Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, parti genel merkezindeki İl Başkanları toplantısında yaptığı konuşmada, cumartesi günü Adana’da olacağını belirterek, burada milyar dolarlık bir özel sektör yatırımının temel atma ve açılışını yapacağını söyledi. Dünyanın ciddi bir bocalama dönemine girdiği salgın sürecinde Türkiye olarak çarkları hiç durdurmayarak, yatırımları teşvik ederek, istihdamı koruyarak, kendilerini diğer ülkelerden ayrıştırdıklarını söyleyen Erdoğan, "Geçtiğimiz yıl tüm dünya küçülürken bizim büyümeye devam etmemiz, bu gerçeğin en somut ifadesidir" diye konuştu.
Ekonomi ve sanayide nice güzel gelişmelerin yaşandığını bildiklerini söyleyen Erdoğan, "Bu yılın ilk ve ikinci çeyreğindeki ciddi büyüme rakamları doğru istikamette gittiğimize işaret ediyor. Tabii birileri biz ne yaparsak yapalım, ülkemiz hangi güzel haberlerle sevinirse sevinsin, milletimiz hangi imkanlara kavuşursa kavuşsun, felaket tellallığı yapmaktan geri durmuyor. Yıllardır aynı yalanları, iftiraları, çarpıtmaları tekrarlamaktan bıkıp usanmayanların maskelerini gerekirse her seferinde tekrar tekrar indirmek mecburiyetindeyiz. Esasen hayatlarında bir defa bile milletle hasbi muhabbet etmemiş, devlet yönetmek nedir, uluslararası ilişkiler nasıl yürütülür bilmeyen, herhangi bir eserleri ve hizmetleri olmayan bu çarpık zihniyetlerin kestikleri ahkamların cehaletlerini ortaya sermekten öte bir kıymeti yoktur. Ama 'doğru yerinden kalkana kadar, yalan dünyayı dolaşırmış' gerçeğini de unutmamalıyız. Bizim söylenir söylenmez hakikat denizinde boğmadığımız her yalanın bir süre sonra büyüyüp ayağımıza dolaşması kaçınılmazdır" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, millete yaptıkları hizmetleri anlatmak için ellerinde günlerce, haftalarca, aylarca kullansalar bitmeyecek kadar malzeme olduğunu belirterek, "Bizim insanımız sürekli mavra yapanı, desteksiz atıp tutanı, yalanı gerçek ciddiyetiyle söyleyerek kendini güldüreni istihza ile de olsa bir süre takip eder. Ama günün sonunda tercihini daima eser ve hizmet siyasetinden yana kullanır. Biz eser ve hizmet siyasetinin gereğini yerine getirirken, milletimize özellikle bu siyaset orta oyuncularının gerçek yüzünü hatırlatmaktan da geri durmayacağız" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun anayasanın ilk 4 maddesine ilişkin sözlerini görüntüleriyle izlettiğini kaydeden Erdoğan, "Kılıçdaroğlu bu durumdan çok alınmış. Görüntülerdeki kişinin kendisi değil de ben olduğumu zannederek bir sağlık kuruluşundan rapor almam gerektiğini söylemiş. Aramızda doktor arkadaşlar varsa bu ruh halinin ne anlama geldiğini, neye işaret ettiğini gayet iyi bileceklerdir. Biz kimsenin işine karışmayız. Doktorların işine de karışmayız. Ama ortada hem CHP hem de ülke siyaseti açısından acilen müdahale edilmesi gereken, vahim bir durum olduğu da ortadadır. Bize düşen, ‘Allah şifa versin’ deyip kendi işimize bakmaktır" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu’nun enerji fiyatlarına ilişkin de değerlendirmelerde bulunduğunu anımsatan Erdoğan, "Avrupa başta olmak üzere dünyanın dört bir yanında, enerji fiyatlarının 2 katından 5 katına kadar arttığı bir dönemde biz kendi vatandaşımızı korumak için her türlü fedakarlığı yapıyoruz Bay Kemal. Sen nerede dolaştığının farkında değilsin. İzlemiyor musun televizyonları? Enerjide Avrupa ne alemde, dünya ne alemde görmüyor musun? Adamlar şu anda benzin bulamıyor, benzin. Bunları görmüyor musun? Amerika başta olmak üzere Almanya'sı, İngiltere'si şu anda akaryakıtta adeta müflis durumda, hepsini geçtik, şimdi kamyon şoförü bile bulamıyorlar. Salgın başladığından beri enerji sektöründe kamunun kontrolü altındaki fiyatları gerekirse sübvanse ederek, olabilecek en az seviyede tuttuk, tutmayı sürdürüyoruz. Enerji fiyatlarını etkileyecek uluslararası kontratları ülkemiz lehine en yüksek avantajları sağlayacak şekilde yapmak için yoğun bir gayret içindeyiz. Dünyada emtia fiyatları başta olmak üzere maliyetleri etkileyen her şeyin İkinci Dünya Savaşı'ndan beri görülmedik düzeyde arttığı bir süreçte biz ülkemizin en az sıkıntıyla bu dönemi atlatması için çalışıyoruz. Ülkenin de dünyanın da özellikle gerçeklerinden bihaber olanların kürsüden söyledikleri sözlerin ne bu tabloya bir faydası ne de herhangi bir anlamı vardır. Onlar konuşur, biz hizmet ederiz" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, işçi ve memurların toplu sözleşmelerde yapılan zamlardan memnun olduğunu kaydederek, "Enflasyonun yüzde 20'nin altında olduğu bir dönemde ortalama yüzde 30’lar düzeyinde yaptığımız artışlarla; çalışanın, üretenin, sabit gelirlinin yanında olduğumuzu çok açıkça ortaya koyduk. Tabii belediyeleri hırsızlık, yolsuzluk, ahlaksızlık, taciz, tecavüz iddiaları ile çalkalanan bir partinin çalışanlara verdiğimiz ücret artışlarını görmelerini, anlamalarını, takdir etmelerini beklemiyoruz. Ama hiç değilse bu rezilliklerin yaşandığı yerleri örnek göstererek ülkenin yönetimine talip olduklarını söylemekten vazgeçmelerinin kendileri için daha iyi olacağını da hatırlatmak istiyoruz. Dünyada uyuşturucu ile mücadelesi referans alınan cezaevlerinde en çok uyuşturucudan tutuklusu ve yükümlüsü bulunan bir ülkede hala bu tür ithamları dile getirmenin ardında başka niyetler olduğu da açıktır. Kamu görevlilerini tehdit ederek, çiftçiye, işçiye, emekliye, iş adamına, esnafa velhasıl toplumun her kesimine hakaret ederek, iktidara gelebileceğini sananları acı bir tebessümle takip ediyoruz. Kılıçdaroğlu, memurları tahrik etmek için diline 3600 ek gösterge meselesini dolamış, ha bire tekrarlayıp duruyor. Halbuki bu sözü veren biziz. Memur sendikaları ile yapılan son toplu sözleşmeye bu başlığı koyan da biz. Böylece verdiğimiz sözün hukuki alt yapısını oluşturmaya başlayan yine biziz. Önümüzdeki yılın sonuna kadar bu meselenin çözüleceğini bizzat muhataplarımıza beyan eden yine biziz. Öyleyse bu zat hala neyi konuşup duruyor? Doğrusu ben bunu bilmiyorum" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, çiftçilere sağladıkları destekleri anlatarak, "Türkiye, gelişmiş ülkeler dahil pek çok devletin gıda arz güvenliği konusunda endişe yaşadığı bir dönemde gayet rahat bir şekilde geleceğine bakabilmektir. Sadece tarımda değil, hangi alana el atarsanız atın, benzer tablolarla karşılaşacaksınız. Bu demek değil ki ülkemizde hiçbir sorun yok, her şey güllük gülistanlık. Yok böyle bir şey. Tabii ki sıkıntılarımız da var; ama bunların neler olduğunu da hangi sebeplerden kaynaklandığını da nasıl çözüleceğini de en iyi biz biliyoruz. Türkiye’nin imkanlarını bu ülkede yaşayan her bir bireyin emrine vermek için hazırlıklarını sürdürdüğümüz, en kısa sürede gerçekleştireceğimiz pek çok proje bulunuyor. Önümüzdeki günlerde milletimizle paylaşacak ve uygulamaya geçireceğiz" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2023’te milletin teveccühüne bir kez daha nail olarak Meclis’te ve Cumhurbaşkanlığı'nda yeniden sorumluluk üstlenmeyi başaracaklarını vurgulayarak, "Eğer karşımızdakilerin insafına kalırsak, bunlar bize Türkiye Cumhuriyeti'nin aynı haklara sahip vatandaşları olmamıza rağmen bırakın adil davranmayı, yağmurlu havada bir bardak su bile vermezler. Gözü de gönlü de başka yerlere çevrili bu yeminli ülke ve millet düşmanlarına hak ettikleri cevabı elbette her platformda vereceğiz. Ama bunu yaparken asla kendimizi onların seviyesine de düşürmeyeceğiz. Bizim tek sorumlu olduğumuz merci milletimizdir" ifadelerini kullandı.
Parti teşkilatına rehavete kapılmamaları uyarısında bulunan Erdoğan, "Benim sizden istediğim şudur. Şu gönüllere vurmak, gönüllere dokunmak bizim en büyük kazancımız olacaktır. Bize gurur, kibir asla yakışmaz. Biz tevazu ordusuyuz. Tevazu ordusu olarak bu yolculuğa devam edeceğiz. AK Parti’nin 20 yıllık geçmişinde bunun aksi hiç olmadı bundan sonra da olmayacak" dedi.