İsrail, Gazze'de her geçen gün saldırılarını daha da artırıyor. 1 aydan fazla süren saldırılarda binlerce kişi öldü ve yaralandı. Bölgedeki kriz gittikçe kötüleşirken İsrail bu sabaha karşı Şifa Hastanesi'ne askeri operasyona başladığını duyurdu. Öte yandan İsrail, günler sonra hastanelerin uluslararası koruma statüsünde olduğunu itiraf etti.
09.10
İsrail'in Filistinli silahlı direnişçilerin olduğunu iddia ettiği hastaneye baskın! Gazze’deki Şifa Hastanesi Yönetimi: İsrail'in saldırısı sırasında hastaneden tek kurşun atılmadı
"BİR KEZ DAHA ÖNCEDEN PLANLANMIŞ İĞRENÇ BİR SUÇ İŞLENDİ"
Gazze'deki hükümete bağlı medya ofisinden İsrail ordusunun binlerce sivil ve hastanın bulunduğu Şifa Hastanesi'ni işgaliyle ilgili yazılı açıklama yapıldı.
Açıklamada, "İsrail güçleri, Şifa Hastanesi'ne saldırıp 9 bine yakın hasta, yaralı, sağlık personeli ve yerinden edilmiş sivilin bulunduğunu bildiği halde hastane içinde ateş açarak, bir kez daha önceden planlanmış iğrenç bir suç işledi." ifadeleri kullanıldı.
Şifa Hastanesi'ne yapılan bu saldırının, İsrail'in 700'den fazla kişinin ölümü ve yaralanmasıyla sonuçlanan hastanelere, ambulanslara ve sağlık personeline yönelik süregelen saldırı ve katliamlarının bir yenisi olduğu belirtildi.
İsrail'in daha önce de El-Ehli Baptist Hastanesi'nde katliam yaptığı hatırlatılan açıklamada, bugün de Şifa Hastanesi'ni işgal ederek tarihi bir suç işlediği vurgulandı.
Gazze Şeridi'nde İsrail'in saldırılarının başladığı günden bu yana hastaneler ve sağlık personellerinin hedef tahtasında olduğu kaydedilen açıklamada, "İşgal güçleri, bu vahşi saldırılarında şu ana dek 198 doktor, hemşire ve ilk yardım personeli ile 55 ambulansı hedef aldı, 25 hastane hizmet dışı kaldı." ifadelerine yer verildi.
08.30
Al-Jazeera televizyon kanalının, Gazze'deki Şifa Hastanesi'nden aralıksız canlı telefon bağlantıları sırasında Hastane Müdürü Dr. Munir el-Berş ile İsrailli bir subay arasında geçen konuşma dikkat çekti.
Spikerin ses kalitesinin düşüklüğünden dolayı bazı diyalogların tam anlaşılmadığını iletmesi üzerine Dr. Berş, İsrailli subayla arasında geçen telefon görüşmesini aktardı.
Berş, "Ben her gün yaralılarla burada muhatap oluyorum ve şehitleri görüyorum, onlara nasıl güvenebilirim. Onlara güven olmaz." dedi.
İsrailli subayın kendisinden aşağı inmesini ve komutanıyla görüşmesini istediğini belirten Berş, "Bu konu siyasi bir alan, ben doktorum. (İsrail askerleri) Aşağıda bodrum katında bir şeyler yapıyorlar ne yaptıklarını bilmiyorum." şeklinde konuştu.
Telefon görüşmesinde subayın, aşağı inmesi için kendisini ikna etmeye çalıştığını aktaran Berş, görüşmeye ilişkin şunları söyledi:
"Beni hastalarımın arasından alıp tutuklamak ya da öldürmek istiyorsanız sorun yok hazırım ama işbirliği yapmam. Ancak onun yanına inip, istediği konuda onunla işbirliği yapmamı istemesi bunu kabul etmem. Subay, daha önce kafasında planlamış olduğu şeyi yapmak istiyor. Öncesinde kurguladığı olaylar ya da oraya koyduğu bir şeyler olabilir. Önceden hazırladığı bir kurguyu yanına yalancı bir şahit tutarak oynamak istiyor. Bodrumda neler hazırlıyorlar, gürültü yapıyorlar ne yapmak istiyorlar bilmiyorum. Yanında yalancı bir şahit olmasını istiyor, 'sonra şunları bulduk bunları bulduk' diyecekler. Çekim yapıp, görüntüyü medyada kullanmak üzere nasıl bir kurgu ve planla hazırlayıp ne yaptıklarını bilmiyorum.
07.15
Gazze Medya Ofisi Genel Müdürü İsmail es-Sevabite, İsrail işgal güçleri tarafından Şifa Hastanesi'ne baskın düzenlenmesinin bir savaş suçu olduğunu söyledi.
İsrail'in, Şifa Hastanesi'nin Gazze'deki direnişin sevk ve idare merkezi olduğunu ispat etmeye çalıştığını ancak bunda başarısız olacağını dile getiren Sevabite, "İşgal güçlerinin, hastaneye silahlar sokarak belirli şekilde düzenleyip görüntülerini çekeceği" tahmininde bulundu.
Sevabite, Şifa Hastanesi'ne ilişkin yaptıkları girişimleri, şöyle anlattı:
"Birkaç gün önce tüm uluslararası örgütlere ve Kızıl Haç'a Şifa kompleksindeki yaralıların kurtarılması için çağrıda bulunduk, ancak onlar yanıt vermeyi reddettiler ve kendilerini işgalin hedefleriyle aynı hizaya getirerek olup bitenlerin sorumluluğunu üstlendiler."
06.30
İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, X platformundan yaptığı paylaşımda, Şifa Tıp Merkezi'nin belirli bir bölümüne yönelik askeri operasyon yürütüldüğünü belirtti.
Adraee, operasyonun hastane içindeki vatandaşları, sağlık ekiplerini ve hastaları hedef almadığını öne sürdü.
Operasyon öncesinde hastane müdürlüğüne konunun iletildiğini dile getiren Adraee, operasyon öncesinde hastaneden hasta ve sığınanlardan boşaltılması yönünde çabaların gösterildiğine işaret etti.
Öte yandan Gazze'deki Sağlık Bakanlığı yaptığı açıklamada, söz konusu operasyonun başlatılacağına dair bilginin Şifa Hastanesi'ne verildiğini doğruladı.
SİLAH ATIŞLARI BAŞLADI
Al-Jazeera televizyon kanalı canlı yayında telefonla bağlandığı Şifa Hastanesi Müdürü Münir el-Berş, hastaneye yönelik silah atışlarının ve bombardımanın sürdüğünü belirtti.
El-Berş, "Şayet hayatta kalırsak, görevimizi sürdüreceğiz, şayet şehit olursak cennette buluşuruz." ifadelerini kullandı.
Hastane içinden canlı yayında telefon konuşmalarına katılan siviller, saldırılardan dolayı, pencerelerden uzakta hastanenin iç koridorlarında kalmayı sürdürdüklerini kaydetti.
"HER GÜN BİR HURMANIN YARISINI YİYORUM"
Al-Jazeera'nın hastaneden kesintisiz süren telefon bağlantısına katılan Ahmed adlı bir sivil vatandaş, spikerin "yeme içme konusunu nasıl yapıyorsunuz" şeklindeki sorusuna karşılık, "Yanımda birkaç hurma var her gün bir hurmanın yarısını yiyorum." şeklinde cevap verdi.
Daha önce Sağlık Bakanlığı Facebook sayfasına yazan Bakanlık Sözcüsü Eşref el-Kudra, "İsrail işgali, iki saat boyunca şiddetli bombardıman ve yoğun silah atışlarını sürdürerek, Şifa Tıp Merkezi'ni dört bir yandan kuşattıktan sonra burada bulunan herkesi ölüm çemberine sokuyor." ifadesini kullandı.
Kudra, Şifa Hastanesi içinde 1500 kişilik sağlık ekibi ve 7 bin kadar sığınmacı olduğuna dikkat çekti.
06.00
Karayip ülkesi Belize, Gazze Şeridi'nde devam eden saldırılar nedeniyle İsrail ile diplomatik ilişkileri kestiğini duyurdu.
Karayip ülkesi Belize hükümetinin internet sitesinden yapılan açıklamada, İsrail'in ateşkes çağrılarını kabul etmemesi ve insani yardım malzemelerinin girişine engel olması nedeniyle bu kararın alındığı bildirildi.
Gazze'de devam eden insani drama dikkat çekilen açıklamada, "Taleplerimize rağmen İsrail, uluslararası insan hakları ihlallerine son vermedi aynı zamanda Gazzelilerin acısının hafifletilmesi için yardım ekiplerinin girişine de müsaade etmedi. Bu sebeple bir dizi tedbir uygulamaya karar verdik." ifadeleri kullanıldı.
Bölge basınında çıkan haberde, Belize'nin Tel Aviv Büyükelçisinin geri çekilmesi ve İsrail'in de Belize'deki tüm diplomatik faaliyetlerinin sona erdirilmesi için talepte bulunacağı belirtildi.
05.00
Gazze'deki Sağlık Bakanlığının Facebook sayfasında yazan Bakanlık Sözcüsü Eşref el-Kudra, İsrail güçlerinin hastaneyi şiddetli bombardımana ve yoğun silah atışlarına maruz bıraktığını ifade etti.
"İsrail tankları hastanenin kapısında duruyor." diyen Kudra, şunları kaydetti:
"İsrail işgali, iki saat boyunca şiddetli bombardıman ve yoğun silah atışlarını sürdürerek, Şifa Tıp Merkezi'ni dört bir yandan kuşattıktan sonra burada bulunan herkesi ölüm çemberine sokuyor."
Kudra, Şifa Hastanesi içinde 1500 kişilik sağlık ekibi ve 7 bin kadar sığınmacı olduğuna dikkat çekti.
04.00
Hamas'tan yayımlanan açıklamada, ABD'nin Gazze'deki hastanelerin Hamas tarafından kullanıldığı şeklindeki İsrail iddialarını benimsemesi kınandı.
Hastanelerin kendileri tarafından kullanıldığına dair iddiaların reddedildiği açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Pentagon ve Beyaz Sarayın Gazze'deki hastanelere ilişkin açıklaması (Hamas'ın kullandığına dair iddiası) ABD'nin işgal güçlerine daha fazla katliam yapması ve halkımızın topraklarından tehciri için baskı, Gazze Şeridi'ndeki hastanelere vahşice katliamların artması için bir yeşil ışıktır.
İşgalcilerin ve müttefikinin, Gazze Şeridi'nde toplu soykırım savaşından direk sorumluluğu taşıyan Washington'un müttefiki olduğu İşgalcilerin yalan anlatılarının doğruluğunu tespit için Birleşmiş Milletler'e bir komisyon kurup, tüm hastaneleri dolaşmaları ve incelemelerde bulunmaları yönündeki çağrımızı yeniliyoruz."
03.00
Filistin Kızılayından yapılan yazılı açıklamada, İsrail ordusunun çevrede devam eden bombardımanının, içeridekilere ateş açmasının, elektriğin tamamen kesilmesinin, su ve yiyeceklerin tükenmesinin, hastanedeki herkesin hayatını tehdit ettiği belirtildi.
Tüm bu nedenlerden dolayı Kudüs Hastanesinde tedavinin imkansız hale geldiği ve yaralıların, tıbbi malzeme, ilaç ve yakıt sıkıntısı çeken güneydeki hastanelere nakledildiği ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Zorlu ve tehlikeli bir gündü. Bugün, hastanenin başına gelen trajik durum nedeniyle Kudüs Hastanesinde mahsur kalan hastalar, onları aileleri ve sağlık ekiplerini tahliye etmeyi başardık. Tahliye, tıbbi ve insani yardım malzemelerinin hastaneye ulaşmasının engellendiği 10 günden fazla süren kuşatma sonrasında geldi."
02.00
İsrail Ordu Sözcüsü Daniel Hagari, düzenlediği günlük basın toplantısında İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıları hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Kassam Tugaylarının Gazze Şeridi'ndeki hastaneleri askeri amaçlarla kullandığını ileri süren Hagari, bu neden bölgedeki hastanelerin "uluslararası mahkemedeki özel korumasını kaybedeceğini" öne sürdü.
Hagari'nin bu açıklaması, 7 Ekim’den bu yana devam eden saldırılarda Gazze’de vurduğu hastanelerinin uluslararası koruma statüsünde olduğunun kabulü olarak algılandı.
01.00
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby, Hamas'ın Gazze'deki bazı hastaneleri kullandığına ilişkin iddialar hakkında açıklamalarda bulundu.
Kirby, farklı kaynaklardan, Hamas'ın Gazze Şeridi'nde bazı hastaneleri ve "altındaki tünelleri" saklanmak ve askeri operasyonlarını yürütmek için kullandıklarına dair istihbarat aldıklarını öne sürdü.
Kirby, söz konusu istihbarata göre Gazze'de aralarında Şifa Hastanesi'nin de bulunduğu bazı hastanelerin Hamas tarafından "saklanmak, askeri operasyonlarını yürütmek ve rehineleri tutmak" amacıyla kullanıldığını savundu.
Hastanelere havadan saldırıda bulunulmasını desteklemediklerini söyleyen Kirby, "Hastaneler ve hastalar korunmalıdır. Masum, çaresiz ve hasta insanların sadece hak ettikleri tedaviyi almaya çalıştıkları hastanede çıkan bir çatışma görmek istemiyoruz." ifadelerini kullandı.