'Son sözümüz Taksim'e benzemez'

MHP lideri Bahçeli, Taksim protestoları üzerinden çözüm sürecini eleştirdi. Taksim adı, Türkiye'nin taksimi noktasında gelişiyor" diyen Bahçeli, "Son sözümüz Taksim'e benzemez" ifadesini kullandı.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, çözüm sürecine sert ifadelerle yüklendi.

Gezi Parkı protestolarını örnek gösteren Bahçeli, "Son söz söylenmemiştir. Son sözümüz Taksim'e benzemez" ifadelerini kullandı.

Bahçeli, Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen Kahramanmaraş Kültür Günleri'nde stantları gezip satıcılarla sohbet etmesinin ardından basın mensuplarına açıklama yaptı.

Taksim Gezi Parkı ve Topçu Kışlası ile halkın yaklaşık 11 yıllık AK Parti iktidarına yönelik öfkesini çağdaş yöntemlerle dillendirdiğini savunan Bahçeli, bunun yanında bazı konuların gözden uzak tutulduğunu söyledi.

Reklam
Reklam

Bahçeli, iktidarın, Taksim ile meşgul olduğu kadar başlattığı çözüm sürecinin aşamaları üzerindeki hassasiyetini de devam ettirmesi gerektiğini belirterek, "Ancak sayın Başbakan toplumdan bunu saklayarak zannediyorum çözüm sürecinin sonucunu da Türkiye'nin bu kaos ortamında almak niyeti taşımaktadır. Bunun için çok dikkatli olmak gerekiyor. Bu geri çekilme süreci henüz tamamlandı mı, tamamlanmadı mı Bu konuda milletimizin bir bilgisi yoktur. Daha sonra geri çekilme sürecinin yasal yönden alınacak tedbirlerle düzenlenmesi, yeni anayasada PKK taleplerinin karşılanması noktasındaki konularda da milletimizin haberi yoktur" diye konuştu.

'TAKSİM OLAYLARI KADAR İNCELENMELİ'
Terör örgütü lideri Abdullah Öcalan'ın talimatıyla başlatılmasının ardından, Ankara ve Diyarbakır'da düzenlenen konferans metinlerinin Öcalan tarafından hazırlandığını ileri süren Bahçeli, Kuzey Kürdistan konulu konferansın sonuç bildirgesinin de Taksim olayları kadar incelenmesi gerektiğine dikkati çekti.

Bahçeli, "Taksim adı gerçekten, Türkiye'nin taksimi noktasında gelişme göstermektedir" diyerek, şunları kaydetti:

Reklam
Reklam

"Türkiye'nin üniter ve milli devlet yapısını ortadan kaldıracak hain faaliyetlerle toplumun dikkatini çekmek ve bir milli mutabakat seferberlik ölçeği içerisinde bu konuyu kökünden kazımak lazımdır. Kimse milleti aldatmasın. Kimse üçüncü dönemi tamamladık, dördüncü döneme talibiz demesin. Kimse hakkı olmadan cumhurbaşkanlığına talip olmasın. Türkiye'yi bölmeye araç olarak kullanılacak bir başkanlık sistemi kavramı, onun yanında bir özerklik, onun yanında federal ve sonunda da adını koydukları Kuzey Kürdistan gibi bağımsız devlet hayallerinden vazgeçilmelidir. Son söz söylenmemiştir. Son sözümüz Taksim'e benzemez."

Anahtar Kelimeler: