulan Çavuşoğlu, şunları söyledi:
"Müttefiklerin ya da aday olmak isteyen ülkelerin bizi hedef alan terör örgütlerine destek vermesi kabul edilemez. Bu sadece siyasi destek de değil. Örneğin İsveç silah da temin ediyor. Neymiş efendim, DEAŞ ile mücadele için bunları veriyorlarmış. Peki bu verdiğiniz silahlarla bize saldırıyorlar. Güvenlik görevlilerimiz, askerimiz, sivil insanlarımız şehit oluyor. Bu silahlarla yapıyorlar. Diğer taraftan tabii ki müttefik olmak isteyen ülkenin ya da müttefiklerin başka bir müttefike karşı savunma ürünleriyle ilgili kısıtlama getirmesi de kabul edilemez. Bu ancak düşman gördüğün bir ülkeye karşı alınacak bir tedbirdir. Şimdi gerekçesi ne, yine bizim PKK ile yaptığımız mücadele. Yani PKK'yı kendilerine daha yakın görüyorlar. Şimdi bu kabul edilebilecek bir şey mi? Diğer taraftan diyelim ki üye oldu, üye olduktan sonra şimdi üye oluncaya kadar Türkiye'nin güvenlik endişelerini karşılayalım ondan sonrasına bakarız yaklaşımı olabilir. Dolayısıyla biz şundan da emin olmak istiyoruz. Gerek şu andaki müttefiklerimizin gerek NATO üyesi olmak isteyen ülkelerin olası bir üyelikten sonra da aynı tutumu sergilemesi gerekiyor. Bunların garantisi olması lazım."
Türkiye'nin meşru endişelerini herkesin kabul ettiğini ifade eden Çavuşoğlu, bunu sözde değil uygulamada görmek istediklerini ve bunun sadece İsveç ve Finlandiya için değil diğer müttefikler için de geçerli bir şart olduğunu söyledi.
Bu güvenlik garantilerinin ABD'den istenip istenmediği sorusuna ise Çavuşoğlu şu yanıtı verdi:
"Biz Amerika'dan niye garanti isteyelim. Amerika'dan istediğimiz şu, sen de müttefiksin, biraz önce bahsettiğimiz ürünler dahil, CAATSA yaptırımları dahil, bunların artık tersine çevrilmesi gerekiyor. Amerika'nın kendisinin de PKK ile YPG'ye Suriye'de desteği kesmesi lazım. DEAŞ ile mücadele kisvesine kimse inanmıyor. Biz de inanmıyoruz, toplum da inanmıyor. Kendileri de biliyorlar zaten.Yani bunların Suriye'yi bölme ajandasına destek verilmemesi gerekiyor."
Çavuşoğlu, NATO Genel Sekreteri'nin de bu yönde bir çabası olduğunu ve müttefikler arasında böyle yaptırımlar olmaması gerektiğini söylediğini aktardı.
ABD Dışişleri Bakanı Blinken'ın ikili görüşmede, "Türkiye'nin güvenlik endişelerinin giderilmesi için gerekli mesajları vereceklerini" söylediğini belirten Çavuşoğlu, bunu Berlin'de ve daha sonra da birçok müttefikten duyduklarını kaydetti.
Türkiye ile işbirliği yapmanın öneminin gerek küresel barış için gerekse önce Kovid-19 ve sonrasında Ukrayna'daki savaş sebebiyle özellikle gıda güvenliği konusunda herkes tarafından görüldüğünü söyleyen Çavuşoğlu, "Bunu ABD'de görüyor, yanı başımızdaki Avrupa Birliği ülkeleri de görüyor." dedi.
Türkiye'ni İsrail ile ilişkilerinin normalleşmesinin Amerikan Yahudi toplumuna pozitif etkisinin olduğunu belirten Çavuşoğlu, ABD ile ilişkilerin ise sadece buna indirgenmesinin, İsrail ile normalleşmeye bağlanmasının doğru olmadığını söyledi.
Yunanistan ve Kıbrıs konusuna ilişkin ise Çavuşoğlu, "Tüm dünya biliyor, kim nerede alkışlanırsa alkışlansın (Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'in ABD Kongresinde alkışlanması) BM de çok iyi biliyor, bugüne kadar 55 yıldır, tüm planları, tüm çözüm önerilerini reddeden Rum tarafı oldu. Bu bir gerçeği değiştirmez. Annan planını kimin reddettiği herkes tarafından biliniyor. Crans Montana'da masayı kimin devirdiğini herkes biliyor. O yüzden kimin nerede alkışlandığı önemli değil. Amerikan Kongresinde konuşan herkes ayakta alkışlanıyor. Biz NATO ile birlikte gittiğimiz zaman da gördük. Bu bir gelenektir, olabilir, bundan da gocunacak bir şeyimiz yok." değerlendirmesinde bulundu.
Çavuşoğlu görüşmede Blinken'a Kıbrıs konusunda ve Yunanistan ve Türkiye politikalarında ABD'nin önceden denge gözettiğini ama son zamanlarda bu dengeyi kaybettiğini, bu dengeyi korumaları gerektiğini söylediğini, Blinken'ın da kendisine bu dengeyi koruyacakları cevabı verdiğini ifade etti.
Biden yönetimini samimi bulup bulunmadığı sorulan Çavuşoğlu, "Ben kimsenin samimiyet testini yapmam ama sözlerinde durmadıklarında da açıkça söyleriz. Dolayısıyla onu samimi buluyoruz, bunu bulmuyoruz demek doğru değil. Bir süreç başlattık. Stratejik mekanizma teklifi de Biden'dan geldi. Herhalde samimi ki bu teklifi yaptı ama samimiyeti ne zaman göreceğiz, uygulamada göreceğiz." dedi.
Diğer yandan Dışişleri Bakanlığı, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile ABD Dışişleri Bakanı Antony J. Blinken arasında yapılan toplantıya ilişkin ortak açıklamanın detaylarını paylaştı.
Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, “Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve ABD Dışişleri Bakanı Antony J. Blinken, iki NATO Müttefiki ve ortak olan Türkiye ve ABD arasındaki güçlü işbirliğini teyiden, Türkiye-ABD Stratejik Mekanizması çerçevesinde 18 Mayıs günü New York’ta bir araya gelmiştir. Türkiye ve ABD, mevcut jeopolitik sınamalar karşısında birlikte ve yakın çalışma kararlılığındadır. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ve Dışişleri Bakanı Blinken, Türkiye-ABD Stratejik Mekanizması kapsamında öngörüldüğü üzere, ikili işbirliğini açık ve yapıcı diyalog yoluyla geliştirmeyi hedeflemektedir” ifadelerine yer verildi.
Açıklamada, “Bakanlar, savunma konuları, terörle mücadele, enerji ve gıda güvenliği, iklim değişikliyle mücadele alanlarında işbirliğinin artırılması ve ticari bağların güçlendirilmesine yönelik yöntemleri ve somut adımları ele alırken; bölgesel konularda istişarelerin yoğunlaştırılması hususunda mutabık kalmışlardır. Bakanlar ayrıca, Rusya’nın kabul edilemez savaşına karşı Ukrayna’nın egemenliği ve toprak bütünlüğüne güçlü desteklerini teyit etmişlerdir. Bu çerçevede, Türkiye ve ABD savaşın sona erdirilmesini teminen bir çözüm bulunmasına yönelik desteklerini yinelemişlerdir” denildi.
Çavuşoğlu, Birleşmiş Milletler Genel Merkezinde ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile görüşmesi sırasında da açıklamalarda bulunmuştu. Görüşmede ikili görüşmelere odaklanacaklarını ve ABD ile anlaşmazlıkların diyalog ve diplomasi yoluyla çözümünü ele alacaklarını belirten Çavuşoğlu, Türkiye'nin ABD ile ticaret hacmini 100 milyar dolara çıkarmayı hedeflediğini söylemişti.
Çavuşoğlu, Rusya'nın Ukrayna'ya karşı başlattığı savaşa ilişkin, "Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısı bir kez daha şunu gösterdi, Türkiye ve ABD dost ve ittifak olarak daha iyi iş birliği yapmalı. Bu sadece bizim değil bölgemizde ve ötesindeki dost ve müttefiklerimizin de beklentisi." değerlendirmesinde bulunmuştu.
İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliği başvurularına ilişkin de değerlendirmede bulunan Çavuşoğlu, şunları söylemişti:
"Türkiye, bu savaş başlamadan önce dahi NATO'nun açık kapı politikasını destekliyor. Bu iki ülkenin olası NATO üyeliklerine ilişkin bizim de meşru endişelerimiz var. Onlar terör örgütlerini destekliyorlar. Savunma ürünleri ihracatı konusunda da kısıtlamalar var. Biz endişelerimizi açıkladık, iki meslektaşımla da Berlin'de konuştum. Güvenlik endişelerini anlıyoruz ve Türkiye'nin de güvenlik endişeleri karşılanmalı." (AA/İHA)