Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı'nda konuştu. CHP lideri Kılıçdaroğlu'nu sert bir dille eleştiren Erdoğan, erken seçim tartışmalarından 'Katarlı öğrencilere sınavsız tıp eğitimi' iddialarına kadar birçok konuya değindi.
Erdoğan'ın açıklamasından satır başları:
AK Parti'nin istişare kültürü olarak gördüğüm toplantılarda söz alan her milletvekilimiz özgürce düşüncesini ifade ediyor. Her hususu samimiyetle görüşme fırsatı buluyoruz.
Dünkü MYK'da da ifade ettim. Türkiye 2023'e yaklaştıkça partimize, ülkemize saldırıların artacağı anlaşılıyor. Muhalefet sıfatıyla ortada dolaşan bir parti Türkiye'nin önünü kesmeye yönelik kampanyaya ortak olmaktadır. CHP ahlaksız bir şekilde bizi hedef alıyor, ülkenin demokrasisine, geleceğine kastetmektedir. Dışarıdan aldığı sözleri bizzat kendileri ikrar ediyorlar. Kıyılar nasıl müsilaj tehdidi ile boğuşuyorsa, siyasette de bir müsilajla karşı karşıyayız. CHP'nin başını çektiği bu siyasi müsilaj her türlü yalanı, sosyal medya ağı ile milletimizin üzerine adeta yağmur gibi yağdırmaktadır. Burada sehven bilgi verme değil, bilinçli bir iftira, yalan hali, hatta stratejisi yürütülmektedir. Ortada klinik bir vaka söz konusudur.
Türkiye, CHP zihniyetinin yalan ve iftira zulmüne maruz kalmaktadır. Bunun adı da yalan terörüdür. Bunlara göre Cumhurbaşkanından başlayarak, bakanlarından milletvekillerine, bürokratından iş adamına kadar her kesim taammüden vatanına ihanet etmektedir. Herkes yolsuzluk yapmaktadır, herkes hırsızdır, herkes satılmıştır. Bizim bunca yalanı büyük bir keyifle ardı ardına sıralayan siyasetçi sıfatlı bu ruh hastasına ayıracak tek saniyemiz yoktur. Hukuk önünde hesap sorulacak hususların avukatlarımız vasıtasıyla takipçisiyiz. Diğer hususlarda ise diyoruz ki, CHP Genel Başkanı artık tıp ilminin, psikiyatrinin konusudur. Hakikat ile bağını bu derece koparmış insana doktorlar herhalde bir teşhis koyacaktır. Bize düşen Allah şifa versin demektir.
6 ay sonra erken seçim var biliyorsunuz değil mi? Haberiniz var. Yeni mi duydunuz? Bay Kemal öyle diyor. O diyorsa doğrudur. Şunu unutun. Bunlar adeta bir yalan makinesidir. Bu şekilde de bu yola devam edeceklerdir. Bir şeyi bilmeleri gerekiyor. Haziran 2023, Türkiye'nin seçim takvimidir. Cumhur İttifakı olarak kararımız budur. İlan ettiğimiz tarih budur. Siyaset ciddiyet ister.
Ne demişti? Kimse belediyelerden atılmayacak. Öyle demedi mi? Dedi. Peki, o günden bugüne belediyelerden personeller atılmaya başlandı mı? AK Partili olduğu zaman, ona zaten dayanması mümkün değil. Kapıya koyuyorlar. Gerek belediyelerin yan kuruluşlarında, gerekse memur statüsünde olanlar var. Acımasızca kapıya koyuyorlar. Bütün bunlar bile, hepimizin üzerindeki sorumluluğun ağırlığını göstermeye yeter de artar bile. Bunun için girmedik ev, dokunmadık yürek, kazanmadık gönül bırakmayacağız diyoruz ve yolumuza devam ediyoruz.
Biz, 19 yıldır ülkeyi eser ve hizmet siyaseti ile yönettik, yönetiyoruz. Bunlar ise iktidarlarını yıkım siyaseti üzerine bina etmeye kalkıyorlar. Gerçi, yıkım siyasetçi CHP'nin genlerinde var. 3 köprünün her birine de CHP karşı çıkmıştır. Bu ülkede yapılan ne kadar baraj, yol, havalimanı varsa CHP hepsinin önünü kesmeye çalışmıştır. Kanal İstanbul için aynı takozluğu yapmaya çalışıyorlar. Yatırımlarını çekmeye uğraştığımız ülkeye bile parmak sallıyorlar. Kredi verecek olursanız bunları ödemeyiz diyorlar. Deutsche Bank'a tehdit sallıyorlar. Bunlar daha şimdiden, devlet nedir, devlet yönetmek nedir, bunlardan haberleri bile yok. Uluslararası tahkim mekanizması var, bundan da haberleri yok. Biz iktidar olduk, bizden önceki borçlanmaları ödedik. Devlet budur da onun için. Hayal bile değil bunların iktidar olma süreci. Sadece Kanal İstanbul beyanları ile bile ne yasa, ne anayasa, ne devlet adabı tanımadıklarını ortaya koymaktadırlar. Biz Kanal İstanbul dedik, onların İstanbul için çok daha büyük bir proje önermesini beklerdik.
Türkiye bugüne kadar bunca esere nasıl CHP'ye rağmen sahip olmuşsa Kanal İstanbul Projesi'ne de aynı şekilde kavuşacaktır. Bu projeyi şehrin geleceğini kurtaracak bir eser olarak görüyoruz. Aynı zamanda İstanbul'a limanı ile ihracatımızı rahatlatacak yeni bir nefes borusu açıyoruz. Proje hazırlık aşaması bilimin ışığında titizlikle tamamlanan Kanal İstanbul'un ilk köprüsünün temelini atararak bismillah dedik. Kanalın kazısına da süratle başlıyoruz. Toplamda 500 bin kişilik şehirler, İstanbul'a ilave nüfus getirme değil, kentsel dönüşümde yaşanan sıkışıklığı giderme amaçlıdır.
Katarlıların üniversitelere sınavsız gireceği yalanını söyleyebilecek kadar alçalabilen bir kafa bulunuyor. Bu ne densizliktir, bu ne terbiyesizliktir. Bu ülkenin bizimle olan ilişkilerini bir kenara koyup kalkıp 'Katarlı öğrenciler sınavsız üniversiteye girecek' diyorsunuz. Tepeden tırnağa hepsi yalan. Bunlar yalan dersini özellikle alıyorlar. Kendi yanındakilere de aldırtıyor. Önlerine gelen haberlerin doğruluğunu araştırmaya dahi tenezzül etmiyorlar. Bu 12 ülkeyle aramızda 1994 yılından beri var olan Askeri Sağlık İşbirliği Protokolü'nün Katar'la da imzalanmasından ibarettir.
Kılıçdaroğlu'na inanan kendi tabanı bunu ne kadar devam ettirecek. Yaptıkları herhangi bir eser söz konusu değil. Herhangi bir yerde çeşmenin musluğunu açmaya gidiyor, adı açılış oluyor. Arıtma tesisi için temel atmama töreni yapıyorlar. Bunlar Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihine yeni yeni giriyor.
Türkiye yarın yeni bir döneme giriyor. İçişleri Bakanlığımız uygulama genelgesini dün yayınladı. Salgının sosyal ve ekonomik hayatımızdaki olumsuz etkilerini ortadan kaldıracak bir normalleşme dönemine adım atıyoruz. Bize düşen sağlık hizmetlerinden gıda tedarikine kadar tüm senaryolara hazır olmaktır. yarın başlayacak yeni dönemin ülkemize ve milletimize hazır olmasını istiyorum. Vatandaşlarımızdan tedbirleri elinden bırakmadan hayatlarını sürdürmelerini istiyorum.