'Kararı bir tek üyeler ve Etik Kurulu bilmeliydi ama 2 gün önce basında yayımlandı. Haber gazeteye üflenince dibe vuran kağıtlar tavan yaptı. SPK incelemeli' diyen ünlü TFF'yi istifaya çağırdı.
[
MYNETSPOR'U FACEBOOK'TAN TAKİP EDİN](http://www.facebook.com/spormynet)
İşte Ünlü'nün kamuoyunun yakından takip ettiği soruşturmayla ilgili anlattıkları:
Federasyon yaptığı açıklamada diyor ki "Gizliliği çiğneyemeyiz!" Ama çok net olarak gizliliği kendileri çiğnediler. Ne yaptılar? Bugüne kadar savcılık soruşturma dosyasında ifadesi alınmamış adı geçmemiş, bilinmeyen birkaç kişiyi ki bunlardan biri Hikmet Karaman'dı bildiğim kadarıyla PFDK'ya sevk ettiler. Bu kişiler hakkında soruşturma olup olmadığını bilmiyorduk.
Belki onlar hakkında gizlilik kararı vardı. Maalesef TFF ortaya çıkardı. Gizlilik kararını bu yönde ihlal ettiler. Benim hukuki düşüncem bu. Zaten emniyet dedi ki "19 maçın 14'ündü şike tespit ettik." Ve kuvvetli suç şüphesi var ki İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi içeride bulunan şüphelileri, sanıkları tutukladı. Haklarında dava açılması bekleniyor. Tutukluğa yapılan itirazlar da reddedildi ki biz bunları kuvvetli suç şüphesi olarak görüyoruz. Ama federasyon verdiği bu kararla mahkemelerin vermiş bulunduğu kararları daha çok ve net olarak tartışmaya açtı.
Anayasa güvencesi var TFF, Anayasamızın 59. maddesine eklenen bir fıkrayla, bu fıkra ne diyor: 'Tahkim Kurulu kararları kesindir, hiçbir yargı denetimine tabi tutulamaz.' Bu şu anlama gelir: Artık futbolun yargısı Anayasa ile güvence altına alınmıştır. TFF bu gücünü maalesef kullanmamıştır ya da kullanmak istememiştir. Bunları da açıklamak zorundadır. Siz bir yargı makamı olarak başka bir yargı makamının kararını beklemek zorunda değilsiniz. Buna da sizi kimse mecbur edemez.
Spor hukuku yerle bir Bu nereden çıktı: UEFA ve FIFA'nın bastırmasıyla çıktı. Yargıtay bir Tahkim Kurulu kararını bozunca UEFA ve FIFA ayağa kalktı. 'Nasıl böyle bir karar genel yargıyı, spor hukukuna, federasyon yargısına karıştırırsınız' diye baskı yaptı ve bu baskı sonucunda da bir günde anayasa maddesi değişti ve bu hüküm eklendi. Dolayısıyla TFF 'Ben genel mahkemenin kararını beklemek zorundayım' veya 'İddianamenin sonucunu beklemek zorundayım' diye bir kolaycılığın arkasına sığınamaz.
Niye? Çünkü Anayasa'yla kendisini güvence altına almış. Anayasa'dan aldığı bir güç var ama bunu kullanmadı veya kullanmak istemedi belkide... Bunu da bu şekilde kabul etmiyorum.
Biliyorsunuz 1992 yılından itibaren sporun hukuku oluşmaya başladı Türkiye'de! Sayın Turgut Özal ve Şenes Erzik'in girişimleriyle... Kısmet Erkiner de buna ön ayak oldu. Ne diyorduk o tarihlerde: "Futbolumuzu mahkeme kapılarından kurtaralım." Hepimiz bunu biliyoruz. Ve sonuçta 'kurtaralım' derken futbol mahkeme kapılarının daha da içine itildi!
Netice itibarıyla tekrar futbol mahkeme kapılarına dayandı. Maalesef Mehmet Ali Aydınlar ve TFF Yönetim Kurulu bir çuval inciri berbat etti. Bugüne kadar yavaş yavaş gelişen spor hukukunu yerle bir ettiler, pazartesi günü de cenaze namazını kıldılar.
İşin bir de mali yönü var. Biliyorsunuz karar pazartesi günü açıklandı, karar açıklanmadan önceki iki gün içinde bazı gazetelerde TFF'nin verdiği karar çarşaf, çarşaf yayınlandı. Gazetelerde yayınlanan karar o gün aynen federasyon tarafından da açıklandı. SPK (Sermaye Piyasası Kurulu) butün bu yayınları nazara alarak bu takımların borsaya kota edilmiş hisselerinin tahtasını kapatması gerekiyordu. Kapatmadı hata etti.
Şimdi buradan soruyorum; sayfa sayfa bu kulüplerin düşürülmeyeceği basında yer aldı. Bu kararı 1.5 ay önce de verebilirdi. Oyalandı, oyalandı o külüplerin kağıtları dibe vurdu. Arkasından da bu kararın çıkacağı bazı gazetelere üflendi. Olanları hepimiz biliyoruz. Yayınlandı bunlar da ve arkasından bu kulüplerle ilgili birçok alımlar yapıldı.
Kağıtla oynandı Bir anda değerleri kulüplerin yüzde 40-50 arttı. SPK'nın çok iyi takip etmesi lazım. Bu alımlar kimler tarafından yapıldı? Manipüle edildi mi? Federasyonun vereceği bu kararı benim bildiğim Etik Kurulu'ndan dün ilk defa aldılar, 15.30'da üyelerin önüne koydular. Bir tek Etik Kurulu ve üyeler biliyordu. Bir-iki gün önce çarşaf çarşaf gazetelerde yayınlanan bu kararlar kimin tarafından sızdırıldı?
Niye sızdırıldı? Nasıl sızdırıldı? Nasıl elde ettiler? Bunu bulmaları lazım. Kozmik odalardan bahsediyorlar. Demek ki kozmik odalar palavraymış. Bunun neticesinde de borsada çok büyük bir değer kazanımı oldu. 1.5 ayda bu kulüplerin değeri dibe vurdu. 'Araştırma yapılıyor şöyle olacak, böyle olacak!' İki-üç gün kala da birden bire de federasyon kararı gün yüzüne çıktı. Pazartesi günü de tavan yaptırıldı. Büyük kazançlar elde edildi. Kimler bu kazançları yaptı? Federasyon bu konuda açıklama yapacak mı? Merakla bekliyorum.
Tez elden istifa etsinler Bir üçüncüsü... TFF, şike için çok ağır deliller, kesin deliller olması gerektiği konusunda bir içtihat yarattı. Umarım bu içtihat gelecekte futbolu yöneten diğer yönetimlere de örnek teşkil etmez. Şunu net olarak söyleyeyim; Futbol Federasyonu başkanı, yönetim kurulu ve diğer kurulları da tez elden istifa etmek zorunda. Yeni bir kurulla yeni bir sayfa açılarak bütün bu yanlışların hepsinin giderilmesi gerekir. Niye giderilmesi gerekir; çünkü federasyon kararı hukuken yok hükmündedir. Olmamıştır. Geri alınabilecek bir karardır zaten.
Yanlış ve menfaati ve çıkar çatışması olan kişiler tarafından oluşturulmuştur. Bakın bu çıkar ve menfaat sakın kişisel çıkar olarak düşünülmesin. Manevi çıkar da olabilir. Karara imza atan veya karar veren kişiler, bu kararın içinde olmaması gerekirdi. Federasyonun verdiği karar talimatlara ve statüye aykırı bir karardır. (fotomaç)