Son dakika: İsviçre'den Türkiye aktarmalı olarak İsrail'e giden yolcu uçağında iddiaya göre bankacı olarak çalışan 64 yaşındaki Claude T., 26 yaşındaki hostes Yelda Y.'nin etek altı fotoğrafını çekerken yakalandı. Claude T., patlayan telefon flaşıyla yakayı ele verirken, Yelda Y. savcılığa başvurdu.
11 Şubat'ta yaşanan iğrenç olay sonrası İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı'nda gözaltına alınan Claude T., suçlamayı kabul etmeyip kameranın kendiliğinden açıldığını söylemiş ve 150 bin lira güvence miktarını 10 gün içinde yatırma şartıyla serbest bırakılmıştı.
Sabah Gazetesinde yer alan habere göre; hakimliğin belirlediği güvence miktarını yatıran Claude T., hakkında yürütülen soruşturmayla ilgili çıkan haberler sonrası harekete geçti. Hem İsviçre hem de İsrail vatandaşı olan bankacı, avukatı aracılığıyla İstanbul Anadolu Sulh Ceza Hakimliği'ne başvurarak olayla ilgili internette yer alan haberlerin kaldırılması için 'erişimin engellenmesi' talebinde bulundu.
Avukatı aracılığıyla Hakimliğe ilettiği dilekçede Claude T., haberlerde yazılan iddiaların asılsız olduğunu ve şikayetçi Yelda Y.'nin de 21 Şubat 2022 tarihinde şikayetinden vazgeçtiğini iddia etti.
Claude T.'nin dilekçesinin devamında kişilik haklarına, şeref ve saygınlığa yönelik saldırı niteliğindeki ifadelerin bütün dünyanın kolayca ulaşabileceği internet mecrasında yanlış algıya sebebiyet verdiği ve meydana gelen olayın haberlerde saptırılarak anlatıldığı aktarıldı. Ayrıca dilekçede oldukça fazla sayıda Türk nüfusunun yer aldığı İsviçre'de yaşayan Claude T.'nin çıkan haberlerde kimlik bilgilerinin, bankadan çalışıyor oluşunun ve yaşına ilişkin bilgilerin yer almasından dolayı kamu nezdinde direk olarak hedef gösterildiği belirtilerek olayla ilgili haberlere erişim engeli getirilmesi talep edildi.
İsviçreli bankacının avukatı aracılığıyla ilettiği dilekçedeki talebini değerlendiren Hakimlik ise konuyla ilgili internette yayımlanan haberlerin kaynağı olan web sitesini üzerinde yapılan araştırma neticesinde talebe konu haber içeriğinde hakaret ve kişinin onur, gurur ve saygınlığını rencide edecek sözlere yer verilmediğini açıklandı.
Hakimlik, söz konusu haber içeriğinin Anayasal güvence altında bulunan 'Haber alma-verme, yorum ve eleştiriyle ifade, ifadeyi açıklama hürriyetleri' kapsamında kaldığını, talep eden hakkında kişilik haklarını ihlal eden unsura rastlanmadığını ve talep eden vekilinin iddialarının soyut ve dayanaksız kaldığı gerekçeleriyle talebin reddine karar verdi.