**Hükümet, sosyal yardım ve yeşil kartta ‘disiplini' sağlayacak olan iki projesini de seçim sonrasına erteledi.
**
Sosyal Güvenlik Kurumu'nun (SGK) bu yılın sonunda yeşil kartı devir alması ve yeşil kart verilmesinde merkezi test kriterlerinin uygulanması öngörülüyordu. Yeşil kart sistemindeki bu değişikliğe hükümetin seçim öncesi sıcak yaklaşmadığı kulislerde de dile getiriliyordu.
TBMM'de hafta başında bir yasa teklifine eklenen tek maddelik düzenlemeyle, yeşil kartın SGK'ya devri 2012 yılına, yani seçim sonrasına bırakıldı. Sosyal yardım sisteminin tek bir elde toplanması ve yardımlara üst sınır getirilmesiyle ilgili olarak hazırlanan yasa taslağı ise son dönemde sessiz sedasız gündemden kalktı. Sosyal yardımlarda yasal değişiklik, hükümetin bir önceki dönemde seçim vaadiydi. Ancak yaklaşan seçimler ve hiçbir kurumun yardım dağıtma yetkisinden vazgeçmek istememesi bu sonucu doğurdu.
Sosyal yardımdan da ses yok
Sosyal güvenlik reformu gereği, bu yılın son çeyreğiyle birlikte yeşil kartta inisiyatifin Sağlık Bakanlığı'ndan Sosyal Güvenlik Kurumu'na geçmesi ve yeşil kartın aşamalı olarak kaldırılması gerekiyordu. SGK'ya devirle birlikte, mali durumu yetersiz görülenlerin primleri devlet tarafından ödenecek ve bu kişiler de genel sağlık sigortalı olacaktı. Böylece yeşil kartla ilgili yıllardır sürdürülen suiistimal iddiaları da gündemden düşürülecekti.
Sosyal güvenlikte ‘popülizm' iddialarını beraberinde getiren bir diğer erteleme ise sosyal yardımlarda yaşandı. Sosyal güvenlik reformunun temel ayaklarından biri olarak, sosyal yardımlarla ilgili çerçeve bir düzenleme yapılması gerekiyor. Bu kapsamda Sosyal Güvenlik Kurumu bünyesinde Primsiz Ödemeler Genel Müdürlüğü de kuruldu. Bu müdürlük tüm sosyal yardımları bünyesinde toplayacak ve bir disiplin içinde yardım dağıtımını gerçekleştirecekti. Konuyla ilgili olarak geçen yıl bir yasa taslağı da hazırlandı. Hazırlanan taslak, yardım verilecek kişiler için bir yardım tavanı belirlenmesini ve kişilerin objektif kriterlere göre seçilmesini öngörüyordu. Ancak yardımla ilgili yetkilerini bırakmayan istemeyen kurumların baskıları ve seçimin yaklaşması sonucu, söz konusu çalışmalar da rafa kalktı. (Referans)