'Sürecin ruhuna ters bir yaklaşım'

Pervin Buldan, "Müzakerelerin derinleştirilmesi, çözüm adımlarının hız kazanması gereken bir süreçte, hükümetin savaş tezkeresini gündemine almış olması, sürecin ruhuna ters bir yaklaşımdır" dedi.

ANKARA (ANKA) - TBMM'de bir basın toplantısı yapan Buldan, sorunlara halen güvenlikçi politikalarla çözüm bulmaya çalışan hükümetin, Suriye'nin ardından Irak tezkeresini de parlamento gündemine getirdiğine dikkat çekerek, "Müzakerelerin derinleştirilmesi, çatışmasızlığı kalıcı hale getirecek demokratik çözüm adımlarının hız kazanması gereken bir süreçte hükümetin savaş tezkeresini gündemine almış olması, sürecin ruhuna ters bir yaklaşımdır" dedi.

Yıllardır parlamentolardan geçirilen tezkerelerden sonuç elde edilemediğini belirten Buldan, "Madem hükümet Kürt sorununu çözeceğini iddia ediyorsa, bu tezkereye ne ihtiyaç var? Meclis'in görevi savaş tezkeresi çıkartmak değil, barışı tesis etmektir. Hükümet, Öcalan'ın gönderdiği mektuba yanıt vermelidir. Biz hem tezkereye hem de hükümetin süreci ağırdan alan yaklaşımına karşı olmaya devam edeceğiz ve tezkereye, Genel Kurul'a getirilmesi halinde 'hayır' diyeceğiz" açıklamasını yaptı.

Reklam
Reklam

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Buldan, İmralı'ya yeniden gitmek için başvuru yaptıklarını, cevap beklediklerini ifade etti. İmralı'nın ardından Kandil'e de gidebileceklerini vurgulayan Buldan, "Öcalan yeni bir formattan bahsetti; Terör yasasının değiştirilmeli, komisyonlar ve izleme kurulları oluşturulmalıdır. Bunlar, tıkanıklığı aşmak ve sürecin ilerlemesi adına önemli" dedi.

Bir soru üzerine demokratikleşme paketini yetersiz bulduklarını ifade eden Buldan, genel olarak Kandil ve İmralı'nın görüşlerinin aynı olduğunu söyledi. Buldan, "Sürecin olumlu ve olumsuz yanları var. Olumlu yanı, bu süreçte kimse yaşamını yitirmedi, olumsuz yanı ise hükümet adım atmadı. Hükümetten somut, pratik ve güven verici adımlar bekleniyor" dedi.

Bu hafta sonu partisinin Merkez Yönetim Kurulu'nda seçim sistemini değerlendireceklerini belirten Buldan şöyle devam etti:

"Üç öneri var. Biri zaten yüzde 10 baraj sisteminin devam etmesi. Diğer iki yönteme ve sisteme ilişkin parti olarak oturup bir tartışma yürütmedik. Ama her iki sistem de çok doğru ve demokratik bir sistem değil. Sonuçta büyük olan partileri ilgilendiren sistem. AKP'yi daha çok ilgilendiren bir sistem. AKP'nin milletvekili sayısını artıracak bir sistem. Küçük partileri yok sayan, görmezden gelen bir sistem. Parti olarak henüz nasıl bir tavır takınırız, hangisini destekleriz konusu tartışmadık."

Reklam
Reklam
Anahtar Kelimeler: