Yaşamımızın olumsuz bir parçası olan stres birçok hastalığın da tetikleyicisi. Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Tülin Kendir Koçak, “Reflü, mide asidinin yemek borusuna geri kaçması sonucu ortaya çıkan bir rahatsızlıktır. Mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçması, yanma hissi, hazımsızlık ve diğer rahatsız edici belirtilere yol açabilir. Stres altındayken de vücut, mide asidi üretimi artırır. Bu da mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçma riskini artırabilir. Stres vücutta kas gerilimine neden olabilir. Yemek borusunu çevreleyen kasların gergin olması, mide içeriğinin geri kaçma olasılığını artırabilir” dedi.
Beslenme alışkanlıklarının reflü üzerindeki etkilerinden bahseden Koçak, “Stres altında olan kişiler genellikle sağlıksız beslenme alışkanlıklarına yönelebilirler. Fast food, yağlı ve baharatlı yiyecekler reflüyü tetikler. Stres sindirim sisteminin normal çalışmasını da etkileyerek bağırsak sağlığını bozabilir. Bu da mide boşaltım hızını artırarak reflü riskini artırabilir” ifadelerini kullandı.
Stresi azaltmanın ve stresle başa çıkmanın reflü yönetiminde etkili bir strateji olduğunu belirten Uzm. Dr. Koçak, “Egzersiz yapmak, stresi azaltmanın en etkili yollarından biridir. Günlük olarak yapılacak yürüyüşler, yoga veya spor aktiviteleri vücudu dengelemeye yardımcı olabilir. Dengeli ve sağlıklı bir beslenme düzeni, vücudun ihtiyaç duyduğu besinleri almasını sağlayarak stresle mücadelede oldukça etkilidir.
Meditasyon, derin nefes egzersizleri, gevşeme teknikleri gibi stres yönetimi teknikleri öğrenerek günlük stres azaltılabilir. En önemli şeylerden biri de uyku. Yeterli ve düzenli uyku, vücudun dinlenmesini sağlayarak stresle mücadelede önemli bir rol oynar. Sağlıklı bir yaşam tarzı, dengeli beslenme alışkanlıkları ve stres yönetimi ile reflü sorunu kontrol altına alınabilir ve yaşam kalitesi artırılabilir” diye konuştu. (DHA)