Son dakika: 14 Mayıs seçimlerine 39 gün kaldı. Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Habertürk TV'deki Olaylar ve Görüşler Özel canlı yayınında Serap Belet ve Kürşad Oğuz'un gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
Millet İttifakı olarak şu anda çalışıyoruz, çalışacağız. Türkiye açısından çok önemli bir seçim. İçine düştüğü durumdan kurtulması lazım. Kucaklaşan, ayrıştırmayan bir anlayışa ihtiyacımız var bunun için çalışıyoruz. 6 lider ortak mutabakat metnini hazırladık. 2 bine yakın madde başlığı hazırladık ve açıkladı. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bu kadar kapsamlı hazırlanan bir rapor. İlk haftada, ayda ne yapacağız hepsi hazır. Hepsi burada var neler yapılacak.
Deprem bölgesiyle ilgili kanun teklifi hazırladık. Biz iktidar olacağımızda deprem bölgesini bir bütünlük içinde ele alacağız. Bölgeyi önemli bir üretim üssü haline getireceğiz. İnsanlar buraya gelecek ve çalışacak, büyük bir istihdam sağlanacak.
Biz diğer partilere göre politika oluşturmuyoruz. Bu ülkeyi en geç 1 yıl içinde rahat nefes alır hale getireceğiz, 3 ay içinde vize sorununu gidereceğiz. Her vatandaş Avrupa Birliği'ne vizesiz girebilecek. Vizeyi kaldıracağız gerekli düzenlemelerin tamamını yapacağız.
Oran bazında bir çalışma yok, uygar insanlar gibi konuşuyoruz, tartışıyoruz. Oturup çalışacağız. Gerekçelerini ifade ediyoruz. Kurmaylarımız kendi aralarında konuşuyor sonra biz genel başkanlar konuşuyoruz. Parlamentoda da çoğunluğu sağlayacağız, cumhurbaşkanlığını da kazanacağız.
Kemal Kılıçdaroğlu, "Muharrem İnce'ye görüşmenizde teklif yaptınız mı?" sorusuna "Orada değil ama teklif yapıldı. 14 Mayıs öncesi de sonrası da dahil olmak üzere. Bir teklif yapıldı ama üzerinde uzlaşılamadı. O gün buluştuğumuzda ise bir teklif olmadı. Bana göre biz üzerimize düşen görevi yaptık. Karşı tarafı suçlamam herkesin iradesine saygı duymam gerekiyor. Muharrem Bey bizim grup başkan vekilliğimizi yaptı haksız bir eleştiri yapmak istemem. Büyük bir ihtimalle 4 adayla gidilecek. Birinci turda bu iş biter. " yanıtını verdi.
Son olarak emekli ikramiyelerini asgari ücret seviyesine çıkarma ve Kurban Bayramı'nda 15 bin TL ödeme vaadiyle gündem olan Kılıçdaroğlu, canlı yayında bu konuya da değindi. Kılıçdaroğlu, "Emekliye 2 maaş verilsin dediğimde 'siz istismar ediyorsunuz' dediler. Sonra ne oldu? Emekliye 2 maaş ikramiye verdi mi, verdi. Ne kadar verdi, uzun süre artırmadı. En son 100 lira artırdı. Şimdi biraz daha artırdı. Emekliye asgari ücret kadar verilecek dedim 2015'te. Yine aynı şeyi söylüyorum. Hesabını kitabını kuruşu kuruşuna yaptım. Şimdi yatmayan asgari ücret farkıyla birlikte Kurban Bayramı'nda 15'er bin TL emeklilerin hesaplarına yatıracağız. Bunlar iktidar olmadan önce emeklinin aldığı aylık asgari ücretten fazlaydı. Şimdi açlık sınırının altında, emekliyi bu hale getirdiler. Ben o aylıklarının tamamını her bir emeklinin hesabına yatıracağım. Görecekler Bay Kemal sözünden dönmez." ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu açıklamalarını şu şekilde sürdürdü:
"5'li çeteler benim Cumhurbaşkanı adayı olmamı asla istemedi. 418 milyar doları götürenler, kul hakkı yiyenler, yolsuzluk yapanlar asla istemediler. Engel olmak istediler. Bunların para gücü var, imkanları var, herkesi satın alacaklarını düşünüyorlar. Allah şahittir ne onların paralarına ne 1 centine ne 1 kuruşuna asla ihtiyacım var. Sarayda değil Çankaya'da yaşayacağım. Sade hayat yaşayacağım. Hayalim, hiçbir çocuğun yatağa aç girmemesi. Akdeniz havzasının en güçlü olacak bir ülke. Bunu yaratacağız, hiç endişem yok. Zengin, güçlü, sözü dinlenen, teknolojiye imza atan Türkiye. Para var bizde. O 418 milyarın nerelere gittiğini çok iyi biliyorum. Yurt dışında hukukçularla görüştüm. Kimin parası hangi bankada? Kuruşu kuruşa biliyorum. Belediye başkanlığı yapanlar ve yapmış olanlar dahil. O paraların tamamını getireceğiz. Yurt dışında kimin parası
hangi bankada kuruşu kuruşuna biliyorum, belediye başkanlığı yapmış insanlar da dahil. O ayrıntıyı da vereyim. Yapanlar ve yapmış olanlar da dahil. Nerelerde neler yaptıklarını, kimleri satın aldıklarını çok iyi biliyorum. Yeri zamanı gelir, onları açıklarız. "
"Seccade olayı o kadar çok anlatıldı ki. İsmail Müftüoğlu Bey, eski Adalet Bakanı, bir platformun yöneticisi. Bir iftar yemeği verdi. Orada akademisyen insanlar vardı. Güzel bir iftar yaptık, dualar okundu. Arkasından konuşmalar yapıldı. Lokantanın iç bölümüne geçildi. Orada fotoğraflar çekildi. Yerde seccade olduğunu fark etmedim. İsmail Bey de fark etmedi. Kendisi Milli Selamet Partili eski Adalet Bakanı. Bir yanlışımız vardı orada, fark edemedik. Biz politikacılar yere çok az bakarız. Hep karşıya bakarız. Koruma uyarır 'Efendim kaldırım var, çukur var' diye. Gelen kişilerle fotoğraf çektirdik. Eleştiri gelebilir. Kalkıp da bir suçlama yapmak istemem. Ben samimi bir Müslümanım. Tuzak, komplo diyenler oldu. O gerçeği bir gerekçeye sığdırmam bana yakışmaz. Ben samimi Müslümanım. Herkesin inancına, kimliğine saygı duyarım. Benim kalkıp da onu gerekçelendirip başka bir şeylerle örtmeye çalışmam olmazdı. Evet bunu samimi Müslümanlara sığınıyorum. Bir eksiğimiz, yanlışımız vardı evet doğru."
"İktidar Adıyaman Samsat'a gitti mi? 7 yıl önce deprem oldu. 7 yıldır konteynerde kalan var. 7 yıldır Samsat'ta hala konteynerde kalan, evleri yapılmayan aileler var. Şimdi tamamını 1 yılda mı yapacağız diyorlar? Tamamı yapılır, biz yapacağız. 7 yıldır gerçeği orada. Biz tamamını yapacağız, kuruş alınmayacak. Güçlendirme yapacağız, kuruş alınmayacak. 1 milyona yakın binanın ya yeniden yapılması ya da güçlendirilmesi lazım. Nasıl yapacaklar? Çıkıp anlatsınlar. Kaç ay geçti? Temel attılar, gördük temellerini. Biz hepsini depreme dayanıklı yapacağız hepsinin sözünü veriyoruz. 1 kuruş almadan anahtarı teslim edeceğiz. Ondan sonra gel helalleşelim kardeşim, devlet olarak kabahatimiz oldu, kusurumuz oldu diyeceğiz."
"Yanlış yaptığımı düşünmüyorum, ben de insanım, hatam da olabilir. Varsa bir şey sayın Ağıralioğlu gelir Ramazan'dan sonra, oturur konuşuruz. Siyaset kavga etme alanı değil, uzlaşma kültürüdür. Benim fark etmediğim eksiğimi de görmüş olabilir."
"HDP'ye bakanlık verilmesi gibi bir şey yok. Bu konuları zaten konuşmadık. Birileri kalkıp kendisine göre bir şey söylüyor. Biz ittifak bir aradayız görüşüyoruz. Terörden hepimiz şikayetçiyiz. Mutabakat metnine zaten bunu yazdık. 'Millet İttifakı teröre destek veriyor' algısını yaratabilir miyim, yok efendim öyle şey. Biz bölgede de terörün olmamasını istiyoruz. Türkiye, İran, Irak, Suriye bir araya geleceğiz. Terörden arındıracağız. Komşumuzda da terör olmayacak; çünkü bize sıçrayabilir. Ortadoğu halkları da terörden şikayet ediyor. O bölgeden terörü temizlemek zorundayız. Türkiye bu bölgenin dominant ülkesi. Türkiye'yi bütün Akdeniz'de en güçlü ülke haline getireceğiz. Samandağ'dan Mersin'e bütün Akdeniz'in en güçlü merkezi haline getireceğiz, üretim üssüne döndüreceğiz."
"5 yıl içinde İstanbul'un nüfusu 2,5 milyon azalacak. İnsanlar buraya gelecek. Deprem bölgesini kapsayan 11 ili özel teşvik yasasını, ki yasa taslağını ittifak olarak Meclis'e sunduk. O yasa teklifimizi odalara göndereceğiz. Bunlar sadece ev yapacağız diyorlar. Bölge elden gidiyor. Ticaret, ekonomi nasıl? İnsanlar kenti terk etti, nasıl gelecek. Bunları düşünmüyorlar, günlük yaşıyorlar. Uzmanlarla oturup konuştuk, hangi avantajları sağlayacağız. İnşaatlar bittikten sonra bu fabrikalar ne olacak? Ortadoğu'ya ihracat yapacak. Vallahi de billahi de nasıl yöneteceklerini bilmiyor. Bir deprem oldu Türkiye buradan daha güçlü ayağa kalkabilir."
"2015'te ne dediysek bugün de aynı şeyi söylüyorum. İnsanların hayatında çok şey değişecek. İnsanlar evlerinde rahat oturacak, mutfaklar şenlenecek. Hemen kısa sürede değil. Ama kısa sürede 6 ay içinde rahatlama, ferahlama olacak. Herkes biraz 'şu anda iyi yönetiliyoruz' diyecek. Eleştiri geldiğinde saygıyla alacağız. Önce bir hasar tespit komisyonu kuracağız. Şu anda devletin geliri, gideri nedir bilmiyoruz. 15 gün içinde bize Türkiye'nin bütün yükümlülükleri, Avro, Dolar yükümlülüğümüz nedir? 5'li çeteye ne ödeyeceğiz?"
"Sağlıklı karar vermenizin temel yolu veriye dayanır. Biz bunun hepsini yapacağız. Ortak mutabakat metninde ilk yapacağımız işlerden biri budur dedik. Ekonomik sosyal konseyi hemen oluşturacağız. İşçiler, iş dünyası, sanayi, ticaret erbabını çağıracağız. Bunu yapacağız. Süratli şekilde devlette liyakatı sağlayacağız. Devletin içinde son derece nitelikli ve saygın insanlar var ama bir köşeye atılmışlar. Her şeye hazırlıklıyız. Merkez Bankası'nı bilen iç ve dışarıda güven veren bir kişiyi getireceğiz."
"100 bin öğretmen ataması yapacağız Cumhuriyetin 100. yıldönümünde. Köylerde okul açacağız. Köylerde sadece öğretmen olmayacak, imam olacak, hayvancılık yapılıyorsa veteriner olacak, ziraat mühendisi, teknisyeni olacak. Köyler boşaldı. Köylerde yaşayan bütün genç ve kadınların SGK primini devlet ödeyecek.
"Türkiye zengin ülke. Nerede kaynak yok? Tasarrufa gidersiniz. 300 milyar dolar temiz para getireceğim bu ülkeye. Temiz para, uyuşturu baronlarının parası değil. Öyle IMF git yalvar yakar değil. Onlar bize gelebilir miyiz diyecekler. Evet gelebilirsiniz, şu yatırımı yapıyorsa. İstihdam yaratıyorsa gel kardeşim. Samandağ'dan Mersin'e kadar olan bölgeyi Akdeniz'i en güçlü katma değerini üreten bölge haline getireceğiz. Anadolu'da Yozgat, Çankırı'da fabrikanız var diyelim. Limana taşıdığınızda lojistiği tüm masrafları biz karşılayacağız."
"Hiçbirisi geriye gitmez. Erdoğan damadının işyerine gitmeden önce ben gittim. İHA-SİHA'ların merkezine ben gittim. Teşvik eden benim. Ekibiyle oturan konuşan benim. Çok güzel bir ekibi var. Onları yüreklendiren benim. Savunma sanayine niye karşı çıkayım? Türkiye zaten savunma sanayinde güçlü olmak zorunda. Niye F-35 planının dışına çıktı? Niye oradaki paralarımızı geriye alamadılar? Hani dünya lideriydi beyefendi? Savunma sanayinin 1970'lerde çıkmış gizli kararnamesi var bende. Siz bu sanayiye önem veriyorsunuz, bu ülke 2018'de tank yapacaktı. Tank palet fabrikasında 5 ayrı tank üretilirdi. Tank palet fabrikasını toplarını Kırıkkale'de Aselsan, Roketsan işbirliği ile yapıldı. Tamamı başarılıydı. Bir gece çıktılar hayır siz yapmayacaksınız dediler. Katar'a satıldı. İHA yapıyorsun gurur duyuyorsun, biz de gurur duyuyoruz. Daha fazla destek devam edecek. Aselsan'ın içi boşaldı. Önemli savunma sektörü. Bütün çalışanlar Avrupa'ya gitti. Oralarda yaşanan tabloyu kaç kişi biliyor? Orada çalışan namuslu insanlar burada önümüzü kesiyorlar diyor. Hepsinin önünü açacağız."
"6 lider karar aldık. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemine geçince partiyle ilişkimizi keseceğiz. 6 liderin ortak kararı bu. Ben de o karara doğal olarak uyuyorum."
"Hem içeride hem dışarıda seçim güvenliği konusunda yaklaşık 1 yıl çalışıyoruz. İllerden gelen her bir seçmen sandıkta görev yapacak olan arkadaşlarımızın listesiyle ilgili olarak tek tek telefon ediliyor. Hangi sandıkta görevli olduğu soruluyor, eğitim veriliyor. Onlar sandık başında görevli olacak, ayrıca gönüllü arkadaşlara müşahit kartı vereceğiz. Gönüllüleri de görevlendireceğiz. Büyük metropollerde barolar her okulda bir avukatı bulunduracak. Uyuşmazlık çıktığında müdahil olacak. Tek isteğim vatandaşlarımız sandığa gitsinler, oylarını kullansınlar. Elinizi vicdanınıza koyun, oyunuzu öyle kullanın. Kul hakkı yemeyen, bu ülkeye hizmet edecek olan insana oy verin. YSK'dan gelen her veri ekibimiz tarafından tek tek kontrol ediliyor. Çok güçlü bir dijital alt yapımız var. Listelerde hata varsa bildiriyoruz ve YSK düzeltiyor."