Son dakika haberi: Rusya'nın Ukrayna sınırına doğru ilerlediği haberi dünyada ses getirdi. Açıklama ABD Dışişleri Bakanı Blinken'nden geldi. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg de Rusya-Ukrayna kriziyle ilgili, "Rusya’nın uçurumun eşiğinden dönmesi için çok geç değil” ifadelerini kullandı. Stoltenberg ayrıca Ukrayna'ya saldırı sistemi kurulamayacağını da açıkladı.
Bir televizyon programına katılan Blinken, Rusya’nın, Ukrayna sınırlarına konuşlandırılan bazı güçlerini çektiğine yönelik açıklamasını değerlendirdi. Blinken, “Rusya'nın dediği bir şey var. Bir de Rusya'nın yaptığı şeyler var. Güçlerinde herhangi bir geri çekilme görmedik. Ukrayna sınırları boyunca çok tehditkar bir şekilde olarak kalıyorlar. Söylediklerini uygularlarsa iyi olur. Ama şimdiye kadar görmedik.” dedi.
Rusya’nın çektiği küçük unsurları da anlamlı bir çekilme olarak nitelendirmediklerini kaydeden Blinken, “Burada sadece bu kuvvetlerin sınıra yakın bölgelerde kaldığını görmüyoruz aynı zamanda kritik birliklerin sınırdan uzağa değil, sınıra doğru hareket ettiğini görmeye devam ediyoruz. Yani görmemiz gereken tam tersi. Bu kuvvetlerin uzaklaştığını görmemiz gerekiyor.” diye konuştu.
Blinken, bir başka televizyon programında ise “olası bir saldırının öncüsü olabilecek güçlerin halen sınıra yakın bölgelerde kalmaya devam ettiğini gördüklerini” belirtti.
Rusya’nın birliklerini çekmesini memnuniyetle karşılayacaklarını ifade eden Blinken, Moskova ile diplomasiye hazır olduklarını ancak olası bir saldırıda Rusya'ya karşı atacakları adımların da hazır olduğunu vurguladı.
Blinken, Rusya Parlamentosunun alt kanadı Devlet Duması'nın, Ukrayna'nın doğusundaki Rus yanlısı ayrılıkçıların kurduğu sözde yönetimlerin tanınması için Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e çağrıda bulunulmasına yönelik kararına da tepki gösterdi.
Yaptığı yazılı açıklamada Blinken, "Kremlin'in bu kararı onaylaması, Rus hükümetinin, Ukrayna'nın Donbas bölgesinin Rusya tarafından kontrol edilen kısımlarının siyasi, sosyal ve ekonomik olarak Ukrayna’ya yeniden entegrasyonunu öngören Minsk anlaşmaları kapsamındaki taahhütlerini toptan reddetmesi anlamına gelecektir.” ifadelerine yer verdi.
Blinken, bu kararın yürürlüğe girmesinin, Ukrayna'nın egemenliğini ve toprak bütünlüğünü daha da baltalayacağını söyledi.
Bu kararın uluslararası hukukun ağır bir ihlali olacağına dikkat çeken Blinken, bunun aynı zamanda Rusya'nın krize barışçıl bir çözüm bulmak için diplomasiye devam etme taahhüdünün de altını boşaltacağını kaydetti.
Beyaz Saray, Rusya'nın hala Ukrayna'yı yanıltma operasyonları ya da uydurma bahaneler kullanarak işgal etme ihtimali olduğunu açıkladı.
Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki, düzenlediği günlük basın toplantısında, Rusya-Ukrayna gerilimine ilişkin açıklamalarda bulundu.
Psaki, Rusya'nın daha önce de yanıltma operasyonları ve uydurma bahaneler ürettiğini gördüklerini belirterek, "Ukrayna işgaline yol açabilecek yanıltma operasyonları ya da bahaneler olabilir. Rusya'nın her an Ukrayna'yı işgal edebileceği bir zaman dilimindeyiz." diye konuştu.
Rusya'nın Ukrayna'nın doğusunda toplu mezarlar bulduklarını iddia ettiğini anımsatan Psaki, bunun da işgal için kullanılacak bir uydurma haber olabileceğini savundu.
ABD'nin hala Ukrayna konusunda diplomasi kapısını açık bıraktığının altını çizen Psaki, bu konuda birçok kanaldan diplomatik temasları sürdürdüklerini kaydetti.
Psaki, Rusya'nın Luhansk'ı "bağımsız bir cumhuriyet" olarak tanıyacağı iddialarına ilişkin ise bu gerçekleşirse tüm seçeneklerin masada olduğunu vurguladı.
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Ukrayna-Rusya krizine yönelik açıklamalarda bulundu. “Rusya'nın uçurumun eşiğinden dönmesi için çok geç değil” diyen Stoltenberg, NATO’nun Rusya için bir tehdit olmadığını ifade ederek, diyaloğa hazır olduklarını belirtti.
Stoltenberg'in açıklamalarından satır başları şu şekilde:
Ne olacağını bilmiyoruz fakat şu ana kadar neler olduğunu biliyoruz. Nihai bir karar yok. Komutanlarımızdan bu yönde destek istedik, görüş bildirmelerini istedik. Yeni askeri birlikleri sevk edip sevk etmeyecekleri konusunda bizlere görüş bildirmelerini istedik.
Biz sahada Rusya'nın geri çekildiğini görmedik. Diplomatik çabalar mevcut. Rusya cephede gerilimi düşürmedi, geri çekilme görmedik. Güç kullanıma giderse Rusya büyük bedeli olacaktır. Askeri faaliyetlere karşılıklı şeffaflığa ihtiyaç var. Ukrayna'ya saldırı sistemleri kurma planımız yok.
Avrupa Birliği’nin mali olarak zor durumdaki Ukrayna’ya yardım etmek için öngördüğü mali yardım paketi, Avrupa Parlamentosu (AP) Strazburg Genel Kurulu tarafından oylanarak kabul edildi. Buna göre AP milletvekilleri Ukrayna’nın 2022’de dış finansman ihtiyaçlarını karşılamasına yardımcı olmak için 1,2 milyar Euro’luk makro-finansal krediye yeşil ışık yakmış oldu.
Konuya ilişkin olarak AP tarafından yapılan yazılı açıklamada, ‘’Parlamento, Komisyon’un Kiev’e ‘borçlarını ödemekte zorlanan AB komşu ülkeleri için acil bir kaynak olan makro-finansal yardım sağlama önerisini kabul etti. Destek iki taksitte ödenecek. 1.2 milyar Euro’luk kredinin yarısı, belirli ön koşulların yerine getirilmesi halinde Ukrayna’da istikrarı desteklemek için derhal verilebilir’’ ifadeleri kullanıldı.
AP tarafından kabul edilen teklifte, kredinin bir kriz durumunda hızlı destek ve ülkenin direncini güçlendirme işlevi gördüğü belirtiliyor. Paranın ödenmesi için ülkenin Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından oluşturulan bir makroekonomik programı uygulamada ilerleme göstermesi gerekiyor. Açıklamanın devamında ; ‘’Milletvekilleri, “çok partili parlamenter sistem ve hukukun üstünlüğü de dahil olmak üzere etkili demokratik mekanizmaların ve insan haklarına saygının güvence altına alınmasının” da ödeme için ön koşullar olmasını kabul edilen metne eklenmesini talep ettiler’’ denildi.
Söz konusu oylama AP Genel Kurulu oturumunda acil prosedür uyarınca oylanan karar, 598 lehte, 55 aleyhte ve 41 çekimser oyla kabul edildi. Ukrayna’nın dış finansmanı, Rusya’nın askeri tehdidi ve COVID-19 salgını sonrasında kötüleşen ekonomik durum nedeniyle zor günler geçiriyor.
ABD Başkanı Joe Biden ve Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Ukrayna gerilimi konusunda bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi.
Beyaz Saray'dan yapılan yazılı açıklamaya göre, Biden ve Scholz yaptıkları telefon görüşmesinde Rusya ve Ukrayna liderleri ile son dönemde yaptıkları görüşmeleri ele aldı.
Ukrayna'nın egemenliği ve toprak bütünlüğüne taahhütlerini yineleyen Biden ve Scholz, Rusya'ya yönelik diplomasi ve caydırıcılık çabalarında transatlantik koordinasyonun ve Rusya'nın Ukrayna'yı işgal etmesi durumunda NATO'nun doğu kanadının güçlendirilmesinin önemine işaret etti.