Alaşehirli yaş üzüm tüccarı Necati Özdemir, asma fidancılığına başladı. Yıllarca iç ve dış piyasada sultaniye üzüm ticareti yapan Özdemir, "üreticiler mutlaka kendilerini yenilemeli, aksi taktirde zaman içerisinde kaybolup giderler" dedi.
Alaşehirli üzüm tüccarı Necati Özdemir, pazar bulma açısından sultaniyenin önüne geçtiğini ifade ettiği çekirdekli üzüm fidesi üretimine başladı. Çekirdeksiz sultaniyeye alternatif olarak üretilmesi ve her zaman pazar bulma ihtimali olduğunu iddia ettiği Red Grobe, Crimson, Horoz Karası, Mevlana, Trakya İlkeren, Superior, Flame Seedless, Cardinal, Alphonse, Royal, Razazi, Pembe Gemre ve Atasarısı gibi yaklaşık 20 çeşit üzüm fidanı yetiştiren Özdemir, Sultaniye üzüm pazarının her yıl daraldığını, kuru üzüm fiatlarının sürekli düşüşte olduğunu kaydetti. Necati Özdemir, "Bir fabrika sahibi, makinelerin kullanım süresi bittiğinde, yeni teknolojiler doğrultusunda fabrikasını yeniliyor. Üzümcü de böyle bir alışkanlık ve bilgi yok. Oysa yaklaşık 350-375 bin ton gibi bir üzüm rekoltesine sahip ülkemizde Sultaniye üreticisi, teknolojinin gerisinde kalıyor. Sultaniye üzüm üreticinin elinde kalıyor. Kurusu para etmiyor. Geçtiğimiz yıl 4 - 4,5 TL dolayında satılan kuru üzüm, bu yıl 2.7 TL'ye alıcı bulamıyor. Yaş üzüm olarak da üretici istediği fiyatı bulamadı. Üreticiler yaş satamayınca kuruya yöneldi, oda ellerinde patladı. Son 10 yıldır özellikle Alaşehir ve Sarıgöl ovasında üzüm satan bir çok üreticimiz paralarını alamadı. Kötü niyetli alıcılar üzümü alıp ortalıktan kayboldu. Çekler karşılıksız çıktı .Üreticiler paralarını alamadıkları gibi, bir taraftan da mahkemelerde alacak peşinde koştular ve hala devam ediyor" diye konuştu.
YILDA 40 BİN FİDAN ÜRETİYOR
Necati Özdemir, "Sultaniyede hormon kullanılıyor. Oysa AB ülkeleri hormonlu üzüm istemiyor. Ayrıca her yıl kalıntı sıkıntısı yaşıyoruz. Kalıntıya bir çözüm üretemedik. Hormonu kullanıyoruz. Alternatif ürün olarak yetiştirmeyi önerdiğimiz çekirdekli üzüm çeşitlerinde kesinlikle hormon kullanılmıyor. Zaten kullanıldığı zaman tanesini hemen döküyor. Ayrıca tat olarak ve albeni olarak sultaniyeden daha kaliteli. Bu ürünler ovada, yaylada her iklimde üretiliebiliyor. Haziran ayında başlayıp, kasım sonlarına kadar dalında kalabiliyor. Hasat dönemi uzun, korunması daha kolay" dedi.
Üzüm tüccarlığının yanı sıra fidan üretimine de başladığını belirten Özdemir, Kurtuluş Mahalesi Çevre Yolu yanında iki yıldır yetiştirdiği fidanları Türkiye'nin her yerine pazarladığını belirtirken, "Yılda ortalama 40 bin fidan üretiyoruz. Fidanları Türkiye'nin her yerine pazarlayabiliyoruz. Sultaniye üreticimiz bir yandan ellerindeki üzümleri yetiştiriken, bir yandan da kendilerini yenileyerek çekirdekli üretimine geçmeli" önerisinde bulundu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz