Süleymaniye Camii’nin Akustiğinin Bozulduğu İddiasına Yalanlama

Vakıflar İstanbul 1. Bölge Müdürü İbrahim Özekinci, son restorasyon çalışmaları sırasında Süleymaniye Camii’nin akustiğinin bozulduğu iddialarını yalanladı.

Özekinci, basında yer alan iddialarla ilgili olarak Süleymaniye Camii’nde gazetecilere açıklamalarda bulundu. Çıkan haberlerin Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak kendilerini üzdüğünü aktaran Özekinci, “Restorasyon sırasında Süleymaniye’nin akustiği bozuldu mu sorusu gündeme geldi. Biz Süleymaniye’deki restorasyon çalışmalarının tamamı en şeffaf şekilde gözü önünde cereyan etti” diye konuştu.

Süleymaniye’de en bilimsel, en teknik ve maksimum korumacı bir restorasyonu gerçekleştirdiklerini anlatan Özekinci, “Burada yaptığımız en önemli işlerden bir tanesi ilk önce çimentodan arındırma işlemi yaptık. 1960’lı yıllarda yapılan restorasyonlarda maalesef caminin her tarafı çimentoyla kaplıydı. İşte biz bu çimentodan arındırdık. KUDEB’te horasan harçlarının tahlillerini yaptırdık ve orijinal olarak horasan harçlarını tekrar yerine uyguladık ki bu camimizin özgün haline dönmesi yolunda atılan en önemli adımlardan bir tanesiydi. Diğer bir konu ise kubbe bulduğumuz küplerdi ki, bunlar da caminin akustiğiyle ilgili çok önemli verilerdi. Bu küplerden çatlak olanlar vardı. Biz bunların onarımlarını yaptık ve ağızları kapatıldı iddia ediliyor ki kapatmadık. Bunların tamamının belgeleri, fotoğrafları var. Süleymaniye Camii’nde belki de şuana kadarki geçirmiş olduğu en önemli bilimsel restorasyonunu ve koruma anlamındaki en korumacı restorasyon gerçekleştirildi” dedi.

Vakıflar İstanbul 1. Bölge Müdürü İbrahim Özekinci, restorasyonun üzerinden tam bir yıl geçtikten sonra akustiğinin bozulduğu şeklinde çıkan haberleri anlamakta güçlük çektiklerini söyledi. Özekinci, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Profesörlerimiz, restorasyonla ilgili hocalarımız aynen şunu söylüyorlar; ‘restorasyonla bir caminin akustiği bozulmaz.’ Akustik dediğimiz şey çok doğal bir ortam. Süleymaniye’deki problem akustik değil, ses sistemindeki teknolojideki bir eksiklik ya da bundan kaynaklanan bir arıza, ya da hoparlörlerin yerine konması, sayısı ve dizilişiyle ilgili bir problem. Bu ses sitemiyle ilgili problemi sanki Süleymaniye’de yanlış restorasyon yapılmış gibi ifade etmek gerçekten emeğe karşı çok büyük bir haksızlık olur. Biz burada 4 yılı aşan çok ince bir çalışma yürüttük. Bu yaptığımız çalışmaların tamamı belgelendi. Restorasyon projelerin hepsi hazırlandı. Tüm belgeleri, fotoğrafları, videoları elimizin altındadır. Vatandaşlarımız rahat olsun ki Süleymaniye’de yanlış bir şey yapılmadı, maksimumum koruma, minimum müdahale ile Süleymaniye Camii’ni daha yüzlerce yıl yaşatabilecek uygulamalar gerçekleştirildi.”